| Uyarmalıyım ki bu benim uzmanlık alanımın çok dışında. | Open Subtitles | ويستخدمها للإتصال بهم. بعيداً جداً عن مجال خبرتي. |
| Korkarım benim uzmanlık alanım yalnızca 6. sınıfı kapsıyor. | Open Subtitles | أوه, انا اسف لأن خبرتي تنتهي عند الصف السادس |
| Biliyor musunuz, bu benim uzmanlık alanıma girmiyor. | Open Subtitles | لكن أتعلم ماذا؟ هذا الأمر ليس من ضمن خبرتي |
| benim uzmanlık alanıma bile girmiyordu. Fakat kimse Kyle ile ilgili konuşmak için gelmedi. | Open Subtitles | ليس منطقة خبرتي و لكن لا أحد أتى ليتحدث عن كايل |
| benim uzmanlık alanım dijital teknoloji ve sihirbazlığı bir araya getirmek. | TED | إن تخصصي الحقيقي هو دمج التكنولوجيا والسحر " ألعاب الخفة " |
| Sopayı iyi kullanıyor olabilirsiniz ama boks da benim uzmanlık alanımdır. | Open Subtitles | الآن ، أنت تجيد استعمال العصا أما الملاكمة فهي من اختصاصي |
| Bunu ben söyleyemem. Sen resmen benim uzmanlık alanımın dışındasın. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أخبرك، لقد تجاوزتِ رسمياً مجال خبرتي. |
| Bu benim uzmanlık alanımın dışında kalıyor ama ama bilgisayar görüntülerine müdahale edildiğinin savunma stratejinizde olacağını tahmin ediyorum. | Open Subtitles | هذا خارج نطاق خبرتي ولكني سأتخيل ردك الدفاعي سيتضمن نوعاَ من التلاعب في التصوير الكمبيوتري |
| Sonuçta finans benim uzmanlık alanım. | Open Subtitles | في نهاية المطاف، الشؤون المالية هي مجال خبرتي. |
| Bu benim uzmanlık alanım değil o yüzden bilmiyorum. | Open Subtitles | هذا ليس مِن مجال خبرتي لِهذا أنا لا أعلم |
| O zaman Şanslısın ki benim uzmanlık alanım olan bir konuya denk geldin. | Open Subtitles | دون ان اجرح مشاعرها ويد حسنا... وكأن حظك قادك لتضرب في مجال خبرتي |
| İyi çocukların, kötüye dönüşmesi benim uzmanlık alanıma giriyor. | Open Subtitles | تحول الفتيان من مطيعين إلى سيئين هو مجال خبرتي |
| Biliyorum ikinizde çok kırgınsınız ve sizi kızdırmak biraz benim uzmanlık alanım. | Open Subtitles | أنا أعرف أنت على حد سواء غاضب جدا، وهو مجال خبرتي. |
| Doğrudan duygusal sorular soruyorsunuz. Duyguların benim uzmanlık alanım olmadığı aşikâr. | Open Subtitles | أنتِ تطرحين أسئلة عاطفية بحتة، معلوم جدّاً أن العواطف ليست مجال خبرتي. |
| Dürüst olmak gerekirse Müfettiş, benim uzmanlık alanım değil. | Open Subtitles | بصدق حضرة المفتش المسدسات ليست مجال خبرتي |
| Hayatım, şu hayal gücü kıt yatak arkadaşım benim uzmanlık alanıma giriyor. | Open Subtitles | هذا، عزيزي الشريك الخيالي انه مجال خبرتي |
| Yardımıma ihtiyaçları olmadığını söylemiyorum ama benim uzmanlık | Open Subtitles | لا أقول إنهم لا يحتاجون إلى مساعدتي، ولكن مجال خبرتي |
| Açık konuşacağım. Bu, benim uzmanlık alanım değil. | Open Subtitles | سأكون صادقا معك هذا ليس مجال خبرتي |
| Ama bakteriler tam olarak benim uzmanlık alanım değil. | Open Subtitles | نعم، في الحقيقة ليست البكتيريا _ بالضبط مجال خبرتي. |
| Babalık davaları benim uzmanlık alanım değil. | Open Subtitles | دعوات الأبوة، ليست تخصصي إدارة الأزمات تخصصي |
| Ve sorumluluğum Ortadoğu oldu ki bu benim uzmanlık alanımdı. | TED | كنت مسؤولا عن الشرق الأوسط. الذي كان من اختصاصي. |
| Endişelenmeyin. Bu benim uzmanlık alanım. | Open Subtitles | لا داعي للقلق هذا مجال تخصّصي |