| Tam öbür tarafa gitmek üzereydim ki, bir melek bana seslendi, ve gözlerimi açtığımda, tatlı, tatlı Jason'ınımı baş ucumda gördüm. | Open Subtitles | اني أوشك أن اعبر إلى الجانب الآخر، عندما سمعت صوت ملاك يصيح وعندما فتحت عيوني رأيت الجميل الجميل جيسني واقف امامي |
| Herkes size melek diyor diye, sahiden melek olduğunuzu mu sanıyorsunuz? | Open Subtitles | فقط لأن كل شخص يدعوكم بالملائكـة ، أتعتقدوا أنكم حقا ملاك |
| Senin çektiğin acılar babamınkinin yanında kıymık acısı gibi kalır... cennetten dışlanmış, yeryüzüne inmiş melek, sürgün edilmiş, hakarete uğramış... | Open Subtitles | لم تكن آلامك على الصليب سوى فتات من الآلام العنيفه التى عاناها أبى الذى ألقى به خارج الفردوس الملاك الهابط |
| melek, onları yok etmemiz için Tanrı'nın üç silah gönderdiğini söyledi. | Open Subtitles | الملاك أخبرنى أن الله سوف يرسل لنا ثلاثة أسلحة لندمرهم بها |
| Kendimden geçmişim... uyandığımda yanımda bir kaç melek görmeyi umuyordum. | Open Subtitles | لقد أُغمى عليّ كنت أتوقع أن أرى الملائكة عندما استيقظت |
| Eğer bir melek olsaydım olayların böyle olmasına izin vermezdim. | Open Subtitles | لو.. لو كنتُ ملاكاً ما كنتُ لأترك أمراً كهذا يحدث |
| Küçükken yuvarlak bir yüzüm olduğundan melek olduğumu sanırdım cidden. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرة كنت اعتقد انني ملاك لان وجهي دائري |
| Bir kilise veya üzerinde melek olabilecek bir yer bulmalıyız. | Open Subtitles | ابحثوا عن كنيسة أو اي شيء قد يكون بجانبه ملاك |
| Yeminli mali müşavirinin karısı ona bir melek gözüktüğünü söylemiş. | Open Subtitles | زوجة محاسب الضرائب أدّعت بأنه تم لمسها عن طريق ملاك |
| Tanrı mısın, melek mi yoksa damarlarımdaki kanı donduran şeytan mı? | Open Subtitles | هل أنت إله أو ملاك أو شيطان يجمد الدم في عروقي؟ |
| Her zil çaldığında, bir melek gibi kanatlanacak halim yok. | Open Subtitles | في كل مرة يرن الجرس هناك ملاك يحرم من أجنحته |
| Dinle, bu cumartesi küçük melek kızım altı yaşına basıyor. | Open Subtitles | اسمع في هذا الأحد ستصبح ابنتي الصغيرة الملاك في السادسة |
| Dinle, bu cumartesi küçük melek kızım altı yaşına basıyor. | Open Subtitles | اسمع في هذا الأحد ستصبح ابنتي الصغيرة الملاك في السادسة |
| Ciddiyim oğlum, en başından beri bu melek saçmalığına kendini inandırmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | ، جدياً ، منذ البداية و أنت تصدق مسألة الملاك يا رجل |
| Böylece güzel melek bir iblise dönüşüyor, sonsuz ızdırabından kaçmanın yolunu arıyor. | Open Subtitles | فتحولت هذه الملاك الجميلة الى شيطانة تسعى فقط للهروب من عذابها الابدي |
| "Tanrı'nın gücünü kendi amaçları için kullanmak isteyince Cennet'ten atılan baş melek. " | Open Subtitles | احد كبار الملائكة التي طردت من الجنة لمحاولته استخدام قوة الرب لغايات شخصية |
| Eğer kalbini açıp bana evet demezsen melek telsizinden her şeyi söylerim. | Open Subtitles | سوف أتكلم لراديو الملائكة وأخبرهم بكل شئ. حتى تفتح قلبك وتقول نعم. |
| İkincisi belki melek olmayabilirim tatlım ama kesinlikle şeytana da dönüşmedim. | Open Subtitles | ثانياً، قد لا أكون ملاكاً يا عزيزتي، لكني لست شيطاناً أيضاً |
| Biliyor musun, iltifat bekleyen biri için bu normal... fakat bu çocukların bazıları tam olarak melek değil, ne demek istediğimi anlıyor musun? | Open Subtitles | و هذا طبيعي لمن في سنها كما تعلمين لكي تحظى بالاهتمام و لكن بعض هؤلاء الأولاد ليسوا ملائكة و أنت تفهمين ماذا أقصد |
| "Güçlerinin doruklarındayken Tanrı, onları yok etmesi için bir melek yaratacak." | Open Subtitles | في قمة قوتها سيبعث الاله ملاكا لا طاقة لهم به وسيدمرهم |
| Big Earl melek tozu içip annemim kuşunu yediğinden beri yasakladılar. | Open Subtitles | الغبار الملائكي المدخّن وهو أَكلَ ببغاءَ أمِّي |
| Bu pisliğin ortasında bir melek gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كانت تبدو كالملاك. عكس هذة الكتلة القذرة. |
| Gri melek balığı tepede sessizce süzülür. | TED | وتنزلق السمكة الملائكية بهدوء في المكان. |
| Bir melek gibi görünüyorsun, kusursuz bir gün doğumu, ...bir yıldız galaksisi gibi. | Open Subtitles | تبدين جميلة كملاك أو كفجر مشرق أو كمجرة من النجوم |
| İçinde "melek" ve "jöle" geçiyor. | Open Subtitles | "ففيه مقطع "آنجل" و "جيلو * آنجل: الملاك* * جيلو: |
| - Bir tür kanatsız melek gibisin. - Fakat yaralarım var. | Open Subtitles | إنك تبدو مثل ملاكي الحارس ولكن لدي آلامي |
| Şey, sonsuza kadar melek olmanı gerektirecek birşey yok, öyle değil mi? | Open Subtitles | لا يوجد شيء يجعلك تبقى ملاكًا للأبد، أليس كذلك؟ |
| Gündüz melek gibi ama geceleri terör estiriyor. | Open Subtitles | انها ملائكية طوال النهار, ولكنها فى الليل مشاكسة كبيرة |
| Burada, Skara'da melek yüzlü ancak yüreği kararmış ve kalbi günahlarla dolu biri yaşamaktadır. | Open Subtitles | في سارا هو شاب لديه وجه ملائكي ولكن لديه قلب اسود مليئ بالحقد والكراهيه |