"kafa buluyor" - Translation from Turkish to Arabic

• يعبث
• يتلاعب
• يمزح
• يعبثُ
• يخدعنا
• تتلاعب به

kafa buluyor sandım. Sallamadım.
ظننتُ أنّه كان يعبث معي، لذا أغلقتُ الخطّ بوجهه.

Hayır, bizimle kafa buluyor, yaptığı bu.
لا, إنه يعبث معنا هذا هو مايفعله

Görünüşe göre seninle kafa buluyor. - Bu iyi bir işaret, değil mi?
بدا بأنه يتلاعب معك ، وهذه إشارة جيدة ، أليس كذلك ؟

Sanırım birisi seninle güzel kafa buluyor.
اعتقد أن شخص ما يمزح معك قليلاً

Birini aramam lazım. Psikoloğum benimle kafa buluyor. Telefonu bana bırakır mısın?
أريد التحدث معه طبيبي يعبث معي

Canım canım bi bak.. sadece kafa buluyor işte
انصتِ، عزيزتي ! عزيزتي إنـّه يعبث فحسب، مفهوم؟

Beni hatırladığını biliyorum. Benimle kafa buluyor.
أعرف أنّه يتذكّرني إنّه يعبث بعقلي وحسب!

Terry kadar caydırıcı, Jake kadar olgun, Jake kadar manken gibi, Jake kadar komik olmadığım için benimle kafa buluyor.
إنه يعبث معي "لأني مخيفاً كـ "هينري "أو موقراً كـ"جايك "أو وسيماً كـ"جايك

Adam bizimle kafa buluyor.
إنه يعبث بعقولنا

Büyük baba, sakin ol. Sadece seninle kafa buluyor.
جدي، إهدأ، إنه يعبث معك

Biri bizimle kafa buluyor.
احدهم يعبث معنا

Birileri benimle kafa buluyor.
شخص ما يعبث معي.

Birisi bizimle kafa buluyor.
-إذا كان هناك أحد، فلم يعبث معنا؟

Çocuk gibisin. Seninle kafa buluyor ve biliyor musun?
أنت كالطفل الصغير وهو يتلاعب بعقلك

- Sanırım değil. - Bizimle kafa buluyor.
اه ، إنه يتلاعب بنا

Eleman senle kafa buluyor olabilir.
ربما يتلاعب بكم

Benimle kafa buluyor.
-نعم. أوه، هو فقط كان يمزح معي.

Tamam, bizimle kafa buluyor.
حسناً ، أنه يمزح معنا

Seni yıllardır arıyoruz. Bizimle kafa buluyor.
كنّا نبحثُ عنك لسنوات إنّه يعبثُ معنا

Hepimizle kafa buluyor olabilir, diye düşünüyorum.
مع ذلك, أعتقد بأنه يخدعنا كلنا

O çocukla da mı kafa buluyor?
أليست تتلاعب به أيضاً؟