"geri dönmeyecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن يعود
        
    • لن تعود
        
    • لن يرجع
        
    • لن يعودوا
        
    • عن معاودة
        
    • يعود مرة
        
    • يعودن
        
    • ولن يعود
        
    • لنْ يعود
        
    • لن ترجع
        
    • ألن ترجع
        
    Koruyacak bir şey kalmadı ve kimse geri dönmeyecek. Open Subtitles ليس هناك ما يحتاج العناية و لن يعود أحد مجدداً
    Koruyacak bir şey kalmadı ve kimse geri dönmeyecek. Open Subtitles ليس هناك ما يحتاج العناية و لن يعود أحد مجدداً
    Ben bir erkeğim, dolayısıyla muhakeme edebilirim, o adam geri dönmeyecek. Open Subtitles أنا رجل ، و أستطيع إخباركِ ! أنه لن يعود ابداً
    geri dönmeyecek. Bu kadarından emin olabilirim. Open Subtitles إنها لن تعود أعتقد أنني حافظت على وعدي لكم
    Ne yaparsan yap, oğlun geri dönmeyecek. Open Subtitles مهما أنت فاعلة، إبنك لن يرجع نحن نحتفل بحياة اخانا كوينتن
    Resimdeki çocuk artık bir daha geri dönmeyecek. Open Subtitles وطفل في الصورة لن يعود على الإطلاق. هو ميت.
    Evet, hayır, geri dönmeyecek ve sen de gelmemesini ummalı ve bunu için dua etmelisin. Open Subtitles نعم, حسنا, هو لن يعود و .. من الأفضل لكٍ أن تتمني أن لا يعود
    Evet, en yakın, en yaşlı, en çılgın, en ırkçı, en yaşlı, ihtiyar ve çılgın arkadaşımızla yollarımızı ayırdık ve geri dönmeyecek. Open Subtitles نعم, نحن أفترقنا مع أعز, أكبر, أجن, الأكثر عنصرية,أكبر أعجز, أجن صديق, وهو لن يعود.
    Her ne kadar dönmesini istesem de babam bir daha hiç geri dönmeyecek. Open Subtitles بقدر ما كنت أريده أن يعود فإن أبي أبداً لن يعود
    Ne kadar çabalarsanız çabalayın. geri dönmeyecek. Open Subtitles يمكنكم أن تتظاهروا كل ما تريدون لكن الامر لن يعود
    Sonra Efendi Cho parasını ve işini asla geri dönmeyecek bir şekilde kaybedecek. Open Subtitles عندها سيفقد اللورد تشو ماله, و دعمه, و لن يعود ابدا.
    Yarısı geri dönmeyecek onların. Düşman şehrini bombalamaya gidiyorlar. Open Subtitles .إنهم ذاهبون لتفجير مدن العدو .أغلبهم لن يعود أبداً
    Gece yarısına kadar ailem kulüpten geri dönmeyecek. Open Subtitles لن يعود والدىّ من النادي حتى بعد حلول مٌنتصف الليل
    Ne de olsa geri dönmeyecek diye düşündün. Open Subtitles انه لن يعود على أي حال، كما ظننتِ
    O her neyse buraya geri dönmeyecek. Open Subtitles مهما كان لن يعود مرة أخرى هنا.
    Bu çocuk kafese tıkıldı ve bir daha asla oraya geri dönmeyecek. Open Subtitles لقد حدث هذا للفتى و لن يعود أبداً
    Silah gemimiz bu sefer asla geri dönmeyecek. Pekala. Haydi şu insanlara yardım edelim. Open Subtitles مروحياتنا المقاتله لن تعود إلينا بمرور الوقت حسناً, دعنا نذهب لمساعدة هؤلاء الناس
    Bu civardaki her erkek yakında savaşa gidecek ve çoğu geri dönmeyecek. Open Subtitles سيمضي رجال المنطقة إلى الحرب قريباً معظمهم لن يرجع لم يعد لي شيء هنا
    Her beşinizin dört buçuğu geri dönmeyecek. Open Subtitles أربعة ونص من كل خمسة لن يعودوا
    Sen anlamadan, Letterman telefonlarına geri dönmeyecek. Open Subtitles وقبل أن تدري، يمتنع ليترمان عن معاودة اتصالاتك.
    Silindi, buharlaştıtışrdı ve asla geri dönmeyecek. Open Subtitles لقد مُحيّ , وذهَبَ بعيداً ولن يعود مرة أخرى
    Bu bir peri masalı değil. Onlar geri dönmeyecek. Open Subtitles هذه ليست الا قصة خرافيه لن يعودن أبداً ليس هذا عالمك يا ويل
    O gitti. geri dönmeyecek. Onu kurtarmanın bir yolu yok. Open Subtitles لقد مات ولن يعود من الموت لا يوجد شيء لنقوله
    Bir daha geri dönmeyecek. Open Subtitles و لنْ يعود أبداً
    Teslim olun! Korvet geri dönmeyecek. Open Subtitles أيها المستسلم مركبة الكورفت الخاصة بكم سوف لن ترجع
    geri dönmeyecek misin? Open Subtitles ألن ترجع أبداً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more