| Bırakın vakti boşa harcamayı da beni buraya getirmenizin gerçek nedenine gelin. | Open Subtitles | لذا توقفا عن إهدار وقتنا، وننتقل للسبب الرئيسي. الذي جاء بكم هنا. |
| Bırakın vakti boşa harcamayı da beni buraya getirmenizin gerçek nedenine gelin. | Open Subtitles | لذا توقفا عن إهدار وقتنا، وننتقل للسبب الرئيسي. الذي جاء بكم هنا. |
| Ve nasıl böyle iyi bir talihi kolayca vazgeçerek boşa harcamayı göze alabilirsin. | Open Subtitles | وكيف تجرؤ على إهدار هذا الحظ الطيب بالاستسلام |
| Vakti boşa harcamayı bırak da nereye gideceğimizi söyle. | Open Subtitles | كف عن إضاعة الوقت و أخبرنا إلى أين سنذهب |
| Zamanımı boşa harcamayı aklınızdan bile geçirmeyin. | Open Subtitles | "لا تفكر حتى في إضاعة وقتي" " فقط إمض بعيداً " |
| Hanfendinin zamanını boşa harcamayı bırak. - Eminim bütün gece burada olmak istemiyordur. | Open Subtitles | حسنا يا صاح, توقف عن تضييع وقت السيدة أنا متأكد من أنها لا تريد أن تبقى هنا طيلة الليل |
| Vaktimi boşa harcamayı kesmek istiyorum! | Open Subtitles | انا اريدك ان تتوقف عن اضاعة وقتي |
| Zamanınızı boşa harcamayı kesin ve yeni bilgiler toplamaya gidin! | Open Subtitles | توقفوا عن هدر الوقت وجدوا لي معلومات جديدة! |
| Kane'e de ki; vaktimi boşa harcamayı keserse geldiği yerde daha çok var | Open Subtitles | وأخبر كين بأن هناك المزيد من هذا ولكن فقط إذا توقف عن إهدار وقتي |
| Şu an sarhoş olmayı tercih ederdim o yüzden neden vaktimizi boşa harcamayı bırakıp burada ne aradığını söylemiyorsun? | Open Subtitles | أحبّذ احتساء الخمر الآن، فلمَ لا تتوقّف عن إهدار وقتنا وتخبرنا بما تفعل هنا؟ |
| Ya da vaktini boşa harcamayı bırakırsın, böylece biz de iş konuşuruz. | Open Subtitles | أو يُمكنك التوقف عن إهدار وقتك، ويُمكننا التحدّث حول العمل. |
| Bir bardak çorba filan? Carter, zamanımı boşa harcamayı kes. Soo Yung'a bir söz vermiştim. | Open Subtitles | توقّف عن إهدار وقتي لقد وعدت سو يونج |
| Zamanını boşa harcamayı bırak da bir piyango bileti al. | Open Subtitles | توقف عن إهدار وقتك وأشتري تذكرة يانصيب |
| Lanet zamanını boşa harcamayı kes! | Open Subtitles | كُفي عن إهدار وقتك اللعين |
| Lanet zamanını boşa harcamayı kes. | Open Subtitles | كُفي عن إهدار وقتك اللعين |
| - Vaktimi boşa harcamayı sevmiyorum. Pekâlâ. | Open Subtitles | ـ أنني فقط لا أود إضاعة وقتي، إتفقنا؟ |
| Zamanımızı boşa harcamayı bırakalım... | Open Subtitles | لنتوقف عن إضاعة الوقت |
| Bu yüzden onu serbest bırak ve zamanımı boşa harcamayı kes. | Open Subtitles | لذا، أطلق سراحها" "وتوقف عن إضاعة وقتي |
| Zamanımı boşa harcamayı kes. | Open Subtitles | توقف عن إضاعة وقتي |
| Artık vaktini boşa harcamayı bırakıp beleş biraların keyfini çıkarabilirsin. | Open Subtitles | حسناً، الان تستطيع التوقف عن تضييع وقتك والبدء في شرب بعض البيرة المجانية |
| Yani ne dersin zamanımızı boşa harcamayı bırakıp kaldığımız yerden devam edelim mi? | Open Subtitles | إذاً ماذا تقصدين نتوقف عن تضييع الوقت ونعود كما كنا؟ |
| Zamanı boşa harcamayı kes ve sorusuna cevap ver. | Open Subtitles | توقف عن اضاعة الوقت واجب على السؤال |
| Sen de Nyssa Al Ghul'un oyunlarıyla vaktimi boşa harcamayı bırakmalısın. | Open Subtitles | وعليك التوقُّف عن هدر وقتي بألاعيب (نيسا الغول). |