| Hayır, haklısın. Çünkü kelimeler işe yaramıyor. Bu nedenle Sana bu şarkıyı yazdım. | Open Subtitles | لا , أنتي محقه لان الكلمات لاتنفع , لذلك كتبت لك هذه الآغنيه |
| Sana bu haberi verirken, gözlerini görmek istiyorum. Cheerios'dan kovuldun. | Open Subtitles | أود أن أنظر في عينيك عندما أعطي لك هذه الأعمال. |
| Palyaçoları sevdiğini biliyorum o yüzden Sana bu yatağı yaptım. | Open Subtitles | أعرف أنك تحب المهرجين ، ولذلك صنعت لك هذا السرير |
| Sana bu halatı atacağız ve sen de onu yakalayacaksın. | Open Subtitles | سوف نَرْمي لك هذا الحبلِ والأفضل أن تلتقطه |
| Sana bu içkiyi getirdim. Bana bir gülücük borcun yok mu sence? | Open Subtitles | جلبتً لكِ هذا المشروب ، الستِ تشعرين بأنكِ تدينين لي بأبتسامة ؟ |
| Aferin sana. Bu sandviçin içinde altı dolarlık malzeme var. | Open Subtitles | هنيئًا لك هذه الشطيرة تحتوي على لحم يساوي ستة دولارات |
| Değerli dostum Watson, Sana bu birkaç satırı, aramızdaki o cevapsız soruları son kez tartışmak için bekleyen | Open Subtitles | عزيزى واطسون,اكتب لك هذه الكلمات من خلال مجاملة السيد مورياتى والذى ينتظر ان ارتاح حتى يبدأ المناقشة الاخيرة |
| Sana bu hikayeyi içten, sevgi dolu bir insansın diye, kişisel bir iyilik olarak veriyorum hepsi bu. | Open Subtitles | أقدم لك هذه القصة كخدمة شخصية لأنك إنسان مفعم بالحب والحنان هذا كل شيء |
| Sana bu notu getiren genç kadını beğendin mi? | Open Subtitles | أتعجبك هذه الشابة التي أحضرت لك هذه الرسالة الموجزة ؟ |
| Ve Sana bu pembe yeni güzel yatak ceketini getirdim. | Open Subtitles | واشتريت لك هذه السترة الزهرية الجميلة المخصصة للنوم |
| Bak, Sana bu güzel çiçekleri vermek için erken geldim. | Open Subtitles | أترين . لقد تأخرت لأجد لك هذه الزهور الجميلة |
| Annen Sana bu ayakkabilari aldi, hiç begenmedin ama hala giyiyorsun. | Open Subtitles | ,والدتك اشترت لك هذا الحذاء لقد كرهتيه و مازلت ترتدينه |
| Bana bak, Sana bu robotu alıp hep beraber eve gidelim mi? | Open Subtitles | أتعلم, ما رأيك أن نشتري لك هذا الرجل الآلي؟ ثم نعود جميعا للبيت؟ |
| Misafir odamda kalmayı düşünüyorsan Henry Sana bu sezon teklif edemem. | Open Subtitles | لو انك تخطط ان تجلس في حجرة ضيافتي,هنري لا يمكن ان تكون لك هذا الموسم |
| Sana bu teknenin benim için ne kadar önemli olduğunu söylemek ve bu tekneyi onurlandırmak istiyorum. | Open Subtitles | أردت إخبارك فحسب بأنني أعلم كم يعني لك هذا القارب و أرغب بتقدير ذلك |
| Devriyedeyken tesadüfen bir organik bahçe gördüm ve Sana bu ziyafeti getirdim. | Open Subtitles | بينما كنت في الدورية، صادفت حديقة عضوية و احضرت لك هذا. |
| Hatırlarsan Sana bu yeni telefonu aldık? | Open Subtitles | تذكرين لقد شرينا لكِ هذا الهاتف الجديد؟ |
| Aslında, Sana bu ofisi teklif ediyorum. | Open Subtitles | فى الحقيقة , أنا أعرض عليك هذا المكتب جداً |
| Sana bu mesajları gönderenin sağlam kaynakları var. | Open Subtitles | مهما يكن من يرسل لكِ هذه الرسائل فلديه مصادر قوية |
| Aynen öyle fakat düşün ki bir arkadaşın var Sana bu kalın ve güzel halatı saldı öncesinde de bu demire bağlayıp sağlamlaştırdı. | Open Subtitles | بدون معاونه ربما و لكن بافتراض انه كان لك صديقا فى الداخل يرمى لك بهذا الحبل القوى |
| Isigin Tanrisi, bu karanlikta yanimiza gel. Sana bu sahte tanrilari sunuyoruz. | Open Subtitles | يا إله النور، تعال إلينا في ظلماتنا فنحن نقدم لك تلك الآلهة الزائفة |
| Sana bu işi vereceksem sana güvenip güvenmeyeceğimi bilmem gerek. | Open Subtitles | ،لكن إن كنت سأعطيك هذه الوظيفة فيجب أن أتأكد من أنني أستطيع الثقة بكِ |
| Sana bu yetenekler bir amaç için verildi. Sen eğlenesin diye değil. | Open Subtitles | أعطيتك هذه المهارات لهدف ليس لمتعتك الخاصّة |
| Seni 12 senedir tanıyorum ve açıkça söyleyebilirim ki daha önce Sana bu kadar kızmamıştım. | Open Subtitles | انا أعرفك منذ 12 عاماً ، ويمكنني أن أقول بأمانة ، أنني لم اغضب منك هكذا من قبل. |
| -Brian, Sana bu çok pahalı dedim. -Pahalı değil. | Open Subtitles | براين أخبرتك أن هذا مكلف جدا هو ليس غالي |
| Sana bu işe girdiğinde söylemiştim; Böyle birşeyin olacağını biliyordum. | Open Subtitles | أخبرتك عندما توليتي هذه الوظيفة كنت أعرف أنه سيحدث شيء كهذا |
| Evet, ama biz yine de Sana bu numarayı kim verdi olayına odaklanalım. | Open Subtitles | أجل ، لكن من المهم أن نركز في قضية من أعطاك هذا الرقم |
| Birisi Sana bu şirketin hiç çarpışma testlerini geçememiş... ön koltuklar monte ettiğini... frenlerin birkaç bin milden sonra bozulduğunu,... ve yakıt enjektörlerinin patladığını... ve insanları canlı canlı yaktığını bildiriyor. | Open Subtitles | ـ دعنا نتظاهر أنك وزارة المواصلات حسناً شخص ما أعلمك أن هذه الشركة |
| ...ve Sana bu konuda tuzak kurduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | وأعلم أنك تعتقد اني أوقعت بك لتتهم بهذا |