| - Çünkü Senatör engeller sadece onları ortadan kaldırana kadar engeldir. | Open Subtitles | لأن يا حضرة السيناتور، العقبات مُجرّد عقبات حتى تُزيحهم عن طريقك. |
| Tüm engeller Tanrının testidir ve kendimizi feda etmeye hazırız. | Open Subtitles | جميع العقبات امتحان من الاله ونحن على استعداد للتّضحية بأنفسنا |
| İrademiz ve hayal gücümüz bizi engeller arasından geçiren yeni rotalar çizmemizi sağlayan bir yol göstericimizdir. | TED | إن قوة الإرادة والخيال لدينا يرشدوننا إلى النور، ويساعدوننا على رسم مسارات جديدة وتحدي العقبات. |
| Kendini çok sev ki başkalarını engeller olmadan ve yargılamadan sevebilesin. | TED | اغمر نفسك بالحب حتى تفيض على الآخرين. بدون حواجز وبدون أحكام. |
| Bulgular elitlerin kanıt olmadan kendi görüşlerini dayatmalarını engeller. | TED | الأدلة تمنع النخبة من أن تفرض وجهة النظر الخاصة بها بدون إثبات |
| Eh o halde önümüzdeki engeller ne? | TED | إذاً ما هي العوائق التي ستعترض القيام به؟ |
| Sen bu sözlerinle tüm işime ve Geleceğime engeller koyuyorsun | Open Subtitles | انت تضع عوائق في عملي و مستقبلي بكلامك هذا |
| Meğer problem engeller değilmiş. | TED | حسناً، لقد تبين أن العقبات ليست المشكل. |
| Ancak en zorlu engeller teknik olanlardı. | TED | ولكن بعض أصعب العقبات كانت تلك التقنية. |
| Bu güzelce yayılmış ayakları engeller yokmuş gibi kullanıyor -- gerçekten olağanüstü. | TED | إنه يستخدم قدمه الجميلة الموزعة ليمشي وكأن تلك العقبات ليست موجودة اصلاً. إستثنائي حقاً. |
| Ve bence bu kadar kötü bir öğrenci olmamın nedeni eğitimi önümde yükseltilmiş ve yetişkinliğe erişebilmek için üzerlerinden atlamam gereken engeller olarak görüyor olmamdı. | TED | واعتقد أن سبب كوني طالباً سيئاً هكذا؛ هو شعوري بأن التعليم كان مجرد سلسلة من العقبات التي انشئت امامي، وعليّ أن أتخطاها، لأصل لمرحلة البلوغ. |
| Soru şu ki, klinik insan testlerine başlamadan önceki en büyük engeller neler? | TED | فالسؤال بطبيعة الحال هو، ما هي أكبر العقبات قبل المضي قدماً في التجارب السريرية على البشر؟ |
| Bunun önündeki en büyük engeller programlama gücü ve depolama alanı. İkisi de her sene daha da gelişiyor. | TED | العقبات الرئيسية أمام التنفيذ تتمثل في قوة الحوسبة ومساحة التخزين، وكل منهما يجري تطويره كل عام. |
| Daha dönüşümün başlangıcındayız, ve yıkmamız gereken bariyerler, aşmamız gereken engeller olacak. | TED | نحن فقط في بداية هذا التحول، وسوف يكون هناك حواجز للكسر، وعقبات يتعين التغلب عليها. |
| Bu sübvansiyonlar şirketlerin eşit koşullarda yarışmasını engeller. | TED | هذه المساعدات تمنع الشركات من التنافس بشكل نزيه |
| JR: Hedef büyüdükçe, daha fazla engeller ile karşılaşırsınız ve o hedefin diğer tarafında zafer vardır. | TED | رجل 3: كلما كبر الهدف، كلما زادت العوائق التي تواجهها، وعلى الجانب الآخر من ذلك الهدف يوجد الانتصار. |
| Ama önlerinde bu taşlardan daha ciddi engeller var. | Open Subtitles | لكن توجد عوائق أكثر صعوبة من الصخور الزلقة تنتظرهم |
| Ama gut tedavisinde kullanılan kolşisinler mitoz bölünmeyi engeller. | Open Subtitles | الكولتشيسين، دواء النقرس يحجب انقسام الخلايا |
| Geçmişte bu tür engeller papalığın özel izniyle halledilmişti. | Open Subtitles | ربما في الماضي كنا سنتغلب على هذه العقبة بإعفاء من البابا |
| Jedi kanunları kazanmak için bazen yapmamız gerekeni engeller. | Open Subtitles | دستور الجاداي غالبا ما يمنعنا من الحصول على النصر الكاف |
| Bu, silahı doldururken içine hava girmesi halinde ortaya çıkabilecek bir felaketi engeller. | Open Subtitles | كي تعيق خروج الهواء عند تحميل القذيفة والذي من الممكن أن يحدث كارثة |
| Olay şudur; sembolü fırının üstüne koyarsınız ve bu da çocukların fırının kapağını açmasını engeller. | Open Subtitles | كانت الفكرة أن تضع الرمز على السطح الخارجي للموقد وهذا سيمنع الأطفال من فتح باب الموقد. |
| Engellerin üzerinden atlıyordum. O engeller artık benim için fazla yüksek. | Open Subtitles | كنت أجرى و أقفز على الحواجز لقد أصبحوا مرتفعين على الان |
| Üretilmiş olan bu sürtünme onu bir yerde tutar ve ucun geri çekilmesini engeller. | TED | و الاحتكاك الناتج يبقى في مكانه ثابتاَ مما يمنع النابض من الرجوع للخلف |
| Tedavi etmez ama sürekli dudaklarını yalamanı engeller. | Open Subtitles | انه لا يعالجهم انه يمنعك من لعقهم |
| Anestezi, beyine giden sinirleri engeller. | Open Subtitles | (الإنستازيا) ستغلق مجرى الدم المؤدي الى المخ |