| Teknoloji, eğlence, ya da dizayn ve mimarlıkla uğraşıyorsanız, inovasyonlarınıza iklim çözümleri dahil edin. | TED | ادمجوا حلولا بيئية في كل إختراعاتكم ، سواء كنتم من مجال التكنلوجيا أو التسلية، أو مجتمع التصميم أو الهندسة المعمارية. |
| Şimdi, bu projedeki oldukça özgün şey, sanat ve dizayn projelerinde kendi izole görevlerimizi de yürütmemizdir. | TED | الآن، شيء نموذجي جدًا بالنسبة لهذا المشروع هو أننا ننفذ مهمات العزل خاصتنا داخل مشاريع التصميم والفن هذه. |
| Sizden istediğim şey ise biyolojik olarak harika bir dizayn oluşturmanız. | TED | والذي أريد منكم فعله هو صنع تصميم مستوحى من الحياة الطبيعية |
| Binlerce kişi gördü ve aralarında Portekiz'de Porto limanını yeniden dizayn eden şehir-planlamacı Manuel Sola-Morales de vardı. | TED | وشاهدها الآلاف كان منهم مخطط مدن يدعى مانويل سولا موراليس وكان قد صمم واجهة بحرية في بورتو . البرتغال |
| Yeni teçhizat dizayn ettik ve dünyadaki tüm mercanlarda süratle floresan hayat aramaya başladık. | TED | لذلك قمنا بتصميم مجموعة جديدة من العتاد ونحن تجوب الشعاب المرجانية حول العالم، نبحث عن مخلوقات متوهجة. |
| Buraya Asyalı insanlar için dizayn ettiğimiz... yeni ürünü sunmak için geldim. | Open Subtitles | أتيت هنا كي أقدم لكِ خطنا الجديد في منتجاتنا مصممة خصيصاً للأسيوين |
| En sonunda görüyoruz ki 1965'e kadar dizayn yolunun çoğu izlendi ama proje durma noktasına geldi. | TED | لكن وفي النهاية استطعنا انظر للشيء الذي يتبع لمسار نوع التصميم لحد عام 1965، ثم تم إجهاض جميع هذه المسارات. |
| Bu, formun fonksiyonu takip ettiği ünlü dizayn mantradır. | TED | هذا شعار معروف في التصميم أن الشكل يتبع الوظيفة. |
| Ve oldukça yüksek dizayn standartlarıyla inşa ediliyor. | TED | والذي بُنِيَ على مستوً عالٍ جداً من التصميم. |
| İmalat sanayi daha fazla dizayn seçeneği sunuyor, bütün ve parçaların bu problemi daha da şiddetlenmiş durumda. | TED | لذا ،حين يبدأ التصنيع في اتاحة المزيد من خيارات التصميم ، تتفاقم هذه المشكلة ، للكل وللأجزاء. |
| Görüyorsunuz, bir proje bir seri yaratıcı dizayn toplantısıyla gelişir. | TED | فكما يمكنكم أن تروا ، فإن المشروع يتطور عبر سلسلة من الأجيال لإجتماعات التصميم |
| Ve bu aslında malzemeleri raflardan alıp kullanmanın tersine özel bir teknoloji dizayn etmek anlamına geliyordu. | TED | وهذا كان يعني حقيقة تصميم تقنية خاصة على عكس مجرد شراء الأشياء من على الأرفف واستخدامها |
| Ve bize öğrettikleri, insanların karmaşa ile başa çıkmalarına yardım etmek için bir doğrulama listesi dizayn etmenin anladığımdan daha zorlu olduğu idi. | TED | وما علمتنا وكان أن تصميم قائمة مرجعية لمساعدة الناس على التعامل مع التعقيد الواقع ينطوي على صعوبة أكبر مما قد فهمت. |
| Onun yerine yardım istedi ve New York'ta Jokey Kulübü dizayn etmiş birini buldu. | TED | لكن بدلاً عن ذلك، طَلَبَ المساعدة و وجد الشخص الذي صمم الجوكي كلوب في نيو يورك. |
| Son 18 yıldır Sovyet için üretilen kıtafetlerin çoğunu dizayn eden bir rus tarafından yapıldı. | TED | وقد صممت بواسطة مهندس روسي .. صمم معظم بزات الفضاء في الماضي للاتحاد السوفيتي وعلى مدى 18 عاماً |
| George Gamow, aynı zamanada büyük bir fizikçidir, Bağ'ı o dizayn etti. | TED | جورج غامو، فيزيائي رائع أيضاً، قام بتصميم الربطة. |
| Devamında aşağıya kaydırılabilen bir formda dizayn edilmiş, bahsettiğim hikayenin yazılı olduğu ve | TED | ويتبع هذا لوحة نصية، مصممة بشكلٍ عمودي، بينت فيها القصة على المحك. |
| Başlamamız, ürünü dizayn ve inşa etmemiz için önden 2 milyon dolar alıyoruz. | Open Subtitles | صحيح؟ لقد أخذنا 2 مليون دولار مقدماً للبدء بالعمل , للتصميم و البناء |
| Şunu söylemem lazım, bu ancak benim gibi bir araştırma mühendisinin uyduracağı bir şeydir iyi aletler dizayn eden gerçek bir tasarımcının değil. | TED | أقول لكم هذا: هذا شيء يخترعه مهندس أبحاث مثلي و ليس مصمم حقيقي لمعدات جيدة |
| Bence sonuçta yön bulma sistemini kontrol altına almak için dizayn edilmiş gemiyi direk onların üzerine uçurmak için. | Open Subtitles | أظنه صمّم على اليسطرة على نظام الملاحة يوجّه المركبة إلى مواقعهم |
| ROM BIOS, makinede IBM'in bir fiil dizayn ettiği tek kısım. | Open Subtitles | وحدة المعالجة هيّ الشيئ الوحيد في الجهاز التي صممته الشركة المنافسة |
| Özel olarak dizayn edilmiş mülkü 360 derece tarayan sistemimiz var. | Open Subtitles | لدينا نظام صُمم ليغطي المنزل من 360 درجه |
| Ve o bir egzersiz ve diyet koçu olarak dizayn edildi. | TED | و تم تصميمه ليكون روبوت حمية و مدرب تمارين |
| Öyle dizayn edildiğini sanmam. Çok işe yarar bir strateji olduğunu söyleyemem. | Open Subtitles | أشك في أن هذا كان تصميمها الأصلي لا تبدو هذه كإستراتيجية فعالة |
| Burada, çatılar ilave ağır yük taşıması için dizayn edilmemiştir. | TED | هنا، لم يصمم السقف ليتقبل المزيد من القوى الثقيلة. |
| Yazılımların nasıl dizayn edildiği konusunda büyük hayal kırıklıkları yaşıyordu. | TED | كان محبط للغاية بسبب الطريقة التي صُممت بها البرامج. |
| Sana bir sabun dizayn etmek istediğimi mi söyledim? | Open Subtitles | هل قلت من قبل أني أريد أن أصمم إعلانات ؟ |