| Ben ne olduğunu tam olarak anlamadan kimse bir yere gitmiyor. | Open Subtitles | لن يذهب أحد الى أي مكان حتى أكتشف بالضبط ماذا حدث |
| Tamam, ben bir bakayım. Fakat o hiçbir yere gitmiyor. | Open Subtitles | حسناً ، سأنظر في الأمر لكنه لن يذهب لأي مكان |
| Eve gittim ve karıma Tulsa konusunu anlattım ve o gitmiyor. | Open Subtitles | أنا ذهبت إلى البيت وقال زوجتي حول تولسا، وأنها لن تذهب. |
| Sen spor salonuna bile hiç gitmiyor gibisin. Eskiden giderdim ama fazla kaslandım. | Open Subtitles | انت تبدو انك لا تذهب الى النادى الرياضى على الاطلاق لقد أعتدت الذهاب |
| 5. derece karantinadayız. Kimse bir yere gitmiyor. | Open Subtitles | نحن في المستوى 5 من الحجر الصحي لا أحد يغادر لأي مكان |
| Kimse Disney'e gitmiyor. Kimse filmin içinde felan da olmayacak. | Open Subtitles | لن يذهب أحد إلى الملاهي لن يكون أحد في الفيلم |
| Çok uzağa gitmiyor, ama yine de gizliliğe ihtiyacı var. | Open Subtitles | إذن هو لا يذهب بعيدا مع ذلك فهو يحتاج للخصوصية |
| Kimse bir yere gitmiyor, Raj. Hala güvenli olduğundan emin değiliz. | Open Subtitles | لا أحد يذهب إلى أي مكان، راج، حتى نعلم أنهُ آمن. |
| Maggio niye subaya gitmiyor? | Open Subtitles | لماذا لم يذهب ماجيو الى المراقب العام بنفسه؟ |
| Hiç kimse bir yere gitmiyor. Bayan Wilberforce, beni iyi dinleyin. | Open Subtitles | لن يذهب أحد إلي أي مكان سيدة ويلبرفورس,إستمعي لي |
| - Farzet ki, Jacques Brunico'ya gitmiyor. | Open Subtitles | إفترض أن جاك لم يذهب إلى برونيكو ؟ إفترض إنه إكتشف خدعة إتصال مدير الشرطه ؟ |
| İnsansız hava araçları bir yere gitmiyor. Aslında her yere gidiyor. | Open Subtitles | الطائرات لا تذهب لاي مكان بالواقع انها تذهب الى كل مكان |
| Hastaysa neden hastaneye gitmiyor? | Open Subtitles | إذا كانت مريضة ، لِمَ لم تذهب إلى المستشفى ؟ |
| - ...çöpü karıştırması biraz şüpheli olmaz mı? - Onaylandı. O çöp bir yere gitmiyor. | Open Subtitles | أنت محق، لن تذهب هذه النفايات إلى أي مكان |
| Otobüsler hiçbir yere gitmiyor! | Open Subtitles | استمعوا إليّ أيها الناس هذه الحافلات لن تذهب إلى أي مكان |
| Çocuklarımı bulana kadar kimse bir yere gitmiyor. | Open Subtitles | لن يغادر أي أحد هذا المكان حتى نجد أطفالي لا يمكن أن نسمح بذلك |
| Belki de sadece, neden hiçbir işim yolunda gitmiyor dersin. | Open Subtitles | ربما هذا سبب أن لا شيء يسير معي بالشكل صحيح |
| Yani, artık şu AA* şeyine gitmiyor musun? | Open Subtitles | إذاً لن تذهبي إلى تلك اللقاءات مرة آخرى؟ |
| Hayır. Voleybol oynayana kadar hiç kimse bir yere gitmiyor. | Open Subtitles | لا, لا أحد سيذهب إلى أي مكان حتىننتهيمن لعبكرة الطائرة. |
| Ben paramı alana kadar kimse bir yere gitmiyor. Sizi aracınınıza kadar takip edeceğim. | Open Subtitles | لن يرحل أحد قبل ان أحصل على مالي سألاحقكم إلى سياراتكم |
| Fakat mezun olduktan sonra öğreniyorsun ki hayat her zaman planladığın gibi gitmiyor. | Open Subtitles | لكنه شئ واحد تتعلمينه وقت التخرج بأن الحياة لا تسير دائما كما خططتي |
| Ve bunu yapana kadar da kimse gitmiyor, anladınız mı? | Open Subtitles | ولا أحد منا سيغادر هنا حتى نفعل ذلك فهمت؟ |
| Pekala, bu konuşma pek de düşündüğüm gibi gitmiyor. | Open Subtitles | الموافقة، هذه المحادثةِ لا يَذْهبُ في كل الطريقِ خطّطتُ. |
| - Hayır, hayır, o hiç bir yere gitmiyor. Ona hiçbir şey söylemedim. Onunla sevgili olmadım. | Open Subtitles | لا لن تغادر الى اي مكان ، لم أفعل لها شيئ أنا لم أرتكب اي خطأ |
| Eşleri bir yere gitmiyor ki. Peki ne yapıyorlar! | Open Subtitles | الرجل و زوجاته لن يذهبوا لأي مكان ماذا يفعلون |
| İlacın etkisinde. Hiçbir yere gitmiyor. | Open Subtitles | إنّه تحت تأثير محلولٍ وريديّ و لن يبرح مكانه الآن |
| Ve bu iyi gitmiyor ve benden olan kapalı korkuyor nasıl tamamen görebilirsiniz. | Open Subtitles | و هذا لا يجري بخير . و أنا أرى انك خائف مني |
| Eğer baban bir bebek bakıcısı bulmazsa, kimse bir yere gitmiyor. Ve o zaman kim ağlayacak görürüz. Yo, yo, yo. | Open Subtitles | إذا لم يجد والدك حاضنة لأخوك، لن نذهب للحديقة وسنرى من يبكي حينذاك |