| Evet, o bana da beraber balığa gitme sözü vermişti ve hiç gidememiştik. | Open Subtitles | وعدني أيضاً أن يأخذني لصيد السمك ولم نفعل قط. |
| Babam bize kamp gezisi sözü vermişti ve ona gitmek istiyoruz... hep beraber. - Ne kamp gezisi? | Open Subtitles | ابي وعدني أنني سوف أذهب في رحلة المعسكر ونحن نريد أن نذهب مع بعضنا |
| On altıncı yaş günüm için tüfek sözü vermişti bana. | Open Subtitles | وعدني بالاصطياد ببندقية قنّاصة بعيد ميلادي السادسَ عشر |
| Birileri bana mehtabın altında kayak sözü vermişti. | Open Subtitles | أحدهم وعدني بتزلج على ضوء القمر |
| Yakışıklı bir beyefendi romantizm ve güzel yemek dolu bir gece sözü vermişti bana. | Open Subtitles | وعدني الحسن واللبق بعشاء رومنسي و مرموق |
| Bana daha iyi bir hayat sözü vermişti. | Open Subtitles | وعدني بحياة أفضل |
| Bana iş sözü vermişti. Ondan para alıp size bildiririm. | Open Subtitles | وعدني بعمل سآخذ نقوده |
| -Sınırsız tedavi sözü vermişti. | Open Subtitles | - لقد وعدني بزيارات لا نهائية - |
| Bana iyi bir yaşam sözü vermişti. | Open Subtitles | وعدني باسلوب معين للحياة.. |
| Kocam bana güzel bir emeklilik sözü vermişti. | Open Subtitles | ... وعدني زوجي بالتقاعد |
| Lütfen yapma. Ford çok çok uzun zaman önce bana bir dans sözü vermişti. | Open Subtitles | أرجوك، (فورد)، وعدني برقصة |