Kazadan sonra yalnızca yeniden yürümeyi değil, seçtiği spor dalı olan dağcılığa da geri dönmeyi hayal etti. | TED | بعد حادثته، لم يحلم باستعادة قدرته على المشي فقط، لكنه أيضًا حلم بالعودة إلى رياضة تسلق الجبال المفضلة لديه. |
Ama ekibimiz çiftçilere altı aydansa üç saat içinde cevap verebilmeyi hayal etti ve bunu başardık. | TED | ولكن فريقنا كان يحلم فعلًا بأن نمنح الفلاحين النتائج في ثلاث ساعات مقابل 6 أشهر وقد قمنا بذلك. |
Sonra güzleri sahil boyundan geçen balinaları ve onların çiftleşmelerini, dostluklarını ve oynaşmalarını hayal etti. | Open Subtitles | عندئذ بدأ يحلم بالحيتان " " التى تعبر ذلك الساحل في جماعات و تزاوجهم و صداقاتهم ببعض " " و طريقة لعبهم |
Bir zamanlar küçük bir çocuk varmış ve bu küçük çocuk en seçkin (Amerikan ordusunun bir daha göremeyeceği) illegal oyunları planlayacağını, yöneteceğini hayal etti. | Open Subtitles | ...وهذا الولد الصغير كان يحلم بان يدخل في اكثر... مسابقات الجيش المعقدة والغير قانونية |
Çarçabuk uykuya daldı ve çocukluğuna dönerek Afrika'yı hayal etti. | Open Subtitles | " ... إستسلم للنوم في وقت قصير " ... و أخذ يحلم بأفريقيا " " عندما كان صبيا |
Sonra kendini köyünde, yatağının üzerindeyken hayal etti. | Open Subtitles | ثم أخذ يحلم أنه فى القرية " " على فراشه |