| Bak burada ne varmış, sarı saçlar, mavi gözler, güzel memeler. | Open Subtitles | ماذا لدينا هنا؟ شعر أشقر و عيون زرقاء و صدر جميل |
| Yüce Tanrım! Bakın burada ne varmış? O komik penguen geri dönmüş. | Open Subtitles | انظروا ماذا لدينا هنا هذا البطريق السخيف عاد مرة أخرى |
| Bakın burada ne varmış? İşte bu kasabada sevmediğimiz şeylerden biri daha. | Open Subtitles | أوه, ماذا لدينا هنا, سلاح مخفى, ليس فى هذه البلدة |
| - Aman Tanrım, ellerime bulaştı! - Uslu kız ol. Burada ne varmış? | Open Subtitles | يالهى انه على يدى فتاه جيدة ماذا لديك هنا |
| Bakalım çantada ne varmış. | Open Subtitles | حسناً دعنا نرى ماذا لدينا في حقيبة الأعمال |
| Pekâlâ, bu seferki avımıza bir bakalım. Burada ne varmış? | Open Subtitles | حسن، لنلق نظرة على حصيلة الليلة ماذا لدينا هنا؟ |
| Bakalım burada ne varmış, dillere destan kara defter ha? | Open Subtitles | ماذا لدينا هنا ؟ المثيل. الكتاب الأسود.. |
| Tamam, bakalım burada ne varmış. | Open Subtitles | حسنا، دعينا نلقي نظرة على ماذا لدينا هنا |
| Tamam, bakalım burada ne varmış. | Open Subtitles | حسنا، دعينا نلقي نظرة على ماذا لدينا هنا |
| Gel bakalım, dolapta ne varmış. | Open Subtitles | صحيح؟ ,.. تعالي هنا لكي نرى ماذا لدينا في الثلاجة |
| Askılıklar gitti. Burada ne varmış? | Open Subtitles | ها قد نزلت الحمالات ماذا لدينا هنا بالأسفل ؟ |
| Ölüm Gözcüsüne hoşgeldin. Elimizde ne varmış? | Open Subtitles | مرحبا الى حارس الموت الان ماذا لدينا هنا؟ |
| - Bakalım burada ne varmış? Ben.. ben, bunu sevdim. Ne ki bu? | Open Subtitles | لنري ماذا لدينا هنا لقد 00لقد أحببتها ما هذا ؟ |
| Bak, bak, bak. Burada ne varmış? | Open Subtitles | حسناً ، حسناً ، حسناً ، ماذا لدينا هنا ؟ |
| Canım, canım, canım, burada ne varmış? | Open Subtitles | أوه , يا عزيزتى , عزيزتى , عزيزتى ماذا لدينا هنا؟ |
| Sonra dedim vallahi doğruyu söylüyorum. Ooo bak burada ne varmış. | Open Subtitles | لاتسأليني لماذا هذا صحيح ماذا لدينا هنا ؟ |
| Kapağı açsana bakayım içinde ne varmış? | Open Subtitles | هاك القلنسوة دعني أرى ماذا لديك |
| 64 numaralı kutuda ne varmış bakalım. | Open Subtitles | دعنا نرى ماذا يوجد خلف الباب رقم أربعة وستون |
| Yaşamlarımızda ne varmış? | Open Subtitles | و الآن, ما العيب في حياتنا |
| Sanırım şu tarafta daha da var. Bum! Bak, burada ne varmış? | Open Subtitles | يبدو بأنه هناك المزيد منها هناك ما الذي لدينا هنا ؟ |
| Tamam, bakalım ne varmış. | Open Subtitles | حسنا لنرى ما لدينا هنا هذا الطفل مُتوّج |
| O uçakta ne varmış ve nereye gidiyormuş, öğren. | Open Subtitles | أريد أن أعرف ما يوجد في تلك الطائرة وأين ذاهبة |
| Arabada başka ne varmış? | Open Subtitles | لا، الصفقة مع صامويل و جوشوا لقد تكبد عناء كبيراً لكي ينتقم و لكن ماذا وجدنا بالسيارة أيضاً؟ |
| Pekala şimdi bu kötü çocukları ortaya çıkartıp elimizde ne varmış görelim. | Open Subtitles | حسناً، لننزع هذه القذارة ونرى ماذا حصلنا. |
| Bakalım çantamda ne varmış. Kendimi Noel Baba gibi hissettim. | Open Subtitles | دعونا نرى ماذا لدي في هذا الكيس |
| Ama... Ne dersiniz? Bence... bir şey söylemeden ne varmış bir bakmalıyız. | Open Subtitles | لكن يجب أن نتحقق من مالدينا هناقبلقولأيشيء. |
| ne varmış şu flaş belleğin içinde? | Open Subtitles | ما المسجل على هذا الشى ليجعلة يريدة بهذة الشدة |
| Kutunun içinde çalması için çocuğu yollayacak kadar önemli ne varmış bilmek isterdim. | Open Subtitles | أنا واثق أني أرغب في معرفة ما بداخل هذا الصندوق التي أرسلت الطفلة لسرقته |
| ne varmış burada? | Open Subtitles | مالذي لدينا هنا؟ |
| Peki 1924'ten önce ne varmış? | Open Subtitles | ماذا كان يوجد هنا قبل عام 1924؟ |