| Eski Staten Adası Feribot iskelesinden bize ışıkla sinyal veren biri var. | Open Subtitles | أرى شخص ما ومعه ضوء يلوح لنا بجانب دعامة معدية جزيرة ستاتن |
| Son kaçak tutsak bir Staten adası vapurunda kalmaya çalışırken bulundu. | Open Subtitles | لقد وجدنا السجين الأخير يحاول الهرب على متن عبارة لجزيرة ستاتن |
| Vanessa küçükken çok fazla taşınmak zorunda kalmış, Doğu Yakasından Staten'a ve Bronx'a. | TED | فانيسا كان عليها الانتقال كثيرًا كطفلة، من الجانب الشرقي السفلى إلى جزيرة ستاتن إلى برونكس. |
| Sonraki, 14 tane damperli kamyon çalındı... Staten Adası civarında. | Open Subtitles | بعدها 14 سرقة شاحنة من ورشة بجزيرة ستاتين |
| Hatırlatırım, ben Staten Island'a erkekleri görmeye değil onlara değere biçmeye gidiyorum. | Open Subtitles | تذكير، وأنا لن إلى جزيرة ستاتين لتلبية الرجال. انا ذاهب الى نحكم عليهم. |
| Adam bir aptal. Staten lsland'danmış gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد كان غبيا, لقد تصرف كما لو كان من جزيرة ستيتن لا |
| Staten Adası Feribot iskelesinde eski bir tekne dolum istasyonu var. | Open Subtitles | هناك مركب قديم يزود الوقود عند معدية رصيف جزيرة ستاتن |
| Cosmopolitan yapmıyorlarmıs, bu Staten Island Buzlu Çayı. | Open Subtitles | طيب، وأنها دون، ر جعل عالميين، ذلك، سا ستاتن آيلاند الشاي المثلج. |
| Üç kız Staten Island anıları ve Buzlu Çay'larıyla eve döndü. | Open Subtitles | وهكذا، ثلاث فتيات توجه المنزل، أخذ فقط ذكريات جميلة من ستاتن ايلاند وشاي مثلج لها سيئة السمعة. |
| En azından bu Staten Island masalının sonunda böyle oluyordu. | Open Subtitles | على الأقل، هذا، ق كيف ينتهي في هذا رواية جزيرة ستاتن. |
| Fedailer biraz ileri gitti ve Staten adasından bir çocuğun ölümüyle sonuçlandı. | Open Subtitles | الحراس ذهب قليلا في البحر، وانتهت إلى قتل حوالي طفل من جزيرة ستاتن. |
| Efsaneye göre kazanan Staten adasını alır. | Open Subtitles | تقول الاسطورة الفائز حصلت حيازة جزيرة ستاتن. |
| Bir diğer işim Staten Adası'nda oy sandığı doldurmak olacak. | Open Subtitles | عملي القادم سيكون علي صناديق الاقتراع في جزيرة ستاتن |
| Her neyse, her sene, Ted ve Ben beraber Staten Island'daki büyük bahislere katılıyoruz. | Open Subtitles | على كل حال كل سنة انا وتيد نذهب معاً إلى بركة مال خارج جزيرة ستاتن |
| Bu Staten Adasındaki adamı çok seviyorum, her gece böyle taşı gediğine koyuyor. | Open Subtitles | أحب هذا الفتى فى جزيرة ستاتن نجلب القسوة كل ليلة |
| Şahsi kanaatime göre bahsi geçen Paul Aufiero adlı şahsiyet içine tükürdüğüm Staten Island'lı Paul'dan başkası değil. | Open Subtitles | و ما لا تعلموه أننى لى سلطة جيدة لأعلم أن باول أوفيرو ليس إلا باول من جزيرة ستاتن |
| Alphabet City'deki kiralıklardan Park Slope'deki kumtaşı evlerden Staten lsland'daki dublekslere kadar.... | Open Subtitles | من المساكن في المدينة الابجدية الى البيوت الحمراء في الحي بارك الى البيوت الراقية في جزيرة ستاتين دع الزلزال يدمرها |
| Ya da acil durumlarda cami kirma durumuna gelirsek, Staten Adasi'na gidip, sana 12 tane 1 numara bulacagim. | Open Subtitles | ونكسر الزجاج في حالة الطوارىء سنذهب إلى جزيرة ستاتين وسأعرفك بـ 12 |
| Staten Island dünyanın öbür ucu değil ya. | Open Subtitles | ستاتين آيلند ليست في الطرف الآخر من العالم |
| Yeni otoyol bitene kadar Staten Adası'na kadar son istasyonuz. | Open Subtitles | حتى ينتهون من مشروع الطريق السريع الجديد سنحاول محاولة أخيرة حتى جزيرة ستاتين |
| Sizi Staten Island'a götürebilecek bir polis botum var. | Open Subtitles | لديَّ قاربُ شرطةٍ يمكنهُ نقلكِ إلى جزيرةُ ستيتن |
| -Kurbanımızın adı Tony Russo. 26 yaşında. Staten Island'lı. | Open Subtitles | الضحية " توني روسو " 26 عاماً " من " ستاتون آيلاند |
| Selam, Staten Island Bulvarı'ndan Barney Stinson. | Open Subtitles | أهلا، "بارني ستنسن" من شارع "ستاتنس لاند " |
| Staten Island metafor gibi aslında. | Open Subtitles | "ساتين أيلند" هي أستعارة كبيرة |