| İşe girmek için çok yaşlı, Emekli olmak için çok genç. | Open Subtitles | سأكون عجوزا ليتم توظيفى, وصغيرا على راتب التقاعد |
| Roberts o kadar zengin oldu ki, Emekli olmak istedi. | Open Subtitles | أصبح روبرتس ثريا للغايه و رغب فى التقاعد |
| Son bir iş, intikamını almak ve sonra da Emekli olmak. | Open Subtitles | هذا كان كل ما تتحدث عنه سرقة واحدة، انتقام، تقاعد |
| Para toplamak ve 40 yaşında Emekli olmak? | Open Subtitles | اجمع ثروة و تقاعد في الأربعين؟ |
| O adam hayatı boyunca çalışıp durmuştu ve Emekli olmak istemiyordu. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يعمل و يعمل و لم يكن يريد أن يتقاعد |
| - Hadi ama, çocuk sizin için biraz çalışmış. Şimdi de Emekli olmak istiyor. | Open Subtitles | بحقّك، عمِلَ لصالحك لفترة والآن يريد أن يتقاعد |
| Sonsuza kadar çalışmayı düşünmüyorum. 50 yaşımda Emekli olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أخطط بأن أعمل إلى الأبد، أفكر بالتقاعد عند الخمسين |
| En kısa sürede Emekli olmak istiyorum ama o istikâmete doğru gidemiyorum. | Open Subtitles | أود أن أتقاعد قريباً، لكن لا يبدو إنّي متجهة في ذلك الإتجاه. |
| Yaklaşık bir ay önce kedilerce kaçırıldı. Artık yaşlanmıştı zaten. Emekli olmak zorundaydı. | Open Subtitles | تم إختطافه, و لم يكن فى أفضل حالاته لذلك إضطر إلى التقاعد |
| Sana bencilce gelebilir ama sicilimde sorun olmadan Emekli olmak isterim. | Open Subtitles | ان كان هذا تبدو أنانيه,أريد التقاعد بسجل نظيف |
| COMSTAT'tan sonra, emeklilik işlerine gideceksin teğmen olarak Emekli olmak için gerekli evrakları dolduracaksın. | Open Subtitles | سلّم أوراقك وأحِل نفسك على التقاعد غدا في مؤتمر عرض الإحصاءات |
| Sadece başıma bir iş açmadan Emekli olmak amacındayım. | Open Subtitles | انظر، أنا فقط أحاول أن احيله إلى التقاعد. أوه، اللعنه، ثم. |
| Emekli olmak üzereyim, genelde bana kolay davaları verirler. | Open Subtitles | أنا على وشك التقاعد لهذا أخذ القضايا السهلة |
| Emekli olmak üzereymiş. Lüks içinde yaşıyormuş. | Open Subtitles | لقد تقاعد لتوه و يعيش فى رافاهية الان |
| Emekli olmak kocanız için daha kolay olmaz mıydı? | Open Subtitles | ألم يكن من الأسهل لو تقاعد زوجكِ فحسب؟ |
| Jack sağlık sorunları nedeniyle Emekli olmak zorunda kaldığında.. | Open Subtitles | عندما تقاعد جاك ـ |
| Klişe şudur ki Emekli olmak istemeyen birisi emekli olduğunda her zaman, ailesiyle birlikte daha çok zaman geçirmek istediği söylenir. | Open Subtitles | عندما يتقاعد شخص... فمن لا يريد أن يتقاعد... يقولون هذا لأنهم يريدون أن يقضوا... |
| Owen 2 yıl içinde Emekli olmak istiyor. | Open Subtitles | اوين يريد أن يتقاعد في غضون عامين |
| Emekli olmak istediğini biliyorum. | Open Subtitles | علمت أنهّ... طُلِب منه أن يتقاعد. |
| Evet, her zaman dediğim gibi soğuk bir yerde Emekli olmak isterdim. | Open Subtitles | حسناً، كنت دائما أقول أني أرغب بالتقاعد في منطقة باردة |
| "Bakın, ben Emekli olmak istiyorum. | Open Subtitles | وقال,"انظروا,أريد أن أتقاعد |
| Emekli olmak istiyorum Burke! | Open Subtitles | أريد أن أتقاعد يا (بورك)! |