| Kızlarımla burada yaptıklarımızın kutsal kitapla ya da kutsal ruhla alakası yok. | Open Subtitles | لكن ما لدينا هنا ليس قصية كتاب جيد أو شعور الروح القدس |
| Bizler ruhla doğduk, hepimiz, ama bazen şiddet, suistimal, ihmal gibi hayatın zorlukları altında ruhumuz eziliyor. | TED | لقد ولدنا جميعاً بروح كتلك .. جميعنا ولكن احيانا تختفي و تضف تلك الروح تبعا لتحديات الحياة والعنف و الاهمال و الاساءة |
| Tekrar bu iş hayat şekillerine geliyor ve bu yolda yeşil ajanda daha çok ruhla oluyor. | TED | مرة أخرى، بالعودة إلى ذلك الشئ عن نمط الحياة، وبطريقة ما، الأجندة البيئية هي إلى حد كبير دفعة واحدة مع الروح. |
| Ama bazı filozoflar hiç kimsenin bir ruhla doğmadığına inanırlar. | Open Subtitles | ..لكن أتعلم يابارت، بعض الفلاسفة يؤمنون بأنه لاأحد ولد بروح |
| Herkes lütfen sakin olsun. ruhla iletişimi kaybetmemeliyiz. | Open Subtitles | الى الجميع, ارجوكم,لايجب ان نفقد اتصالنا بالروح |
| Sen beni şu ölüm hattına götürde, bırak şu ruhla ben ilgileneyim ha ne dersin? | Open Subtitles | جهز السفينة ودع هذا لى فلن اقلق الارواح حسنا ساليتش ؟ |
| Özel bir ruhla yüklüyüm. Bu dini bir şey değil. | Open Subtitles | أنا مسكون ببعض الروح المميزة، إنه ليس شعور ديني على الأطلاق |
| Pekala, o ruhla, bir ticaret anlaşması ayarlamak istiyoruz. | Open Subtitles | حسناً ، مع تلك الروح . نحن نود أن نرتب لتجارة |
| Christian'la temas kuran ruhla konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد التحدث مع الروح التي تأتي إلى كريستيان |
| Christian'la temas kuran ruhla konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد التحدث مع الروح التي تأتي إلى كريستيان |
| İçinde ruhla birlikte gelmiş lanetli bir eşya olabilir. | Open Subtitles | ربما نوع ما من الأشياء الملعونة قد تكون أحضرت الروح إلى هنا |
| Direk olarak bu kara ruhla konuşmamız gerekiyor. Ruhunu almasından vazgeçirmemiz lazım. | Open Subtitles | يجب أن تتحدثي مباشرة مع هذه الروح يجب أن تمنعيها من أخذ روحك |
| Direk olarak bu kara ruhla konuşmamız gerekiyor. Ruhunu almasından vazgeçirmemiz lazım. En kısa sürede. | Open Subtitles | يجب أن تتحدثي مباشرة مع هذه الروح يجب أن تمنعيها من أخذ روحك |
| Bu bahar, eve gönül yarası ve çürümüş bir ruhla geldim. | Open Subtitles | هذا الربيع، رجعتُ للمنزل مفطورَ الفؤاد، ذابلَ الروح. |
| Bu ruhla ilgili, bulabildiğimiz her şeyi öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | علينا ان نعرفَ كل مايمكننا معرفتهُ عن هذا الروح |
| Merak etme, ruhla bağlantı kurmuşsun gibi yol göstereceğim. | Open Subtitles | لا تقلقي, سوفَ أرشدكِ بينما تتحدثين مع الروح |
| Ve o zaman benimkine benzer bir ruhla tanıştığımı biliyordum. | Open Subtitles | وعلمت وقتها أننى كنت قد التقيت بروح المشابهة |
| Şimdi burada seçilmiş ruhla işi bitirebilirsin. | Open Subtitles | بوسعك إنهاء المهمة هنا فورًا بروح واحدة محددة. |
| Şarkı sadece güzel yüzle değil ruhla söylenir. | Open Subtitles | الاغنية لايمكن ان تُغنى بالمظهر وانما بالروح |
| Sebebi şu, bazen bir medyum, bir ruhla doğrudan görüştüğünde üzerinde güçlü bir etkisi olabiliyor. | Open Subtitles | ثمّة بضع الاوقات التي يقابل فيها الوسيط، الارواح مباشرةً. ويكون لذلك تأثيراً قويّاً هذا كلّ ما بالأمر. |
| Tıpkı Billy'le siz gibi yani ona tercümanlık yapmadığınız da nasıl sinirleniyorsa bence kötü ruhla da aynı sorunu yaşıyoruz. | Open Subtitles | تماما مثل مايحدث بينك و بيلي يكون محبطا عندما لا تكونين معه لتفسير ما يقول و أعتقد أنها هذا ما يحدث مع الشبح |