| Bu beyanatı imzala, düğünden önce... eve gitmenize izin vereyim. | Open Subtitles | وقع هذا الاقرار و سادعك تعود لوطنك قبل حفل الزفاف |
| Eğer her şey tatmin ediciyse lütfen işaretli olan sekiz kopyayı imzala. | Open Subtitles | إذا كان كل شيء مقنع، رجاءً وقع كل النسخ في المكان المحدد |
| George, şunları imzala yoksa 5 değişik alacak senedimiz olacak. | Open Subtitles | جورج, وقع هذا او يكون لدينا قصور فى خمسة قروض |
| Salı günü, mesai bitiminden önce burada ol o evrakları imzala ve buraya elveda dile yahut, siktiğimin sonuçlarına katlan. | Open Subtitles | إذن، كُن هنا قبل إنتهاء الأعمال يوم الثلاثاء و وقّع على تلك العقود.. و قُم بتوديع هذه البلدة وداعاً حاراً |
| Lütfen... bu belgeyi imzala ve bize röntgen için izin ver. | Open Subtitles | لو سمحتي وقعي هنا للموافقة على القيام بالأشعة |
| O halde ismimi imzala. Doktora değil, kaleme ihtiyacın var. | Open Subtitles | وقع باسمي إذاً لم تعد تحتاج طبيباً، بل قلم فقط |
| Yazılarının ve öğretilerinin, yanlış yönlendirilmiş bir gençliğin eseri olduğunu ve tahrik edici olduklarını belirten bu anlaşmayı imzala. | Open Subtitles | وقع على هذه الوثيقة التي تنص على أن كتاباتك وتعاليمك كانت عبارة عن طيش في الشباب و أنها محرضه |
| İtirafı imzala yoksa kalemi eline sıkıştırıp bunu senin için yaparım. | Open Subtitles | وقع الإعتراف, أو سأضع هذا القلم بيدك و أفعلها بدلاً عنك |
| Bu akşam gönderilecek bir şey varsa yerime imzala. | Open Subtitles | اذا كان هناك أي شيء يجب ان يؤدَّى بعد الظهيرة، وقع باسمي |
| - Tamam. Eşyaların için burayı imzala. | Open Subtitles | حسناً، وقع هنا على إيصال استلام مقتنياتك |
| Eşyaların için burayı imzala. | Open Subtitles | حسناً، وقع هنا على إيصال استلام مقتنياتك |
| Astoria'nın en zengin insanları karşında. İmzala. | Open Subtitles | أنت تنظر إلى أغنى الناس في أستوريا الآن وقع الأوراق |
| Tedbiri imzala, Cumhuriyetçileri salondan çıkar ve derhâl oylamayı başlat. | Open Subtitles | وقّع على الإجراء و أبعد الجمهوريين و ابدأ التصويت الآن |
| İmzala ve ismi lanetli diye de onu suçlama. | Open Subtitles | وقّع الآن ولا تخش منه بسبب أن له اسما شريرا |
| Sadece bu formu imzala para senin olacak. | Open Subtitles | وقّع على هذه الاستمارة وستحصل على القرض. |
| Otlu brovniye ihtiyaçları var. İmzala hemen. | Open Subtitles | إنها بحاجة إلى كعك الحشيش هيا، هيا، وقعي |
| Üç kopyayı da imzala lütfen. | Open Subtitles | أنا واثقة من ذلك وقعي الثلاث نسخ من فضلك |
| - Son sayfayı imzala gitsin. | Open Subtitles | مجرد التوقيع على الصفحة الأخيرة في الأسفل، يا عزيزتي |
| Güven bana daha fazla ciddiye alınacaksın. Sadece onay formunu imzala. | Open Subtitles | ثقي بي، ستعاملين بجدّية أكبر وقّعي الاستمارة |
| İmzala ve tüm bu arkamızdan gelişen üzücü olaylari kapatabilelim. | Open Subtitles | وقعها ويمكننا أن نضع الحادثة المؤسفة خلفنا |
| Bunu imzala, sana ben günah çıkarttıracağım. | Open Subtitles | وقعى على هذا وسأقبل اعترافك بنفسى لو اردتى |
| Gitmeden yumurta için makbuz imzala. O artık devlet malı. | Open Subtitles | يجب أن توقع على إيصال بهذه البيضه قبل ذهابك انها ملكيه حكوميه الآن |
| Çıktı al, imzala, Gregory'e de imzalat ve tamamenzo! | Open Subtitles | قم بطباعته ثم وقعه واحضره لغريغوري ليقوم بتوقيعه وانتهى الأمر |
| Oku ve imzala. | Open Subtitles | أريد منك أن تقرأها وأن تقوم بالتوقيع عليها |
| Pulunu bile yapıştırdım, formu yalnızca imzala. | Open Subtitles | الأوراق ينقصها توقيعك. وضعت طابع البريد لك. |
| Boşanma belgelerini imzala yoksa tüm dünyaya gerçek yüzünü gösteririm. | Open Subtitles | وقِّع أوراق الطّلاق، وإلاّ أخبرت العالم بِأكملِهِ من تكون في أنت في الحقيقة |
| O kağıtları şimdi getirt ve imzala. | Open Subtitles | أحضري هذه الأوراق و وقعيها الآن |
| İmzala, Alexei. Sana yalvarıyorum. | Open Subtitles | رجـاءً وقّعه يا "أليكسي"، أتوسل إليكِ |
| Anlaşmayı ister imzala ister imzalama ama senin gibi bir parazitle bir saniye daha harcamayacağım. | Open Subtitles | لذا، وقعي ذلك الاتفاق أو لا توقعي لكنني لن أقضي أي ثانية أخرى في التعامل مع طفيلية مثلك |