| Gerçek şu ki, Muhammed tam olarak iyileşmesi için gereken yardımı görmedi. | TED | والواقع أن محمد لم يتلق أبداً المساعدة المناسبة ليتعافى على نحو كامل. |
| Muhammed el-Hayır, cani, Mehdi'ye dönüştü, kıyı boyuncaki tüm kabileleri kendine bağladı. | Open Subtitles | محمد الخير الوغد ذهب الى المهدى آخذا كل القبائل على طريق الساحل |
| Muhammed Yahudilere ve Yahudi dinine bizzat bir şey yapmamıştır. | Open Subtitles | فلم يكن لمحمد ما يحمله ضد اليهود أو الديانة اليهودية |
| Muhammed'in esnek olmayan protez bacakları yüzüden olan tam olarak buydu. | TED | حسناً، هذا ما حدث لمحمد في النهاية، بسبب ساقيه الاصطناعيتين غير المرنتين. |
| Kendi ağızlarından, çocuklarının babasının kim olduğunu dinledim. Elijah Muhammed'in çocukların babası olduğunu ve benim için, en iyisi dediğini duydum. | Open Subtitles | . منهن شخصيا ً سمعت من هو والد أطفالهن |
| Kabul ediyorum... Tek bir Allah vardır ve Muhammed, O' nun Resulüdür. | Open Subtitles | أشهد أن لا إله إلا الله وأن محمدا رسول الله |
| Bir uzay aracında, Muhammed peygamberin öğretileri mi? | Open Subtitles | على المركبة الفضائية، تعليمات النبي محمّد القديم؟ |
| Muhammed (S.A.V)'in bize öğrettiği şeylerden biri dünyadaki haksızlıkları gidermenin bizim ödevimiz olduğudur. | Open Subtitles | أحد الأشياء التى علمنا إياها الرسول محمد صلى الله عليه وسلم كانت هى الواجب واجبنا لرفع الظلم عن العالم |
| Şeyh Ali İbrahim arkadaşım ve büyük emir, Muhammed el-Hayır, beklenen gerçek Mehdi olarak beni tanıdığını kabul etti. | Open Subtitles | الشيخ على ابراهيم قد استحث من قبل صديقى الامير العظيم محمد الخير ان يعترف بى كالمنتظر ، المهدى الحقيقى |
| - Muhammed' e gideceğime söz verdim anne. Toplanıp ibadet edeceğiz. - Evet. | Open Subtitles | لقد و عدت بالذهاب إلى منزل محمد يا أمى و أن أصلى هناك |
| Muhammed vehimlere dalmış, aç yaşıyor, gözleri kapalı bir örtünün altında hayal kuruyor. | Open Subtitles | إن محمد يغرق نفسه فى الأحلام , أنه يختبىء تحت غطاء بعينين مغلقتين |
| - şimdi de Muhammed i seçti ise niye şaşmalı buna? | Open Subtitles | لماذا أذن نندهش عندما يحدثنا الله الأن من خلال محمد ؟ |
| Bedir kuyuları burada Muhammed' in adamları da burada benim kervanımda burada. | Open Subtitles | اّبار بدر هنا رجال محمد يسيروا هنا قافلتى هنا مسيرة يوم كامل |
| Muhammed Ali'ye hoşça kal deme vakti gelmiş olabilir çünkü gerçekten George Foreman'ı yenebileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | قد يكون الوقت قد حان لنقول وداعا لمحمد علي ، لأنه بصراحة جدا لا اعتقد ان انه قادر على الفوز على جورج فورمان. |
| George Foreman'ın müthiş gücü Muhammed Ali'nin çok yönlü boks yeteneğine karşı. | Open Subtitles | قوة رهيبة من جورج فورمان ضد مهارات الملاكمة متنوعة لمحمد علي. |
| Muhammed Zekeriya'ya göre sözler bu sanatın temelidir. | Open Subtitles | بالنسبة لمحمد زكريا الكلمات هى أساس لأشكال فنية |
| Hz.Elijah Muhammed'in çocukların babası olduğunu, ...ve benim için, en iyisi dediğini duydum. | Open Subtitles | و منهن شخصيا ً سمعت أن ... "الموقر "إليجا محمد |
| Mekkeliler Ebu Talib'e gidip Muhammed'i kendilerine vermesini istediler. | Open Subtitles | لذا فقد ذهب بعض المكيين إالى أبى طالب ليطلبوا منه أن يسلمهم محمدا |
| Muhammed geleceğin adamıydı. | Open Subtitles | فقد بدأوا يغيروا من قناعاتهم وأعتبروا أن محمدا هو الرجل القادم |
| Ve de Allah ile Muhammed Peygamberin adını açık havada söylemek istiyorum. | Open Subtitles | وأودّ ذكر الله والنبيّ محمّد في الهواء الطلق |
| Allah'tan başka ilah yoktur, ve Muhammed Allah'ın resulüdür. | Open Subtitles | لا إله إلاّ الله، محمّد رسول الله |
| Kusura bakma ama Fareed kardeş, Peygamberimiz Hz. Muhammed, | Open Subtitles | مع كل احترامي لك يا اخ شريد الحديث عن النبي "صلى الله عليه وسلم" بما معناه |
| Buda, Muhammed veya İsa. | Open Subtitles | (بوذا، محمد (صلى الله عليه وسلم (أو المسيح (عليه السلام |