| Bir dakika, sen hap bağımlısı olup okulu bırakan kız mısın? | Open Subtitles | إنتظري, أنت تلك الفتاة التي أدمنت على الحبوب وبعد ذلك طردت |
| Belki de o kadar çok esrar içtin ve hap yuttun ki artık hiçbir söylediğin veya yaptığın şeyi hatırlayamıyorsun. | Open Subtitles | أو ربما كنت تدخن كثيرا وتبرزت الكثير من الحبوب لا يمكنك تذكر أي شيء تقوله أو تفعله أكثر من ذلك. |
| hap gitmişken özgür ve temizsin. Bunu neden bozasın ki? | Open Subtitles | مع ذهاب هاب, أنت نظيف وحر لماذا تضيع كل هذا؟ |
| Yani bir şişe hap yutan kişi diğerlerinden önce gelir. | TED | لذا الشخص الذي ابتلع زجاجة حبوب سيكون قبل شخص آخر. |
| Bu yüzden kendimi öldürmeyi denedim. Bir avuç hap yuttum. | Open Subtitles | لذ حاولت قتل نفسى تناولت حوالى نصف باوند من الأقراص |
| hap alman, insanlarla dalga geçmen kimse seni incitmesin diye herkese mesafeli durman... | Open Subtitles | المخدرات الساديّه أن تبقي الجميع على مسافة بعيدة عنك لكي لا يؤذيك أحد |
| Şu hap şu gün, o doktor, bu şurup, o şurup değil. | Open Subtitles | هذه الحبة فى هذا اليوم, هذا الطبيب هذا الدواء و ليس هذا |
| hap bağımlılığı, başarısız olan bir kariyer bozulmuş evlilik, kaybedilmiş burs yaşlılık | Open Subtitles | إدمان على الحبوب المخدره مسيرة قانونية فاشله زواج فاشل فقدان منحة دراسية |
| Benim laboratuvarda aldığım beyaz hap ile sizin aldığınız tamamen aynı şeyler. | Open Subtitles | الحبة البيضاء التي أخذتها في المختبر هي نفس الحبوب التي تتعاطينها تماماً |
| Ama bu aralar birçok kişi hap atmayı tercih ediyor. | Open Subtitles | لكن، تعلمون، مايحبه الكثير من الأولاد هذه الأيام شكل الحبوب. |
| Kaç tane hap içtiğini kontrol ettiğim sürece bir sorun olmaz dedi. | Open Subtitles | قـالت أن لا حرج فـي ذلك طـالمـا تراقبيـن عـدد الحبوب التي أتنـاولهـا |
| Buraya kadar. Onlara her şeyi anlatacağım. hap'i ve seni anlatacağım. | Open Subtitles | إنتهى, سأقول لهم كل شىء سأخبرهم عن هاب, عنك, كل شىء |
| hap onu şimdi durdurabilirse... kasaba halkına hayatlarına devam etme fırsatı vermiş oluruz. | Open Subtitles | إذا استطاع هاب ان يوقفه الآن، هو يَعطي الناسَ يُصادفُ لعَيْش حياتِهم ثانيةً. |
| Şu kasıntı yöneticilere, hap Loman'ın neler yapabileceğini göstermeliyim. | Open Subtitles | أنا يجب أن أُري بعضاً من أولئك المديرين التنفيذيين الطنانين هاب لومان ذاك يمكنه أن يصنعه. هه؟ |
| Bu da neydi? O herif için hap mı çalıyorsun? | Open Subtitles | ما كان كل ذلك انت تسرق حبوب الدواء لذلك السافل |
| Ara vermeden, hap veya başka bir şey kullanmadan 3 kez seks yaptık. | Open Subtitles | لقد تضاجعنا ثلاث مرات بدون ان تأخذ قيلولة أو حبوب أو أي شئ |
| - Neyin var? Bir miktar metamfetamin kokain, hap, biraz eroin. | Open Subtitles | لدي أكياس جديدة من المخدر الزجاجي كوكائين , حبوب وبعض المساحيق |
| Bu yüzden kendimi öldürmeyi denedim. Bir avuç hap yuttum. | Open Subtitles | لذ حاولت قتل نفسى تناولت حوالى نصف باوند من الأقراص |
| Evet, ama aynı anda birden çok kişiye aynı halüsinasyonu gördürebilecek bir-- bir içki yada bir hap yok. | Open Subtitles | أجل لكن لا يوجد اثر للكحول او المخدرات التي قد تجعل عدة أشخاص يعيشون هلوسة في نفس اللحظة بالظبط |
| Günde dört hap iç ve başka tahlil yaptırmak için tekrar gel. | Open Subtitles | خذي أربعة أقراص في اليوم وعودي من أجل الأختبارات |
| hap değil Lois, sadece ünlülerin performans arttırmak için kullandığı küçük mavi şey. | Open Subtitles | ليست مخدرات .. مجرد حبة زرقاء يأكلها المشاهير لتساعدهم على الأداء |
| Ama beyaz hap mavi hap kadar iyi değil. | TED | ولكن القرص الأبيض ليس أفضل من القرص الأزرق. |
| Bir hap ver, bir köşeye koy ve sıkıntılar bitsin. | Open Subtitles | , أعطهم حبّة دواء وضعهم في الزاوية وستزول كلّ أمراضهم |
| Sen hapishane hastanesinde çalıştığından dolayı, hap satıyorsun. | Open Subtitles | أنت، لأنكَ تعملُ في مشفى السِجن أنتَ تبيع الأدوية |
| Evet. Çocuklara marihuana ve hap satıyormuş. | Open Subtitles | أجل , يقوم ببيع الماريغوانا و العقاقير للأطفال |
| El kreminin yanına hap ya da uyuşturucu zulalamış mı? | Open Subtitles | انظروا إن كان يخبىء بودرة أو حبوباً مع مرطب اليدين |
| Acının yok olması için iğne yerine bir hap yok mu doktor? | Open Subtitles | بدلا من الحقن ، أليس هناك حبوبا لتقضى على الألم ؟ |
| Lütfen dikkatlice dinleyin. Bu hap farelerde zehirli bir etki göstermedi insanlarda da muhtemelen göstermeyecektir. | Open Subtitles | من فضلكم، إستمعوا جيداً هذا العقار لم يثبت بأنه سام على الجرذان |