"o kadar önemli" - Translation from Turkish to Arabic

• بتلك الأهمية
• مهمة
• مهم للغاية
• مهم لهذه الدرجة
• هل هذا مهم
• في غاية الأهمية
• بالأمر الهام
• بهذه الاهمية
• تكون الكلمات ذي أهمية

Şey, benim ailem için notlar o kadar önemli değil. Ne öğrendiğin önemlidir... 6 kere 5!
في عائلتي التقييم ليس بتلك الأهمية ، ما تتعلمه هو الأهم

Eğer galaksinin geri kalanı aniden bunun o kadar önemli olmadığını düşünürse şaşırma.
لا تتفاجئي إذا أصبحت بقية المجرة فجأة لا تبدو بتلك الأهمية

Daha yeni çıktın. Hayatımın o kadar önemli olmadığını düşündüm.
لقد خرجتَ للتو، تصورتُ أنّ حياتي ليست بتلك الأهمية.

o kadar önemli bir kavram ki türümüzün yaşamı ve sürmesini ona borçluyuz.
إنها ظاهرة مهمة جداً بحيث أن نجاة و تقدم نوعنا كبشر يعتمد عليها،

Hemen hemen hiç noktalama işareti yoktu, yani o kadar önemli olduğunu sanmıyorum.
وبالكاد تحتوي على فواصل. لذا، لا أظن هذا مهم للغاية.

o kadar önemli değilim. Hikayesinde küçük bir parçayım yalnızca. Sanmam.
لستُ بتلك الأهمية البالغة مجرد جزء صغير من قصته

Şey, sanırım, ben o kadar önemli değilim.
حسناً أعتقد إنه ليس بتلك الأهمية

Görünüş açısından yani. o kadar önemli değil gerçi ama-- Boş ver.
فقط لأجل المظاهر " انها ليست بتلك الأهمية , neverind

o kadar önemli olamazlar.
لا يمكن أن يكونوا كلهم بتلك الأهمية

Mikroçip o kadar önemli mi?
هل تُعد الرقاقة بتلك الأهمية حقاً ؟

Bütün görevi tehlikeye atmış oluruz. Almeida o kadar önemli değil.
إننا نعرض المهمة بأكملها للخطر (ألميدا) ليس بتلك الأهمية

İntikam o kadar önemli değil.
الإنتقام ليس بتلك الأهمية

Cenaze o kadar önemli değil.
! هذا الأمر ليس بتلك الأهمية

Çünkü bu o kadar önemli, Dave.
لأن هذا الأمر بتلك الأهمية يا (ديف)

Kim olduğunu bulmak senin için o kadar önemli mi?
،إكتشاف اسمك ومكان ولادتك هل تلك الأشياء مهمة حقاً لكِ؟

Aşk gerçekten o kadar önemli mi?
.. الحب هل هو مهم لهذه الدرجة ؟

Üzgünüm. Ne fark eder ki? o kadar önemli mi?
انا اسفة, ما الفرق ,هل هذا مهم ؟

Çünkü bunun senin için neden o kadar önemli olduğunu anlamam lazım.
لأنني أحتاج لأفهم لماذا هذا الشيء في غاية الأهمية بالنسبة لكِ؟

Bunun o kadar önemli olduğunu düşünmedim.
لقد كذبتَ عليّ لم أظن أن هذا بالأمر الهام

Ama madem bu anahtar o kadar önemli, onu alıp gerekli incelemeyi yapacağım.
ولو ان هذا المفتاح بهذه الاهمية سأقوم بأخذه وسيتم فحصه

Belki de bu o kadar önemli değildir.
لربّما لا تكون الكلمات ذي أهمية ولكنني أعرف بأنه يهتم بي حقّا؟