| Köprünün altına gir, kenara çek ve Farları söndür. | Open Subtitles | تقدمي تحت الجسر، انعطفي يساراً وأطفئي الأضواء |
| Tanrım, şunlara baksana. Kapat şu Farları! | Open Subtitles | إنظر إليهم يلتف حول الأضواء العلوية توقف |
| Farları açık bırakmadığımdan eminim. | Open Subtitles | أنا أعلم بأني لم أترك الأضواء مفتوحة حسنًا ؟ |
| Bu farı kullanmadığı zaman, aynı Lamborgini arabanızın Farları gibi bu ışıklı organları rula yapıp ortadan kaldırabilir. | TED | وعندما لا تستعمله تستطيع في الواقع لفه في راسها مثل المصابيح في سيارتكم اللامبورغيني. |
| - Külden önümü göremiyorum - Farları yaksana | Open Subtitles | ـ لا يمكنني الرؤية من خلال الرماد ـ ربما يتوجب عليك اشعال المصابيح |
| Şimdi geceleyin bu arabayı araziye çıkarın ve ön cam sileceklerini, ön camı çıkarın, Farları ve frenleri de. | TED | الآن خذ السيارة على طريق وعرة في الليل وقم بإزالة مساحات السيارة والزجاج الأمامي، الأنوار الأمامية والفرامل. |
| Kahrolası siste arka Farları dışında hiçbirşey göremedim. | Open Subtitles | نحن فقط رأينا الاضواء الخلفيه في ذلك الضباب اللعين |
| İlginç bir ses duydum, ve arabanın Farları açıktı. | Open Subtitles | سمعت صوتاً غريباً ، فذهبت كي أطفيء مصابيح السيارة |
| Arabasının Farları ve yol kenarında heykelin ışıkları sayesinde. | Open Subtitles | الأضواء الأمامية لسيارته وإضاءة كاميرا هاتفه النقال |
| Gölgeler ışıkları söndürüyor, araba Farları bile söndü! | Open Subtitles | الظلال تحجب جميع الأضواء حتى أضواء السيارات |
| Kapım çarptı ve Farları açtığımda orada biri vardı. | Open Subtitles | لقد أغلق الباب, ومن ثم رأيت شخصاً شخصاً هُناك, عندما أشعلت الأضواء مرةً أخرى |
| Sonra da Farları yakıp eve dönerdik. | Open Subtitles | ومن ثم نقود بسياراتنا الى المنزل مع الأضواء الساطعة. |
| Birden bir arabanın Farları yüzünden kör oldum. | Open Subtitles | فجأة، أنا أعميتُ مِن قِبل a مجموعة الأضواء العلوية. |
| Siyah araba, Farları sönük. | Open Subtitles | ...سيارة سوداء و الأضواء الأمامية مُطفأة |
| Tanrı'ya şükür Farları görüp yön değiştirdi. | Open Subtitles | الشكر لله ، لقد رأوا المصابيح الأماميه و غيروا طريقهم |
| Sonra Farları kapatmış. | Open Subtitles | نعم و بعد ذلك ، و مع عدم تشغيل المصابيح الأمامية |
| La bu arabanın Farları nasıl açılıyor? | Open Subtitles | مهلاً، أين المصابيح الأمامية لهذا الشيء ؟ |
| Nedeni o değildi, ama arka stop Farları yanmıyor. | Open Subtitles | إنّه السبب أنّك لم تكن، لكن الأنوار الخلفية لا تعمل |
| Trenin geçmesini bekle, sonra Farları iki kez yakıp söndür. | Open Subtitles | دعِ القطار يمر,ثم اومضى الأنوار مرتين |
| Tanrı'm, Farları açık unuttum. | Open Subtitles | . يا إلهى , لقد تركت الأنوار مُضاءة |
| Kahrolası siste arka Farları dışında hiçbirşey göremedim. | Open Subtitles | نحن فقط رأينا الاضواء الخلفيه في ذلك الضباب اللعين |
| Nolan, Farları söndür. Tamam, inin. | Open Subtitles | نولان، أطفىء الاضواء حسنا ، أخرجوا |
| Ben çok ciddiyim. Arabanın Farları kendi kendine yandı. | Open Subtitles | أنا جاد فيما أقوله ، مصابيح السيارة فتحت لوحدها |
| - En temel kuraldır. Biri gece Farları açık araba kullanıyorsa kaza yaptığında farların camı kırılıp teli eritir. | Open Subtitles | الحالة 101,إذا شخص ما يقود سيارته ليلاً و مصابيحه مضاءة |