| Birkaç ay önce fizik dalındaki Nobel ödülü bugüne kadarki en önemli astronomik gözlemlerden biri olarak nitelendirilen bir buluş için iki astronom ekibine verilmişti | TED | منذ شهور قليلة تم منح جائزة نوبل في الفيزياء الى فريقين من علماء الفلك عن كشف تم الاشادة به كأحد أهم الاكشافات الفلكية على الاطلاق |
| Springfield'ın astronom lobisine kabul edilen son üyesi sayesinde artık onları biz de görebiliriz. | Open Subtitles | التي يمكن رؤيتها الآن شكرا لجهود جماعة ضغط علماء الفلك |
| Bahse dahil olan kişilerden biri olan astronom Edmund Halley, yardım arayışına Lucasion matematik profesörü Isaac Newton'u bulmak için Cambridge'e giderek başladı. | Open Subtitles | ممن شاركوا في هذا الرهان الفلكي إدموند هالى ذهب ليبحث عن المساعدة لدى أستاذ للرياضيات بجامعة كامبردج يدعى إسحاق نيوتن |
| Radyo astronom Frank Drake galakside kaç gezegenin var olduğunu hesaplayabilmek için Drake Denklemi olarak da bilinen denklemi geliştirdi. | Open Subtitles | الفلكي فرانك دريك الراديو تطوير ما يعرف باسم المعادلة دريك، ليتمكن من تقدير عدد الكواكب |
| Bir grup isviçreli astronom gözlerini 51 Pegasi b olarak adlandirilan Pegasus takimyildizindaki parlak bir objeye dikti. | Open Subtitles | مجموعة من الفلكيين السويسريين كانت اعينهم مصوبة نحو شيء مضيء في كوكبة "بيجاسوس" تدعى "51 بيجاسوس ب " . |
| İlk kabul gören görüş İskenderiye Kütüphanesi'nde başarılı bir astronom olan, | Open Subtitles | الرأى السائد حينها وضع من قبل كلوديوس بطليموس عالم فلك السكندرى |
| Sonracığıma, Polonyalı astronom Nicolaus Copernicus tarafından geliştirilmiş bir güneş sistemi modeli. | Open Subtitles | و موديل النظام الشمسي الذي طور بواسطة "نيكولاس كوبرنيكوس" عالم الفلك البولندي |
| Her astronom size, bunun Dünya'dan kaynaklanmayan sahte bir işaret olduğunu söyler. | TED | أي فلكي سوف يخبركم, أن هذه علامة منبهة لشيء مصدره ليس الأرض. |
| Kökenlerle ilgili tüm bu soruları... biz astronom cevaplamaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | كل هذه الأسئلة التي تناقش الأصل الذي ننتمي اليه نحن الفلكيون نحاول الاجابة عنها |
| Clark, bir sürü astronom meteor yağmuru hakkında yazılar yazdı. | Open Subtitles | كلارك العديد من علماء الفلك كتبوا عن سيل النيازك |
| Fakat, bir çok astronom tarafından yörüngesinde bulundukları yıldızın bir pulsar olması nedeniyle ayrı kategoriye alınmasında hemfikirlerdi. | Open Subtitles | ولكن نظرًا لأنها تدور حول هذه النجوم الغريبة يصنف كثير من علماء الفلك الكواكب التابعة للنجوم النابضة تصنيفًا مستقلاً |
| Onun inanılmaz boyuttaki serveti ve koruması Prag'a dönemin en parlak yıldızlarından olan tuhaf Hollanda asilzadesi astronom Tycho Brahe'yi getirmişti. | Open Subtitles | ثروته و كرمه قادتا براغ إلى أن تكون مقصد واحدا من ألمع علماء الفلك تيكو براهي نبيل دانمركي غريب الأطوار |
| Evet, ilk kısım 1929 yılında başlıyor. Büyük astronom Edwin Hubble'ın uzaktaki galaksilerin bizden giderek uzaklaştığını fark ederek uzayın kendi kendine esnediğini, genişlediğini ortaya koymasıyla. | TED | حسناً ، يبدأ الجزء الأول في الماضي في 1929 عندما أدرك الفلكي العظيم ادوين هابل ان المجرات البعيدة تتباعد في عجلة عنا بما يؤسس ان الفضاء نفسه يتمدد يتوسع |
| Eski bir örnek de bambaşka bir sayıyı anlamak adına saplantılı uğraşlar vermiş büyük astronom Johannes Kepler'den geliyor -- neden Güneş, Dünya'dan 93 milyon mil uzakta. | TED | وفي مثال متقدم يأتي من الفلكي العظيم يوهانس كيبلر والذي كان مهووساً بفهم رقم مختلف لماذا تبعد الشمس 93 مليون ميل من الارض |
| Bilimcilerin bu konuya ilk eğildiği 20.yüzyılın ilk yarısında, ünlü astronom Harlow Shapley şöyle demişti: "Biz kayaların kardeşi, bulutların kuzeniyiz." | TED | عندما علم العلماء في البداية ذلك خلال النصف الأول من القرن العشرين، علَّق الفلكي الشهير "هارلو شابلي"، "نحن إخوة الصخور، وأبناء عمومة السُحُب". |
| Sonra, çok sayıda astronom Vera'nın gözlemlerini kontrol ettiler, ya onun iddiasını çürütmek ya da bu gizemli karanlık maddenin ne veya nerede olabileceğini keşfetme amacıyla. | Open Subtitles | وقريبا كان العشرات من الفلكيين يتفحصون مشاهدات (فيرا) إما لإفشالها أو الإسراع لإكتشاف |
| Richard uluslararası astronom takımını yönetiyor ve bir filo teleskobu her görülebilir kütleçekimsel mercek kavisleri için geceleri gökyüzünün bir kızmına yönlendiriyor. | Open Subtitles | (ريتشاد) قاد فريق من الفلكيين الدوليين وأدار سرب من التليسكوبات ليراقب جانب واحد من سماء الليل |
| Uzaylı bir astronom olsaydın Venüs'ün yaşam için oldukça isabetli olacağını düşünürdün. | TED | لو كنت عالم فلك فضائي، لراهنت أنّ الزهرة صالح للحياة. |
| Ay'ın evrelerine ya da tutulan bir Güneş'e baktığınızı anlamak için astronom olmanıza gerek yok. | TED | ليس شرطا أن تكون عالم فلك كى تعرف أنك تنظر إلى مراحل اكتمال القمر، أو كسوف الشمس. |
| Benzer şekilde, dün konuşduğumuz, astronom Royal de % 50 olarak tahmin etmişti. | TED | كما أنّ عالم الفلك رويال الذي كان يتحدّث بالأمس قد قدر الأحتماليّة بـ 50% |
| 80'lerin başında astronom Geoff Marcy yerinde sayan kariyerinin başındaydı. | Open Subtitles | في أوائل الثمانينات ، كان بحث عالم الفلك "جيف مارسي" لا يحرز أي تقدم |
| Yardım etmeyi isterdim ama bu gözlemevinden çıkarsam yerime hemen başka bir astronom gelir. | Open Subtitles | أريد أن أساعدك فعلا ولكن إذا خرجت من هذا المرصد سيقفز فلكي آخر مكاني |
| Ansel Adams, resimlerini ne zaman çektiğini sık sık unuturdu, o yüzden de, bir grup astronom resme bakarak zamanını tahmin etmeye çalıştı. | Open Subtitles | (انسال آدمز) دائما ما ينسى عند إلتقاط الصور. لذلك حاول بعض الفلكيون إستعمل الصورة ذاتها. |
| Benim hayalim astronom olmak. Sonbaharda sizinle görüsmeyi sabirsizlikla bekliyorum. | Open Subtitles | حلمي أن أصبح فلكياً أتطلّع لمقابلتكم في الخريف |