"lekeler" - Translation from Turkish to Arabic

    • البقع
        
    • العلامات
        
    • لطخات
        
    • اللطخات
        
    • بقع على
        
    • بقعاً
        
    • به بقع
        
    Rahatsızlıkların nedeni yeraltı sularıymış... elektrik akımları, atmosfer basıncı, güneşteki lekeler, depremlermiş falan filan. Open Subtitles يقول ان الإضطرابات سببها المياه تحت أرضية التيارات الكهربائية الضغط الجوي؛ البقع الشمسية الهزات الأرض الخ
    Hani şu cidden inatçı lekeler için, Open Subtitles ..من احد مشتقات الكحول والماء ايضاً ، من أجل تلك البقع العنيده
    Buna rağmen tüm kalbimizle biliriz ki... bazı lekeler kolayca silinemeyecek kadar güçlüdür... ve hiçbirşey o lekeleri temizleyemez. Open Subtitles مع هذا ، نعرف بداخلنا ان بعض البقع العنيده لا يمكن إزالتها
    Bu lekeler siz hasta gibi gösteriyor olabilir, fakat biraz da hastaymış gibi davranmalısınız. İnandırıcı olmalısınız. Open Subtitles العلامات تجعلكم تبدون مرضى لكن يجب أن تتصرفوا كالمرضى أيضاً , بواقعية
    Çamaşırımda başka lekeler de var. Open Subtitles وباء الحصبة ينتشر في إسبوعين؟ سوف أحصل على لطخات كافية في قائمتي يا كالاهان
    Bunun sebebi çizgilerin lekeler ve bulaşmalar sayesinde zaten bir sese sahip olması. TED يعود ذلك لأن هذه الخطوط تحتوي بالفعل على الصوت من خلال اللطخات والمسحات الرقيقة.
    Kalp krizi geçirecek ve biri "Cildinde lekeler vardı, olur böyle şeyler" diyecek. Open Subtitles سيصاب بجلطة وسيقول احدهم كان لديه بقع على جلده وهذا يحدث
    Boş şişeler komşunun çöpüne atıldı kırık resim çerçevesi yapıştırıldı koltuktaki lekeler çıkartıldı. Open Subtitles تخلّصت من الزجاجات الفارغة في صناديق الجيران قمت بلصق إطار الصورة المكسور ونظفت كل البقع من على الأريكة
    Bu küçücük görünen lekeler gerçekte Dünya kadar büyük plazma kraterleridir. Open Subtitles تلك البقع الصغيرة الظاهرة عبارة عن بلازما تُحدِث حفرة بحيز كوكب الأرض بأكلمه
    Ellerinden geleni yapmışlar ama bazı lekeler çıkmıyormuş. Open Subtitles وقالوا إنهم فعلو كل ما بوسعهم ولكن بعض البقع تأبى أن تزول
    Öncelikle, muzdaki lekeler bayatlamanın göstergesidir. Open Subtitles أولاً, على الموزة, تلك البقع لتحديد درجة الاستواء
    Leğen kemiğine gömülü beyaz lekeler... Open Subtitles تلك البقع البيضاء التي كانت مُسجىً في عظم الحوض؟
    Sana biraz maden suyu getireyim ben, ama cidden, ...bu lekeler çıkmadan önce erkek arkadaşın çıkacaktır. Open Subtitles سوف أحضر لكِ مياة غازية ولكن صديقكِ سوف يخرج قبل أن تجف تلك البقع
    - Üniformasında lekeler varmış. Open Subtitles كانت هناك بعض البقع على ملابسه العسكرية.
    Kıyafetlerindeki lekeler belki çıkar ama toplumun insanların ruhu üzerinde bıraktığı lekeleri çıkartacak kadar güçlü bir deterjan üretilmedi. Open Subtitles لأن البقع التي علي ملابسه شيئاً ولكن لا توجد منظفات قوية بما يكفي إزالة البقع التي يضعها المجتمع علي روح الرجل
    Kahverengi veya kırmızı lekeler ya da inci beyazı yuvalar varsa, bulaşmıştır. Open Subtitles انظري إن كان بها بعض البقع البنية أو الحمراء أو غشاءات بيضاء لؤلؤية
    Ama Nardin'in yatağının olduğu yerin tavanında, mavi yuvarlak lekeler vardı. Open Subtitles لكن كان هناك علامات زرقاء على السقف فوق سرير ناردين نوع العلامات
    Kara lekeler peşinden ayrılmaz. Open Subtitles كان محقاً بشأن شئ واحد, العلامات السوداء, تتبعك اينما ذهبت.
    Pekâlâ... Hem birkaç eski küvet cinayetinde hem de birkaç intihar vakasında olası lekeler buldum. Open Subtitles حسناً، وجدتُ لطخات محتملة في عدّة جرائم مغطس قديمة
    Peki bu turuncu lekeler hastanın dosyasına nereden bulaştı? Open Subtitles و كيف اتت هذه اللطخات البرتقالية الى ملف المريض؟
    Gömleğinde lekeler var. Open Subtitles لديك بقع على قميصك
    Buradaki noktayla ve buradaki nokta arasında beyaz lekeler olduğu görüIür. Open Subtitles نرى بقعاً هنا وأخرى هناك مع مساحات بيضاء في ما بينها
    Koltuk altındaki lekeler sorun olur mu? Open Subtitles هل مِن مشكلة إذا كان القميص به بقع إبط صفراء ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more