| Evet, bu yüzden hâlâ Eski erkek arkadaşınla yatıyorsun. | Open Subtitles | حقا وهذا هو السبب الذي يجعلك تنامين مع حبيبك السابق |
| Bipolar bozukluk teşhisi Eski erkek arkadaşlarını gizlice takipten iki kez tutuklama. | Open Subtitles | تم تشخيصها بمرض إضطراب ثنائي القطب، ألقي القبض عليها لمطاردتها رفقائها السابقين |
| Galiba Eski erkek arkadaşımdan intikam alabileceğim. | Open Subtitles | أعتقد أن لدي طريقة للثأر من صديقي الحميم السابق. |
| Eski erkek arkadaşım. Hastanın teki. | Open Subtitles | زوجى السابق , إنه مجنون لعين |
| Eski erkek arkadaşından bir farkım yok. Serserinin birisine, sahte kalp krizi geçirsin diye para verdim. | Open Subtitles | انا لست بشيء أفضل عن حبيبها السابق الكاذب لقد دفعت مالاً لمتشرد ليزيف نوبة قلبية |
| Eski erkek arkadaşınla arandaki psikodramayı izlemek için iki saat yol gelmedim. | Open Subtitles | تعلمينماذا.. أنا لم أقود لمدة ساعتين كي أشاهد بعض الدراما النفسية مع خليلكِ السابق. |
| Ödül adayı müşterinden Eski erkek arkadaşının faydalandığını düşündün ve onunla yüzleştin. | Open Subtitles | ظننتَ أنّ خليلها السابق يستفيد من زبونتكَ الثمينة، لذا واجهتَه |
| Endişelenmem gereken herhangi bir Eski erkek arkadaşın var mı? | Open Subtitles | هل هناك، أي أصدقاء حميمون سابقون علي أن أقلق بشأنهم؟ |
| Damızlık aygırı geri çekersin yada Eski erkek arkadaşını kaybedersin? | Open Subtitles | الحلاة اللي يأمشن ولا حبيبك السابق الفاشل؟ |
| Hadi ama. Bana basının Eski erkek arkadaşına sataşmasının sana zevk vermediğini söyleyemezsin. | Open Subtitles | هيا، لا تخبريني أنك لا تستمعين ولو قليلاً وأنت ترين حبيبك السابق يتعرّض للمهانة. |
| Önce Eski erkek arkadaşınla yatıp sonra da benimle buraya geldiğin için mi? | Open Subtitles | بأنك نمتي مع حبيبك السابق وبعدها جئتي معي ؟ |
| Orada dur, sırf Eski erkek arkadaşınla çıkıyor diye birisini işten atamazsın. | Open Subtitles | قف، قف، قف، لا يمكنك فقط شخص النار للزواج السابقين الخاص بك. |
| Hobilerim, Eski erkek arkadaşlarım 5 yıl ayrı kaldığımızda, hayatımda neler olduğu tekrar görüşmemiz, insanlara senin hakkında söylediklerim... | Open Subtitles | هواياتي، أصدقائي السابقين ما حدث لي خلال 5 سنوات عندما لم نكن معا لم شملنا، والأمور التي قالها الناس عنك |
| Bu senin hatan. Eğer Eski erkek arkadaşınla çıkarsan... | Open Subtitles | انه خطئك وحدك لو تخرجى مع اصدقائك السابقين |
| Hatta, sanırım yemek öncesi yeni eğlencem kız arkadaşımı Eski erkek arkadaşıyla tuvalette çıplak bulmak. | Open Subtitles | في الحقيقة تسليتي الجديدة بعد الغداء هي ايجاد صديقتي الحميمة عارية في الحمام مع صديقها الحميم السابق |
| Sizinle Eski erkek arkadaşınız Travis Guthrie hakkında konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | نودّ بأن نتحدث معكِ بخصوص (صديقكِ الحميم السابق (ترافيس جاثري |
| Eski erkek arkadaşım. | Open Subtitles | زوجى السابق , إنه مجنون لعين |
| Beş yıl önce Eski erkek arkadaşlarından birinin onu dövmesi gibi. | Open Subtitles | ـ حبيبها السابق الذي ضربها قبل خمس سنوات |
| Chastity, anlıyorum. Eski erkek arkadaşınla çıkıyorum. | Open Subtitles | (تشاستي) وعيت الدرس أنا أواعد خليلكِ السابق |
| Belli ki bizim bulduğumuz fotoğrafları o da bulmuş. Eski erkek arkadaşının kızdan faydalanmaya çalıştığını düşünmüş. | Open Subtitles | يبدو أنّه وجد نفس الصور العارية التي وجدناها وظنّ أنّ خليلها السابق يحاول إستغلالها |
| hukuk profesörlerimi ve Eski erkek arkadaşlarımı aramışlar. | Open Subtitles | أنهم يتصلون بأساتذتي في القانون؟ وأخلاء سابقون |
| Evet, Eski erkek arkadaşı ailesinden on milyon dolar çaldı ve sonra da avukat ücretini ödemek için ikisinin seks kasetlerini sattı. | Open Subtitles | عشيقها السابق سرق عشرة ملايين دولاراً من العائلة باع الشريط الجنسي لتسديد نفقاته |
| Özellikle bir şey anlatmadı ama Eski erkek arkadaşının şehre döndüğünü biliyorum. | Open Subtitles | هي لم تقول بالتحديد، لكن أعرف أن صديقها السابق عاد إلى المدينة. |
| Eskilerden konu açılmışken dün gece Eski erkek arkadaşım geldi ve yada, yada, yada. | Open Subtitles | زارني صديقي السابق الليلة الماضية وإلى آخره، وأنا متعبة للغاية اليوم. |
| İsveçli kız için de Eski erkek arkadaşından kaçtığını hissetmiş ve yanılmıştın. | Open Subtitles | الهرب من الحبيب السابق مثل ما قلت مع الفتاة السويدية، وكنت مخطئا. |
| Tekrar başlayabileceğiniz bunca dava varken... gidip daha önce öldürmeye çalıştığınız Eski erkek arkadaşınızınkini mi seçtiniz? | Open Subtitles | من كل القاضيا التى ممكن ان تبدائى بها انتى اخترتى واحدة ضد صديقك السابق الذى حاولت قتلة ؟ |
| Anlaşılan, Carol'ın California'dan Eski erkek arkadaşı, onu Teksas'ta bulmuş ve peşine düşmüştü. | TED | على ما يبدو أن صديق كارول السابق من ولاية كاليفورنيا عثر عليها في ولاية تكساس وكان يتعقبها بإستمرار . |
| Bu senin arzuladığın bir şeymiş Bütün Eski erkek arkadaşlarını öldürme isteği. | Open Subtitles | كَانَ في الحقيقة رغبتَكَ الخاصةَ أَنْ تَقْتلَ كُلّ أخلائكَ السابقون. |