| Bugün, iş yerindeki tuvalette yalnız başımayken ilacımı aldığımı bildi. | Open Subtitles | اليوم,عرف أننى أخذت دواء مهدىء للأعصاب عندما كنت وحدى فى دورة المياه |
| Evet biraz önce. Burada olduğunu bildi. Bizi izliyor ! | Open Subtitles | نعم, حالا, لقد عرف أنكما هنا إنة يراقبنا |
| Doktor duvardaki o kelimeleri nereye yazacağını nasıl bildi? | Open Subtitles | كيف عرف الدكتور أين يكتب تلك الكلمات على الجدار ؟ |
| Bir bakışta hakkımda her şeyi bildi. Önemli olan her şeyi. | Open Subtitles | عرف كلّ شيئ حولي من نظرة واحدة، كلّ شيئ يهم. |
| Geçen gece lastiğimin patlayacağını bildi. | Open Subtitles | لقد عرف أني سأقرأ هذا الملف في تلك الليلة |
| Seninle tanıştığım andan beri oğlun en kısa zamanda bunun farkına varacaktı, bizi ayırmayı görev bildi. | Open Subtitles | منذ اللحظة التي تقابلنا فيها عندما عرف إبنكي عن علاقتنا جعل مهمته أن يفصل بيننا |
| Bir dakika, nasıl bildi peki? | Open Subtitles | إنتظر. قد عرف ذلك؟ كيف يمكنه أن يعرف ذلك؟ |
| Ama toplantı sonucu duygusal açıdan savunmasız olacağını nasıl bildi? | Open Subtitles | و لكن كيف عرف انها ستكون ضعيفة عاطفيا بعد هذا الاجتماع بالتحديد؟ |
| Peki zihnin gök gürültüsünün olacağını nasıl bildi? | Open Subtitles | الآن ، كيف عرف عقلك بموعد قدوم العاصفة ؟ |
| Gavin aynı anda lokantada bir polis olabileceğini nereden bildi? | Open Subtitles | كيف عرف غافين أن هناك شرطي بالمطعم بنفس اللحظة؟ |
| O halde kameraman, kimse bilmeden orada bir yangın olduğunu nasıl bildi? | Open Subtitles | إذن كيف عرف المُصوّر أنّ هُناك حريق عندما لمْ يعرف أيّ أحدٍ آخر؟ |
| Daha birbirimizle hiç konuşmadan içinde olduğum çetenin adını bildi. | Open Subtitles | قبل أن نتحدث على الإطلاق عرف إسم العصابة التي أنتمي إليها |
| Bu resmi biri çekmiş, Arthur Delacroix'nin babası da seni görür görmez ismini bildi. | Open Subtitles | شخص ما قد إلتقط هذه الصورة ووالد أرثر ديلاكروا عرف إسمك عندما رأى وجهك |
| O Benim hakkımda ı bile bilmiyordum şeyleri bildi. | Open Subtitles | عرف أشياء عني، أشياء حتى أنا لم أكن أعرفها |
| O sinemada olacağını nasıl bildi bu arada? | Open Subtitles | كيف عرف أنك ستكون في ذلك المسرح؟ |
| Eğer değilse, cesedin nerede bulunacağını nasıl bildi ? | Open Subtitles | إذا هو ليس، هكذا عرف أين الجسم سيوجد؟ |
| - Crump barikatı nereden bildi? | Open Subtitles | كيف كرومب عرف لتفادي حاجز الطرق؟ |
| sadece, onun yaşamının, bitmiş olduğunu bildi. | Open Subtitles | هو فقط عرف ذلك حياته كانت إنتهت. |
| Onun kötü olduğunu ne bildi? | Open Subtitles | كيف عرف هذا الرجل أنها كانت سيئة؟ |
| Peki, Mason nasıI oldu da senin kiraladığın kompartmanda olduğumuzu bildi? | Open Subtitles | ثم اشرح لي كيف عرف * ميسون حجرتنا التى أنت حجزتها لنا ؟ |
| Ben bildim hangi kolonyayı kullandığını. Yani O bildi . | Open Subtitles | أنا عرفت نوع العطر الذي كان يضعه أقصد أنه عرفه |