| Ve birden, bir rüzgar çıktı. | Open Subtitles | ...ومن ثم هبت عصفة ريح وحلقت فراشتها بعيداً |
| Küçük bir rüzgar. | Open Subtitles | عصفة ريح. |
| Doğudan gelen çok şiddetli bir rüzgâr var. | TED | هناك رياح قوية من الشرق الآن. |
| Şeytan'ın kara kanatlarını çırpışı gibi çok soğuk bir rüzgâr tarafından hırpalandım. | Open Subtitles | كانت تعصف بي رياح شديدة البرودة كما لو أنها آتيت من خلال أجنحة لوسيفير السوداء |
| Kuzeyden, uzaktan gelen boğuk bir rüzgar sesi duydular ve Henry Amca ve Dorothy uzun çimenlerin yaklaşan fırtınanın önünde dalgalar halinde eğildiğini gördüler. | Open Subtitles | من الشمال البعيد , سمعوا صوت ضعيف للريح المَحْرُورَة و العم هنري برفقة دورثي كان باستطاعتهم أن يبصروا ـ ـ ـ حيث العشب الطويل يُذْعِن و يَنْحَنِي في موجات متلاحقة قبل قدوم العاصفة |
| Bir Noel akşamıydı, o gece garip bir rüzgar esiyordu. | Open Subtitles | لقد كان موسم عيد الميلاد وقد هبت ريح غريبة تلك الليلة |
| Küçük bir rüzgar. | Open Subtitles | عصفة ريح. |
| Ama yıldızları sürükleyen ılık bir rüzgâr var | Open Subtitles | ولكن هناك رياح دافئه تهب على النجوم |
| Kuzeyden kuru ve sıcak bir rüzgâr geliyor. | Open Subtitles | هناك رياح ساخنة جافة قادمة من الشمال |
| Soğuk bir rüzgâr tarafından hırpalandım. | Open Subtitles | كانت تعصف بي رياح شديدة البرودة |
| "Kuzeyden, uzaktan gelen boğuk bir rüzgar sesi duydular ve Henri Amca ve Dorothy uzun çimenlerin yaklaşan fırtınanın önünde dalgalar halinde eğildiğini gördüler. | Open Subtitles | من الشمال البعيد , سمعوا صوت ضعيف للريح المَحْرُورَة و العم هنري برفقة دورثي كان باستطاعتهم أن يبصروا حيث العشب الطويل يُذْعِن و يَنْحَنِي في موجات متلاحقة قبل قدوم العاصفة |
| Burada ise sıcak bir rüzgar. | Open Subtitles | هناك ريح غريبة انها دافئة جدا |
| Garip bir rüzgar. | Open Subtitles | ريح غريبة |