| Piyade eri, suç kariyerini Rus mafyasından Dimitrov isimli bir adamla yürütmüş. | Open Subtitles | جندي مشاة ، مجرم محترف مرتبط روسي ، رجل عصابة يسمى ديميترف |
| Piyade eri. Piyade eri. | Open Subtitles | مشاة الجبهة الأمامية مشاة الجبهة الأمامية |
| Tek pişmanlığım sözünün eri olduğunu sanmam. | Open Subtitles | ندمي الوحيد حين ظننتك ستلتزم بكلمتك معي |
| Onu sözünün eri ve nedenleri dinleyen mütevazı biri olarak biliriz. | Open Subtitles | جميعنا نعرف أنه رجل يلتزم بكلمته رجل متواضع يستمع دوما لصوت المنطق |
| Victor'un sözünün eri olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن فيكتور ينفذّ كلمته أم ماذا ؟ |
| Ben sözünün eri biriyim, bu yüzden değerlendirmedim. | Open Subtitles | أنا رجل بكلمتي لذلك لم أطلع عليها |
| Sözünün eri olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنك تحترم كلمتك |
| Sözümün eri olmasaydım New York politikasında bu kadar uzun süre barınamazdım. | Open Subtitles | لم أكن لأظل هذا الوقت في سياسة نيويورك لو لم أكن أفي بوعودي |
| Sözünün eri olmayan biri, bir hayvandan daha iyi olamaz. | Open Subtitles | رجل لا يفي بوعوده ما هو إلا وحش. |
| Tamam ama adamlar piyade eri. | Open Subtitles | صحيح ولكن هؤلاء الرجال لا يزالوا جنود مشاة |
| Piyade eri. | Open Subtitles | مشاة الجبهة الأمامية |
| Piyade eri. | Open Subtitles | مشاة الجبهة الأمامية |
| Sözünün eri bir adam olduğun için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لإلتزامك بكلمتك |
| Sözünün eri olduğun için çok memnunum. | Open Subtitles | يسرني كثيراً أنك تلتزم بكلمتك |
| Sözünün eri olan en nadir adamın huzurundasın. | Open Subtitles | أنت في حضرت أندر سلالات الرجال: رجلاً يفى بكلمته. |
| Ben, senin baban gibi değilim; sözünün eri bir adamım. | Open Subtitles | على عكس والدك , أنا رجل يفى بكلمته |
| - Sözünüm eri olmadığımı düşünmesini istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن يظن بأنني لست رجلاَ عند كلمته لا |
| Ben sözünün eri bir adamım. | Open Subtitles | أنا رجل ألتزم بكلمتي |
| . Sen sözünün eri misin, Ari? | Open Subtitles | هل تحترم كلمتك؟ |
| Kesin bildiği bir şey varsa o da sözünün eri biri olduğumdur. | Open Subtitles | وهو متأكد أشدّ التأكيد من أمر واحد وهو أنني أفي بوعودي |
| - Sen de belli ki sözünün eri değilsin. | Open Subtitles | ويبدو أنّك لست رجلاً يفي بكلمته |
| Sonra aynaya her baktığımda sözümün eri olduğumu görebilirim. | Open Subtitles | و بعدها سأستطيع أن انظر الى نفسي في المرآة و أعلم بأنني رجل عند كلمته |