| Sesiz olmak için para alıyorum Bunla birlikte eğlenceli olabiliyor. | Open Subtitles | ، يُدفع لي لأكون هادئاً ثم قد يكون ذلك ممتعاً |
| Büyük bir kimliğe sahip, ve o yargılayıcı olabiliyor ve... | Open Subtitles | أبي شخص معروف للغاية وهو قد يكون ميالا للانتقاد, و |
| Bu mekanların cazibesi de güçlü bir adamdaki bir zayıflık anı olabiliyor. | Open Subtitles | والأغراء لتلك الأماكن يمكن أن يكون قويا على الرجل في لحظة ضعف |
| Drama ve zıtlaşmalar, heyecanlıdır ve kolaydır. - Bir fark yaratmak sıkıcı olabiliyor. | Open Subtitles | الدراما و الصراع مثيرة و سهلة إحداث فرق يمكن أن يكون مملاً جداً |
| Belki de onunla ben konuşmalıyım. Bu konuşmalar karmaşık olabiliyor. | Open Subtitles | ربما يجب أن أذهب لمخاطبته هذه المكالمات قد تكون معقده |
| Buz Halkı acımasız olabiliyor. Kurtardığın kişi sayısıyla gurur duyabilirsin. | Open Subtitles | قد تكون أمة الثلج عديمة الرحمة، فلتفتخر بالرقم الذي أنقذته |
| Umut açlığı, midenin açlığından kötü olabiliyor. | Open Subtitles | التعطش للـ أمس يمكن ان يكون اخطر من التعطش للـ جوع |
| Belki de öğrencilerden birisi peşindedir. Neticede öğretmenlik tehlikeli bir meslek olabiliyor. | Open Subtitles | حسنٌ، ربما هنالك طالبٌ خلفه كما تعلم، التعليم قد يكون مهنة خطرة |
| Burada gerçekleri bulmak zor olabiliyor özellikle de güneş battıktan sonra. | Open Subtitles | قد يكون من الصعب معرفة الحقيقة هنا خصوصأً عندما تغيب الشمس |
| DİJİTAL MİKROSKOP karanlıkla barıştım çünkü, sahada benim en iyi dostum olabiliyor. | Open Subtitles | وجدت السلام مع الظلام لأنه قد يكون حليف فعال للغاية بمجال عملى |
| Hakkıyla bu işi yapacak özgüveni ve alçakgönüllüğü bulmak çok yorucu olabiliyor. Alçakgönüllülük kısmı tasarımcı egosunu biraz zorluyor. | TED | إيجاد الجرأة والتواضع لتقوم بما يصلح. يمكن أن يكون مرهقا جدًا، والتواضع جزء، قاس قليلًا على غرور التصميم. |
| Çabucak öğrendim ki, genel görüşün normal olarak kabul ettiği şeyin dışında yaşamak, moral bozucu ve izole edilmiş bir yer olabiliyor. | TED | سرعان ما تعلمت أن العيش بمنىء عن ما يعتبره الغالبية طبيعيا يمكن أن يكون مكانا محبطا ومنعزلا. |
| Bu otizmli çocuklar için çok zor olabiliyor. | TED | يمكن أن يكون صعبًا للأطفال المصابين بالتوحد. |
| Bu kurumlarsa bu çocukların ailelerinden yüzlerce kilometre uzakta olabiliyor. | TED | قد تكون المؤسسة تبعد مئات الكيلومترات عن منزل العائلة. |
| Her türden çelişkili tavsiyenin yer verildiği çok fazla kitap var, bu bunaltıcı olabiliyor. | TED | هناك العديد من الكتب التي تقدم جميع النصائح المتضاربة، قد تكون حقا أكثر من المحتمل. |
| Oyunlarda bulunan özgür iradenin bu şekilde kaybı korkutucu olabiliyor, | TED | هذا النوع من خسارة الحرية التي تحدث في الألعاب قد تكون مرعبة |
| Görüyorsunuz ki Paris kimi zaman çok politik bir şehir olabiliyor. | Open Subtitles | باريس يمكنها أن تكون مكاناً للسياسة بشدة |
| Kadınlar çok aşağılık olabiliyor. | Open Subtitles | النساء يمكن أن يكونوا حقيرات مثيرات للشفقة |
| Ama sorunumla ilgili sorun şu ki sorunum diğer insanların sorunları olabiliyor. | Open Subtitles | ..ولكن الأمر حول مشاكلي هو أنها تميل إلى أن تصبح مشاكل للآخرين |
| Bazen hemşirelik çok korkunç olabiliyor. | Open Subtitles | وظيفة الممرضة قد تصبح شديدة البشاعة في بعض الأحيان |
| İnsanlar kayıtsız kalmadıkları zaman hayat çok daha kolay olabiliyor. | Open Subtitles | يمكن أن تكون الحياة أسهل بكثير مما يدعها الناس تكون |
| Bu dünya bazen senin istemeyeceğin kadar büyük olabiliyor. | Open Subtitles | هذا العالم يمكن أن يصبح أكبر مما تريده انتَ |
| Diğer herkes neden mutlu olabiliyor? | Open Subtitles | ولماذا يجب على الاخرون جميعا ان يكونوا سعداء ؟ |
| Kabul etmelisin, kovalamaca çok keyifli olabiliyor. | Open Subtitles | أنت يجب أن تعترف ، المطاردة من الممكن أن تكون مبهجة |
| İşlem çok yorucu olabiliyor. | Open Subtitles | ان الاجراء الذي سوف اتخذه معك من الممكن ان يكون مكلفا جدا |
| Zorlu bir kritik olabiliyor bazen. | Open Subtitles | لا, يمكنه ان يكون ناقداً قاسياً في تلك الحالة |
| Hayat ot dullar için çok sıkıcı olabiliyor. | Open Subtitles | الحياة يمكن ان تكون مملة جدا للسيدات المنفصلات |