| Çilek Tepesi civarındaki köpek de olmayan bir şeye havlıyordu. | Open Subtitles | وكان الكلب ينبح حول لا شيء كان في مرتفعات شليك | 
| Köpek havlıyordu. Üst kattan su sızıntısı var. Tesisatçı geldi. | Open Subtitles | كان الكلب ينبح وهناك تسريب في مياة السقف ووصل اليك , صحيح ؟ | 
| - Hadi. Köpek kimyasal maddeleri bulduğumuz yerde havlıyordu. | Open Subtitles | كان الكلب ينبح في المكان الذي وجدنا فيه المواد الكيميائية المسروقة | 
| Köpeği sürekli havlıyordu. | Open Subtitles | صاحبة الكلب كان ينبح في كل وقت. | 
| Önceden banliyölerde yaşıyordum ama köpekler gece gündüz insan geçtikçe havlıyordu. | Open Subtitles | تعودت أن أعيش في الضواحي ولكن... الكلاب تنبح ليلا ًً ونهارا ًً ،عندما تمر | 
| Öyle korkunç, can havliyle havlıyordu ki. | Open Subtitles | .. كانت عبارة عن نباح رهيب تتقطع به أنفاسه | 
| Kendimden geçer gibi olurken yanıma gelip kulağımın dibinde havlıyordu. | Open Subtitles | ثم أغمى على فأتى ينبح بجوار أذنى | 
| Küçük bey durmadan havlıyordu. | Open Subtitles | الرجل الصغير كان ينبح بشدة. | 
| Belki köpek havlıyordu. Tam olarak bilmiyorum. | Open Subtitles | ، ربما كان ينبح . لا أعلم | 
| Bir köpek havlıyordu ben de onu cezalandırdım. | Open Subtitles | كان كلباً ينبح لذا عاقبته | 
| Benim bölgemde bir köpek havlıyordu. | Open Subtitles | لقد كان ينبح بحارتي كالكلب | 
| Köpek çok havlıyordu. | Open Subtitles | الكلب ينبح ونحو ذلك. | 
| Zile bastım, çünkü köpeğin havlıyordu. | Open Subtitles | طرقتُ الجرس لأن كلبك كان ينبح | 
| - Köpeğim de manyak gibi havlıyordu. | Open Subtitles | -وقد كان كلبي ينبح كالمجنون | 
| Bana havlıyordu. | Open Subtitles | كان ينبح بوجهي | 
| Köpekler havlıyordu. Seslerine uyandık. | Open Subtitles | كانت الكلاب تنبح فأيقظتنا | 
| - Köpeği havlıyordu. | Open Subtitles | بسبب نباح كلبه |