| Sonunda Caz cennetine düşüyorlar. Ticari oldu. İyimser bir son. | Open Subtitles | ، انتهى بهم المطاف في جنة موسيقى الجاز إنها إعلان |
| Daha sonra, biraz Caz konuştuk ben de biraz çaldım. | Open Subtitles | فيما بعد تحدثنا عن موسيقى الجاز و عزفت بعضا منها |
| Yani en sevdiğim tabirle, bunlar beynin Caz alanları değil. | TED | واريد ان اضيف .. ان هذه المناطق ليست مناطق موسيقى الجاز |
| Yüce tanrım Caz, geç kalmak için bula bula lanet olası bugünü mü buldun! | Open Subtitles | يا الهي كاز, لقد أخترت اليوم الخطأ لتتأخر فيه |
| İyi bir Caz üçlüsü, doğru menajerle büyük iş yapabilir. | Open Subtitles | فمقطوعة موسيقية للجاز ممكن أن تحقق الكثير مع مدير واعي |
| John Coltrane'in bir saksafon edinemediği dünyayı hayal edemeyen Caz severler de var. | TED | وهناك محبون لموسيقى الجاز لا يمكنهم تخيل العالم بدون جون كولتراين ممسكًا بالساكسفون. |
| Kalbim yine devam eder 'Zubi dubi zubi dubi' diye, bir yandan Caz yapıp raks ederken. | Open Subtitles | لماذا تثب هذه الروح المجنونة و الغبية مرحاً ؟ |
| Bazen bir mahallenin sahip olduğu miras ele alınıyor. Caz tarihi dendiğinde Morrisania. | TED | وأحيانًا يتعلق الرسم بتراث الحي كتاريخ موسيقى الجاز في موريزانيا |
| Ya da senin de çok güzel çaldığın birkaç Caz nağmesiyle. | Open Subtitles | او ربما ببعض من موسيقى الجاز التى تجيدون عزفها |
| Tabi, Dickie'nin müzik anlayışı Caz. | Open Subtitles | بالطبع فكرة ديكي عن الموسيقى تتمحور حول موسيقى الجاز |
| Tabi, Dickie'nin müzik anlayışı Caz. | Open Subtitles | بالطبع فكرة ديكي عن الموسيقى تتمحور حول موسيقى الجاز |
| Benim bir grubum var. Caz sever misin, bebeğim? | Open Subtitles | نعم أنا لدي تلك الفرقة الخماسية هل تحبين موسيقى الجاز ياعزيزتي ؟ |
| Caz ve başka tarzların karışımı bu. | Open Subtitles | لا هذا خليط من موسيقى الجاز و الفانك ويسمى الجانك |
| Caz, beni dinle! Trenlerden biri durdu. | Open Subtitles | كاز, هل يمكنك الاصغاء لي هناك قطار في الأسفل |
| Caz Dolowicz Panodan onu izliyoruz. | Open Subtitles | انه أنا يا فرانك كاز دالاوكس انا نشاهد كل شئ من خلال اللوحة |
| Caz Dolowicz'in katillerine yardım etmek için kılımı kıpırdatmam. | Open Subtitles | أنا لن أحرك إصبعا واحدا لمساعدة قتلة كاز دالاوكس |
| mutlu bir yüzle Caz posteri ve daha agresif bir yüzle. | TED | وهذا ملصق للجاز عليه وجه سعيد وآخر عدائي أكثر |
| Caz dinlemenin korkunç faydaları varmış | Open Subtitles | بأنهُ كانَ يُحَقِّق أفضَل النَتائِج مِن استماعِهِ للجاز |
| Büyük bir Caz festivali var. Güzel bir veda yapmış oluruz. | Open Subtitles | سيُقام هُناك مهرجان عظيم لموسيقى الجاز و سنتوادع بطريقة جميلة |
| Kalbim yine devam eder 'Zubi dubi zubi dubi' diye, bir yandan Caz yapıp raks ederken. | Open Subtitles | لماذا تثب هذه الروح المجنونة و الغبية مرحاً ؟ |
| Annemle 5. Cadde'deki Caz kulübüne gidecektik. | Open Subtitles | لكن الأمَّ وأنا أَذْهبُ إلى ذلك نادي الجازِ على الخُمسِ. |
| Babam Caz dinlerdi ve onunla beyzboldan bahsederdik. | Open Subtitles | كان ابي يستمع الي موسيقي الجاز و نتحدث عن كره القدم |
| Her tür insan tanıdım. Caz sevenler, kitap sevenler. | Open Subtitles | انت تقابل كل الانماط , اشخاص يهتمون ... بموسيقى الجاز , الكتب |
| Pencereden gelen müzik Caz değil mi? | Open Subtitles | انتظري ، هل هذه التي تأتي عبر نافذتك هي موسيقى جاز ؟ |
| "Yazık, babam meme ve Caz severdi." Ben... | Open Subtitles | قلت لي: "هذا مؤسف لقد أحب والدي النساء وموسيقى الجاز." |
| Caz sevdiğini biliyorum ama operadan çok mu nefret edersin? | Open Subtitles | اعلم أنك من مدمني الجاز و لكن هل تكره الأوبرا ؟ |
| Bir seferde on çeşit Caz çalan kişi sen misin? | Open Subtitles | هل أنت الذى تستطيع أن تعزف عشرة أنواع من الجاز مرة واحدة؟ |
| Benim adım Grandmaster Caz ve size dünyanın en büyük dans kapışmasına hoş geldiniz diyorum! | Open Subtitles | أنا (غراند ماستر كايس) وأود أن أرحب بكم... في أضخم بطولة للرقص في العالم. |