"bu mesajları" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك الرسائل
        
    • هذه الرسائل
        
    Ve, bu mesajları aldık, posterlerden anlam çıkardık . Çünkü insanların okumadıklarını, fotoğraflara baktıklarını biliyorum. TED وجمعنا تلك الرسائل وصنعنا منها ملصقات، أنا أعرف الناس: إنهم لا يقرئون ولكن يشاهدون الصور.
    Fakat birkaç yıl sonra bu mesajları tekrar okuduğumda tamamen farklı bir şey fark ettim. TED ولكن بعدما أعدت قراءة تلك الرسائل بعد مرور بضع سنوات، لاحظت شيئًا مختلفًا تمامًا.
    Sanırım bu mesajları sesli olarak duymamız gerek. Open Subtitles أعتقد بأن علينا أن نستمع إلى تلك الرسائل
    Sanırım eğer bu işi sen üstleneceksen bu mesajları geri araman lazım. Open Subtitles أعتقد إذا كنت تتناولين أكثر، فإنك ربما يجب أن تعود هذه الرسائل.
    Babam bu mesajları dünyaya bana yardım edip tarihin tekrarlanmaması için gönderdi. Open Subtitles أرسل لي أبي هذه الرسائل إلى الأرض لأمنع أن يعيد التاريخ نفسه
    Bence bu mesajları senin açığa çıkarman kazara değil. Open Subtitles أتعلم، لا أظنها صدفة أنك الشخص الذي اكتشف تلك الرسائل
    Çocuklar bize bu mesajları atıyorlar çünkü mesajlaşma onlara çok tanıdık ve rahat ve bize mesaj atmalarının tek sebebi de etrafındakilerin onlara yardım etmemeleridir. TED والأطفال يرسلون لنا مثل هذه الرّسائل لأنّ المراسلة مألوفة ومريحة بالنسبة لهم, ولأنّه لا يوجد مكان آخر يتوجهون إليه فأصبحوا يرسلون تلك الرسائل إلينا.
    Annen az önce "Telefonundan bu mesajları sen atmadıysan, kim attı" mı dedi? Open Subtitles "اذا لم تقومي بارسال تلك الرسائل من هاتفك فمن الذي فعلها؟"
    Clark Kara bu mesajları Swann'a ve kaleye göndermişse demek ki Kara çaresizce senin dikkatini çekmeye çalışıyor. Open Subtitles كلارك)، إن كانت من أرسلت تلك) الرسائل إلى (سوان) والقلعة فيعني ذلك أنها تريد جذب إنتباهك بأي ثمن
    Ramsey'in Avrupa'dan ülkenin dört bir yanına bu mesajları nasıl ulaştırdığını öğrenmemiz gerek. Open Subtitles يجب علينا معرفة كيف يرسل (رمزي) تلك الرسائل في جميع أنحاء البلاد على طول الطريق إلى أوروبا
    Tyler öldüyse o zaman bu mesajları başka biri gönderiyordu. Open Subtitles -تايلر) , إذا كان ميتًا حقًا) إذن هناك شخص آخر أرسل تلك الرسائل
    - Blaine'e bu mesajları gösterir misin? - Tabii ki göstermem. Open Subtitles هلا أريت تلك الرسائل لـ(بلاين)؟
    bu mesajları gönderen kişiler açısından düşününce daha kulağa mantıklı gelmeye başlıyor bence. TED أعتقد أن هذا بدأ يبدو منطقيا أكثر حين تفكر من وجهة نظر الأشخاص الذين يرسلون هذه الرسائل.
    Babasıyla yan yana yürüme yükümlülüğüne girdi. Yapacağı şey, bu mesajları tercüme etmek ve geleceğin genç liderlerinin zihinlerine bu mesajları aşılamak. TED تعهّد بالمشي بجانب أبيه، وما سيفعله هو ترجمة هذه الرسائل وإيصال هذه الرسائل إلى عقول قادة المستقبل الشباب.
    Yaşlılar en büyük yaş ayrımcısı olabilir, çünkü bu mesajları içselleştirmeye yetecek koca bir ömür yaşadık ve hiçbir zaman itiraz etmek aklımıza gelmedi. TED الأكبر سنا قد يكونون أكثر من يفرق عمريًّا، لأن لدينا العمر كله لاستبطان هذه الرسائل ولم نفكّر أبدًا في تحديها.
    bu mesajları başkası kontrol etmiyordu, değil mi? Open Subtitles لا احد يتفقد هذه الرسائل غيرك, اليس كذالك؟
    Sadece beş kişi bu mesajları biliyor. Open Subtitles هناك فقط خمسة أشخاص يعرفون بشأن هذه الرسائل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more