| Aynı derecede önemli olan diğer alanlara bakmıyorlar. | TED | لا ينظرون للأمور اﻷخرى المهمة بنفس القدر. |
| Biz de patent almadık, fakat bu tekrar gösterdi ki bazen insanlar gerçekten neler olup bittiğine bakmıyorlar. | TED | لذا لم نقم بذلك، لكن هذا يوضح لكم كيف أن الناس، مرة أخرى، أحياناً، لا ينظرون لما يحدث. |
| Küçük yazılara bakmıyorlar. Tanrım. | Open Subtitles | فهم لا ينظرون إلى الكتابة الصغيرة يالانس , أوه |
| Neden nükleer santrallere bakmıyorlar? | Open Subtitles | لماذا لا يبحثون فى وحدات الطاقه النوييه؟ |
| Bazı bilimciler bunun olabileceğine inanıyor, lakin bulmak için cennete bakmıyorlar. | Open Subtitles | يعتقد بعض العلماء أنه ممكن ولكن لإيجادها فهم لا يبحثون عنها في السماوات |
| Sana bakmıyorlar işte ahmak herif. Neredesin söyle bize. | Open Subtitles | هما لا ينظران أيّها الأحمق، أخبرنا بمكانك. |
| Yani bana bakmıyorlar. | Open Subtitles | بل أعني أنّهم لا يولوني نظرهم حقّـاً. |
| Neden nükleer santrallere bakmıyorlar? | Open Subtitles | لمَ لا ينتبهوا لمحطّات الطاقة النوويّة؟ |
| Hayır, yürüyün. Yürüyün. bakmıyorlar. | Open Subtitles | كلا، تحركوا، تحركوا، أنهم مشغولون. |
| İnsanların, yabancıların gözlerinin içine bakıyorum ama onlar bana asla bakmıyorlar. | Open Subtitles | أنظر للناس في العين,إنهم أغراب. ولكنهم أبداً لا ينظرون خلفهم. فهم أبداً لا يروني. |
| Doktorlar ellerinden geleni yapıyor, fakat doğru yere bakmıyorlar. | Open Subtitles | أطبائك يحاولون ما بوسعهم لكنهم لا ينظرون للمكان الصحيح |
| İnsanlar bana eskisi gibi bakmıyorlar artık. | Open Subtitles | أتعلم أن الناس لم يعودوا ينظرون إلي كما في الماضي |
| Ama, koç, birbirlerine bile bakmıyorlar. | Open Subtitles | لكن أيتها المدربه أنهم بالكاد ينظرون إلى بعضهم البعض |
| - Yani. Balım o davalara gençlerinki gibi bakmıyorlar. | Open Subtitles | عزيزي، لا ينظرون إلى تلك الحالات كتلك القريبة من الحالات الخاصة بالصغار |
| Sana bakmıyorlar. Bana bakıyorlar. Dükkanlardakiler insanlara iyi davranmıyor. | Open Subtitles | انهم لا ينظرون اليك انهم ينظرون الي |
| Sana bakmıyorlar, bana bakıyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا ينظرون إليكِ بل ينظرون إلي |
| Bu yüzden müşteriler konteynırlara bakmıyorlar bile. | Open Subtitles | لذا الجمارك... لا ينظرون حتى في الحاويات. |
| Doğru yerlere bakmıyorlar. | Open Subtitles | لكنهم لا يبحثون في الأماكن الصحيحة |
| Ya da hiç bakmıyorlar bile. | Open Subtitles | أو أنهم لا يبحثون على الإطلاق |
| Sana orada bakmıyorlar mı? | Open Subtitles | هم لا يبحثون عنك هناك؟ |
| Birbirlerine bakmıyorlar bile. | Open Subtitles | حتى أنهما لا ينظران إلى بعضهما |
| Birbirlerine bakmıyorlar bile. | Open Subtitles | هما لا ينظران حتى إلى أحدهما الآخر |
| Bana aşağıdan bakmıyorlar. | Open Subtitles | بل أعني أنّهم لا يولوني نظرهم حقّـاً. |
| Bize bakmıyorlar. | Open Subtitles | لم ينتبهوا إلينا |