"sürünen" - Translation from Turkish to Arabic

    • يزحف
        
    • تزحف
        
    • الزاحف
        
    • يزحفون
        
    • الزاحفة
        
    Yerlerde sürünen zavallı bir memur. Open Subtitles موظف صغير بائس يزحف إلى هنا على يديه وركبيته متوسلاً لطلب المساعدة
    Yerlerde sürünen zavallı bir memur. Open Subtitles موظف صغير بائس يزحف إلى هنا على يديه وركبيته متوسلاً لطلب المساعدة
    Bu deltada, balıklarla dolu suyun içine dışına sürünen timsahlar ve üzerlerinde yılanlar sallanan ve türlü kuş bulunan selviler vardır. TED ويوجد في الدلتا تماسيح تزحف تدخل وتخرج من أنهار ملئت بالأسماك وأشجار سرو مليئة بالأسماك طيور من جميع الأشكال
    Kampındaki kadınların hepsi ayağının dibinde sürünen hayvanlar. Open Subtitles انت لديك فقط النساء من مخيماتك، حيوانات تزحف عند قدميك.
    - Koca bir hayvan, tank gibi. - Sen kral sürünen göbeksin. Open Subtitles وحش كبير يشبه الدبابة و شعور عظيم ملك البدانة الزاحف
    Seni sürünen yılan. Buraya çöreklendin, Open Subtitles أيها الثعبان الزاحف لقد تسللت إلى هنا
    12,000 metredeki bir uçağın kanadında sürünen... çıplak bir adam mı? Open Subtitles رجل عاري يزحف على جناح طائرة على ارتفاع 35.000 قدم؟
    Gözlerimle gördüğüm, o yerlerde sürünen yaratık. Open Subtitles ذلك المخلوق المضحك المقزز الذي رأيته الآن يزحف على الأرض.
    Bazıları sürünen her şeyi yiyebileceğini sanıyor. Open Subtitles البعض يظن أن بإمكانه أن يأكل اى شيئ يزحف
    Aklımdan çıkaramadığım görüntülerden biri döküntüde sürünen yalnız ahtapottu. Open Subtitles صورة واحدة التي أنا لا أستطيع أن اخرجها من عقلي ذلك الأخطبوط الوحيد يزحف إلى الأنقاض
    Teknede sürünen ufak karidesleri düşün. Her taraf... Open Subtitles تصور ربيان صغير يزحف في كل أنحاء القارب , في كل انش منه
    Peki ya halının üzerinde sürünen pembe tıraş bıçağı? Open Subtitles ماذا عن ذلك الموس الزهري اللذي يزحف على الأرض؟
    Böcek, sinek, sülük ve sürünen yaratıklar mı var? Open Subtitles إذا كان عندك بق،وذباب ودود البزاق والأشياء التي تزحف
    Etrafta çok fazla sürünen ya da emekleyen şey var. Open Subtitles يوجد الكثير جداً من الأشياء التي تزحف وتتجول هنا
    Bir kayayı kaldırınca altında sürünen bir sürü mide bulandırıcı böcek ve kurt çıkar ya, insanların aklına bakmak da öyle bir şey. Open Subtitles أتعلمين أنه عندما تلتقطين حجراً ويوجد الكثير من الحشرات والديدان المقرفة تزحف تحته ذلك مثل النظر بداخل رؤوس الناس
    Beni geceleri sürünen yaratıklardan korur. Open Subtitles إنه يحميني من المخلوقات التي تزحف في الييل
    Derisinin altında sürünen kurtçuklar vardı. Open Subtitles لقد كانت هناك حشرات تزحف من تحت جلدها
    Seninleyim. Bu ürpertici sürünen şey ortalığı karıştırdı. Open Subtitles أنا معك ذلك الشئ المخيف الزاحف
    sürünen mürver denilen çok zehirli bir sarmaşık yüzünden olur. Open Subtitles تسببهداليةنادرة،ذاتسُمّـيةقاتلة، تـُسمى "الزاحف الأكبر".
    - Güzeller güzeli bir ülke, doğal, sürünen güzelliklerle dolu. Open Subtitles -إنه بلد رائع ، مليء بالجمال الطبيعي الزاحف.
    Gecenin ortasında, duvarlardan aşağı sürünen adamlar görmüştü. Open Subtitles فى ليلة وفاتها شاهدت رجالا من القمر يزحفون اسفل الحوائط
    Yerde sürünen, iğrenç pis bir küçük solucan! Open Subtitles حشرة، أو نوع من تلك الديدان الطفيلية الزاحفة المقززة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more