| Ona zarar verirler. Valiliğin etik sorunlarından dolayı bir müvekkil kaybetmiştim. | Open Subtitles | بل تضر لقد فقدت عميل بسبب القضايا الأخلاقية من مكتب المحافظ. |
| Yeni bir müvekkil. Eğer bunu batırırsam eski müvekkil olacak. | Open Subtitles | إنه عميل جديد، وإن فشلت بالأمر، سيصبح من العملاء السابقين. |
| Roma'daki sosyal iliskileri anlamak için hami ve müvekkil ilişkisini de anlamak gerekir. | Open Subtitles | من المهم جدا عند فهم العلاقات الاجتماعية الرومانية الفكرة الاجمالية للراعي و العميل |
| Bir yargıcı, yeni bir müvekkil olarak alıp alamayacağımızı konuşuyorduk. | Open Subtitles | كُنّا نَتكلّم فحسب حول إمكانية قبول موكل جديد إنه قاضي |
| Yardıma ihtiyacı olan bir müvekkil aradı ama ben buradan ayrılamıyorum. | Open Subtitles | وصلتني للتو مكالمة من عميل بحاجةٍ إلى مساعدة لكنني لا أستطيع أن أقوم بذلك حالياً |
| Hayır, Vivien'i alt etmek istiyorsan bir kaç müvekkil daha bulsan iyi olur. | Open Subtitles | لا , انت تريد انزال فيفيان يجب عليك ان تذهب هنا مع اكثر من مجرد عميل واحد |
| Bir müvekkil, herhangi bir müvekkil senden daha mı önemli? | Open Subtitles | هل تظن أن عميلاً ... أى عميل أهم عندى منك؟ |
| Yıllık müvekkil ücretlerinde 55 milyon doların üzerinde kayıt yapıyoruz, ...ve bunu bireyselleştirilmiş hizmet sağlayarak gerçekleştiriyoruz. | Open Subtitles | نحن نجني أكثر من 55 مليون دولار من أتعاب الموكلين سنويًا والسبب في هذا هو أننا نقدم خدمات ترضي كل عميل |
| Sabatino'da her zamanki masamda yemek için programlanmış bir müvekkil yemeğiydi, ...ancak Margie rezervasyon yapmayı unutmuş, ...ben de mutfağa yakın bir masada yemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان غداء عمل مع عميل في طاولتي المعتادة في مطعم ساباتينو ولكن مارجي نسيت أن تحجز طاولتي |
| Bir müvekkil benim için saf bir öğesi, bir problemin değişkenidir. | Open Subtitles | بالامور الشخصيه العميل بالنسبه لى مجرد وحده |
| Bu konuyla ilgili olarak aradığım tek müvekkil siz değilsiniz. | Open Subtitles | واسمحى لي أن أستهل هذا بالقول أنت لست العميل الوحيد الشركة الذى علىَّ الاتصال به حول هذا الموضوع |
| Bir avukatın, müvekkili ile bir aşk ilişkisinin olmaması gerekir, ama çeşit çeşit avukat vardır ve tabi çeşit çeşit, müvekkil de. | Open Subtitles | لا يفترض بالمحامي أن يصادق عملائه و لكن هناك كل الأنواع من المحامون و كل الأنواع من العملاء أيضاً |
| Bu arada, bundan diğer müvekkil temsilcilerine söz etmeyelim. | Open Subtitles | فى نفس الوقت، دعنا لا نذكر ذلك إلي ممثّلي العملاء الآخرين |
| Avukat - müvekkil imtiyazı. | Open Subtitles | إمتيازات موكل المحامي، لاأريد التحدث بشأن ذلك |
| bulduğumuz kanıt makul avukat ve müvekkil arasındaki gizlilik bu herşeyi mahvedebilir. | Open Subtitles | أي أدلة سنجدها ستكون مرفوضة تطبيقاً لعلاقة الموكل والمحامي السرية سيدمر هذا أي قضية سأعمل عليها |
| Babam, üvey babandan müvekkil almaya çalışıyor... | Open Subtitles | أبي يحاول أن يحصل على الزبائن من زوج أمك |
| Dava yok, müvekkil yok, vatandaş olma haricinde mahkeme salonuna giriş yok. | Open Subtitles | ."لا "قضايا"، لا "موكلين لا دخول لقاعة محكمة .إلا بصفتك مواطناًً عادياًً |
| Her ne arıyorsanız, avukatla müvekkil ilişkisinin mahremiyetine girer. | Open Subtitles | حسنا، مهما أنت يبحث عن موقعي... هو مغطّى من قبل محامي زبون إمتياز، |
| Durumunuzu bildirdikten sonra herhangi bir müvekkil kaybı yaşadınız mı? | Open Subtitles | و هل خسرتَ أي عميلاً بعد إطلاعهم على أوضاعك ؟ |
| Mesele şu, Bay Saverese, ...eğer tehdit edilirsem, avukat müvekkil gizliliği geçersiz kılınır. | Open Subtitles | نسيت أمرًا يا سيد سفريس السرية بين المحامي وموكله تكون ملغاة إن هددتني |
| O zaman bana hemen tüm gerçekleri söyleyeceksin ve avukat müvekkil gizliliği altında korunmayacak. | Open Subtitles | اذا عليك ان تخبريني الحقيقة بشأن كل شيء الآن, و لن يكون محمي بسرية المحامي و عميله |
| Tek seferde üç müvekkil alıyorum. | Open Subtitles | استطيع مساعدة ثلاث زبائن في نفس الوقت فقط |
| Bir müvekkil hakkında tutkuyla hareket edemiyorsam, midemde o ateşi hissedemiyorsam mahkemede yeteneklerimi sergileyemem. | Open Subtitles | أنني إذا لم يكن لدي تعاطف مع الزبون إذا لم احس بذلك اللهيب في أعماقي فإنني لا آخذ قضيتي إلى المحكمة |
| İlişkinizi bitiren müvekkil de o havayolu şirketiydi. | Open Subtitles | وتلك كانت الزبونة التي اختارها مقابل علاقتك؟ |
| Annesini müvekkil olarak getirene kadar ortalarda görünmedi. | Open Subtitles | ولم يفتح معي الموضوع مرة اخرى حتى أحضرها كـ زبونة |