| Savaşın içerisindeki şartların bir kurbanıydı, zamanın acımasız şartları ona hücum etmişti. | TED | ضحية ظروف حبسته في الحرب، اصطدمت به بكل قسوة ظروف الزمن القاسية. |
| 2007 yılı Mayıs ayında, Estonya sanal saldırı kurbanıydı, iletişim ve banka sistemleri hasar gördü. | TED | في مايو 2007، كانت استونيا ضحية لهجمات الكترونية، اتلفت اتصالاتها والنظم المصرفية. |
| Diyorlar ki, Pakistanlı çocuk göçmen çocuk... nefretimin kurbanıydı. | Open Subtitles | يقولون بأنه ضحية كراهيتي كان فتى باكستاني مهاجر |
| Kendisi tarihin en acaip hastalığının kurbanıydı. | Open Subtitles | كان ضحيه الظاهره الاعجب فى تاريخ الطب |
| Ama çöpe atan ilk kişi onun kurbanıydı. | Open Subtitles | لكن الشخص الوحيد الذي رماها كان الضحية |
| Nigel sürekli seyahat ettiği için daimi bir baba figürü eksikliği vardı ve bu yüzden bir ilgisizlik kurbanıydı. | Open Subtitles | أعتقد أنّها كانت ضحية إهمال .. وذلك بسبب فقدانها.. لحنان الأبوة .. |
| Atletizm ve rekabetçi bir isteğin kurbanıydı. | Open Subtitles | لقد كانت ضحية الألعاب الرياضية. |
| Başka bir ölü kız başka bir pembe haç, sınırın başka bir kurbanıydı sadece. | Open Subtitles | "فتاة آخرى ميتة و حسب" "صليبٌ زهريّ آخر" "ضحية آخرى وراء الحدود" |
| Bakıcı aile sisteminin bir kurbanıydı. | TED | كانت ضحية لنظام التبنّي. |
| Huana T. bir cinsel taciz kurbanıydı. | Open Subtitles | " خوانا .ت ", كانت ضحية التحرش الجنسي |
| Sylvia Marks Kasap'ın ilk kurbanıydı. Karen Bachner ise sekizinciydi. | Open Subtitles | إذا (سيلفيا ماركس) كانت ضحية الجزار الأولى |
| Sara Townsend, Gates'in altıncı kurbanıydı ve Soho'da yaşıyordu. | Open Subtitles | (سارة تاونسند) كانت ضحية (غيتس) السادسة وعاشت في "سوهو" |
| O da Muirfield'ın bir kurbanıydı ve annemin de öyle olduğunu biliyor. | Open Subtitles | لقد كان ضحية ل(ميرفيلد)ويعلم انها ايضاً كانت كذلك |
| Müvekkilimin kocası suçun kurbanıydı. | Open Subtitles | زوج موكلتي كان ضحية جريمة |
| - Ogre'ydi. Julie Kemble onun ilk kurbanıydı. | Open Subtitles | كان جولي كيمبل أول ضحية له. |
| Rockwell'in ilk kurbanıydı. | Open Subtitles | كان ضحية روكويل الأولى. |
| Bob Berdella'nın kurbanıydı, Jeffers'ın değil. | Open Subtitles | كان هذا ضحية (بوب بيرديلا) وليس (جيفرز) ذلك صحيح |
| Meghan Robbie'nin son kurbanıydı. | Open Subtitles | كانت (ميغان) آخر ضحية لـ (روبي) |
| Kızım Nicole'a gelince, kimse unutmasın ki o korkunç bir suçun kurbanıydı. | Open Subtitles | اما بالنسبه الى ابنتى "نيكول" من المهم ان يتذكر كل شخص انها كانت ضحيه جريمه مروعه |
| Sam de Zeebad'ın tuhaf sihrinin bir kurbanıydı. | Open Subtitles | سام ايضا, كان ضحيه سحر زبيدي المجنون |
| Pickett ilk kurbanıydı. | Open Subtitles | حسنا,بيكيت كان الضحية الأولى |