"annen ile" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع أمك
        
    • مع والدتك
        
    • مع والدتكِ
        
    Pekâlâ, annen ile kısılıp kaldım, ama kaçmanın bir yolunu bulacağım. Open Subtitles حسنٌ .. أنا عالقٌ مع أمك لكنني سأعثر على طريقةٍ للتملص
    37 yaşındasın ve hala evde annen ile birlikte yaşıyorsun. Open Subtitles أنت 37، وكنت لا تزال يعيش في المنزل مع أمك.
    Yaşlı ve sıkıcı annen ile birlikte yemekten hoşlanmadığını biliyorum. Open Subtitles أعلم بأنك لا تحبين تناول الطعام مع أمك المسنة
    PM: Peki annen ile birlikte çalışırken en iyi ve en zor kısımlar senin için hangisi? TED بات: ما هو أفضل جزء في العمل مع والدتك وأكثر الأجزاء صعوبة بالنسبة لك؟
    annen ile uzun zamandır bir sorunun var. Open Subtitles كان لديك مشاكل مع والدتك لفترة طويلة
    annen ile son karşılaşmam gerçektende beni ölüme çok yaklaştırdı. Open Subtitles قد حضر لى أولاً بعد مواجهتى الأخيرة مع والدتكِ كانت مصرة على تركى لأحتضر
    Ayrıca yarın annen ile çıkacağımız öğle yemeğini de unutayım deme sakın. Open Subtitles و لكن لا تنسى لدينا وجبة غداء مع أمك في الغد
    Kızınla olan sorunların kendi annen ile olan ilişkine kadar dayanıyordur. Open Subtitles قد تكون مشاكلك مع ابنتك مشاكلاً في علاقتكِ مع أمك سابقاً!
    annen ile daha çok zaman geçirmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار لأقضي بعض الوقت مع أمك
    Liseye annen ile birlikte gittim. Open Subtitles ارتدتُ المدرسة الثانوية مع أمك
    Üzgünüm Claire, bu konuda annen ile aynı fikirde olmak zorundayım. Open Subtitles ...مهلاً (أنا آسف، (كلير ...علي أن أتفق مع أمك على هذه
    annen ile geçirdiğiniz en güzel anı düşün. Open Subtitles فكري بذكرياتك المفضلة مع أمك.
    annen ile aynı fikirdeyim. Open Subtitles أنا مع أمك
    Belki de gidip annen ile yaşamalısın. Open Subtitles ربما يجدر بك الذهاب للعيش مع والدتك
    Ama annen ile Caleb'in ilişkisinden sonra en son duymak isteyeceğin şey budur diye düşündüm. Open Subtitles . الشئ الأخير الذى حدث مع والدتك و (كاليب) إحتجت الى التعامل مع هذا
    annen ile buradayız. Open Subtitles أنا هنا مع والدتك,
    Ben bu dünyadaki en şanslı insanım çünkü zamanımı annen ile geçiriyorum. Open Subtitles انا الرجل الأكثر حظًا في العالم لانني أستطيع ان امضي الوقت مع والدتكِ
    Anlaşma annen ile yapıldı. Open Subtitles قمت بالاتفاق مع والدتكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more