| Gerçi tamir için gittiğimiz herkesin bilgileri fatura defterinde kayıtlıdır. | Open Subtitles | إلا أن كل من نذهب إليه سيكون في دفتر الفواتير |
| Konuyu acil olaylar dışında ebedi varlığı not defterinde tasvir edemezsiniz. | Open Subtitles | المصادفة خارج دفتر الملاحظات لا تمتد للتصوير في الحضورِ الأبديِ. |
| Adres defterinde de ilginç bir şey yok, efendim. | Open Subtitles | لا يوجد ما يثير الاهتمام في دفتر العناوين يا سيدي |
| Ki koca bunu adres defterinde bulsaydı sağlam dayak yerdi. | Open Subtitles | والتي كانت ستنطلي غالباً على الزوج إذا وجدها بدفتر عنواينها |
| Haydi ama bu seyir defterinde bir şey olmalı. | Open Subtitles | هيا لابد أن هناك ، شيئاً ما على هذا السجل |
| Hic kullanilmamis buyulu taktiklerinden kaldimi o yesil defterinde, Red ? | Open Subtitles | هل هناك سحر غير مستخدم في كتاب المباريات الاخضر الاسطوري الذي يخصك يا ريد ؟ |
| Evet! Ben yaptım bile. Hiçbiri telefon defterinde kayıtlı değil. | Open Subtitles | لقد قمت بذلك لم يدرج أي أسم في دليل الهاتف |
| Yıllardır burada yaşamıyor. Numarası telefon defterinde yok. | Open Subtitles | لم ترها منذ سنين، رقمها ليس حتى في الدفتر. |
| Ben sadece, adınız ve telefon numaranızın Watergate'te tutuklanan adamlardan ikisinin telefon defterinde ne aradığını merak ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتسائل عن سبب وجود اسمك و رقم هاتفك.. في مفكرة أحد المعتقلين في إقتحام ووترجيت |
| Sence telefon defterinde Lou Reed varmıdır Çünkü bahse varım benden hoşlanacaktır. | Open Subtitles | أتعتقدون أن لو ريد في دفتر التلفون؟ لأنني أعتقد أنه سيحبني |
| Frenchman'nın defterinde bir şey bulabildin mi? | Open Subtitles | ألم تجد أي معلومات من دفتر الأستاذ الفرنسي؟ |
| Seyir defterinde belki bir ihtimal harita yok mudur? | Open Subtitles | أيُصدف أن تملك خريطةً لهذا المكان في دفتر اليوميات خاصتك؟ |
| Franklin'in defterinde bir kayıt vardı. | Open Subtitles | كانت هناك مداخلة في دفتر مذكرات فرانكلين |
| Kes yapıştır defterinde bakın ne buldum. | Open Subtitles | وانظر ما وجدت في دفتر القصاصات |
| Daphne, telefon defterinde hâlâ Moon soyadını kullandığını fark ettim. | Open Subtitles | رغم ذلك " دافني " , لاحظت في دفتر الهواتف " مازلت مدرجة بإسم " القمر |
| Hey, niye Tracy Jordan'ın telefonu adres defterinde var? | Open Subtitles | هيه ,لماذا تملكين رقم "تريسي جوردن "في دفتر العنواين؟ |
| "Canavarın yedi kafası olacak." Gellar'ın defterinde canavarın resimleri vardı. | Open Subtitles | كانت هنالك بضعة صور لهذا الوحش في دفتر رسوم (غلر) |
| Randevu defterinde adınız yazılıydı. | Open Subtitles | فقد وجدنا اسمك في دفتر مواعيده |
| - Leo'nun defterinde bir şey buldun mu? Reiden'ın ana hücre ürününün kullanıldığı yerler ve tarihler gördüğümüz enfeksiyonlu hayvanlarla uyuşuyor. | Open Subtitles | ـ هل وجدت أى شئ بدفتر حسابات ليو ؟ |
| Baban Bobby'nin adres defterinde kayıtlıydı. | Open Subtitles | عنوان والدكِ كان مخزناً بدفتر العناوين الخاص بـ (بوبي) |
| Seyir defterinde yazdığım gibi bu sürede vaktimin çoğunu sistemi tekrar çalışır hale getirmeye çalışarak harcadım ama maalesef başarısız olmuştum. | Open Subtitles | كما هو مذكور في السجل, قضيتُ معظم ذلك الوقت في محاولة إصلاح الأنظمة و لكن للأسف لمْ أوفّق في ذلك |
| - Hallettim,patron. - Seyir defterinde yok. | Open Subtitles | حدث ذلك يا سيدي إنها ليست في السجل |
| Hayır. Ama bilgileri rezervasyon defterinde olmalı. | Open Subtitles | لكن يجب أن تكون معلوماتها في كتاب الحجوزات. |
| Durum şu ki telefon defterinde 3 Annie Lee Moss var. | Open Subtitles | حقيقة أن هناك 3 أسماء (آني لي موس) في دليل الهاتف |
| - Kayıt defterinde her şey yazıyor. | Open Subtitles | -كله مسجل في الدفتر -تبدو وكأنك بحاجة لمساعدة |
| Eski bir not defterinde günlük mü tutuyor? | Open Subtitles | لا أعتقد أنها مفكرة ، إنها تكتب شيئاً من شاشة الكمبيوتر أيمكنك تكبير الصورة على سطح المذكرة؟ |