| Harika koltuklarım var. Oyuncuların eşlerinin olduğu bölümle metreslerinin olduğu bölüm arasında. | Open Subtitles | نستطيع أن نذهب الى مباريات كرة القاعدة لدي مقاعد في القسم الذي بين زوجات الاعبين وعشيقاتهم |
| Sadece benim park yerim gölgede kalıyor ve koltuklarım da deriden güneşte kaldıklarında feci ısınıyorlar. | Open Subtitles | ..هذا فقط،اوه منطقتى تقع في الظل ولدي مقاعد جلدية وهذه المقاعد تسخن عندما تكون مركونة في الشمس |
| Tigers Stadyumu'nda 10 yıldır kombine koltuklarım vardı. | Open Subtitles | كنت أملك مقاعد في منصة الملعب لمدة عشر سنين |
| Andy, koltuklarım kabardı cidden ama şu an bir asistan aramıyorum. | Open Subtitles | أنا... أني لستٌ مستعداً لأن أحضى بمساعدٍ حالياً أجل |
| Bak, koltuklarım kabardı, ama birazcık ürktüm. | Open Subtitles | اسمع ، أشعر بالاطراء وبالخوف قليلاً |
| Yo, yo. Dedim ki, olaya yakın koltuklarım var ve var da. | Open Subtitles | اوهـ , لا لا , لقد قلت ان عندي مقاعد بجانب الحدث و نحن بجانبه |
| Keşke dişi bir tayın önüme çıkıp en ufak tahrik... olmadan konuştuğu her an Super Bowl koltuklarım olsaydı. | Open Subtitles | -هذا هراء حقاً، أتمنى أن أحصل على مقاعد لمسابقة "السوبر بول" كل مرة جائتني إحدى الفتيات وتحدثت معي بلا أدنى توتّر |
| Andy, koltuklarım kabardı cidden ama şu an bir asistan aramıyorum. | Open Subtitles | (آندي) , أني أشعر بالأطراء أنا... أني لستٌ مستعداً لأن أحضى بمساعدٍ حالياً |
| koltuklarım kabardı ama bunun iyi bir fikir olduğunu gerçekten düşünmüyorum. | Open Subtitles | - أشعر بالاطراء كما هو واضح، ولكن... أنا حقًا لا أظنها فكرة جيدة للغاية |
| koltuklarım kabardı. | Open Subtitles | أنا أشعر بالاطراء |
| Vay be, koltuklarım kabardı. | Open Subtitles | عجباً, أشعر بالاطراء |