| Bilmiyorum ama tüm dünyanın önünde kıçımızın üzerine yapışacağız sanırım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف، نحن سنفشل تماما هناك أمام العالم كله |
| Bunu duyurduğumuzda, gerçekten çok endişeliydim ve tüm dünyanın omuzlarımda olduğunu hissettim. | TED | و كنت أشعر بالتوتر كلما أعلنا عن ذلك، وأحس أنني أحمل ثقل العالم كله على عاتقي. |
| Sevmesi gereken tek kişi haricinde tüm dünyanın seni sevmesini sağladın. | Open Subtitles | جعلت العالم أجمع يُحبّكَ إلّا الشخص الوحيد الذي تعيّن أن يحبّكَ. |
| Biriyle bu şekilde bir bağının olması ama tüm dünyanın buna karşı olması. | Open Subtitles | أن ترتبط بعلاقة قوية مع شخص لكن العالم أجمع يريد أن يقف بطريقك |
| Size göstereceğim şey bu dünyanın bir manzarası değil, temel olarak tüm dünyanın bir dikdörtgene yaydırılmış hali. | TED | لذا فإن ما سأريك إياه ليس لقطة من داخل ذلك العالم. إنه فعلياً ذلك العالم بأكمله ضمن تلك الصورة |
| Ne dersin? tüm dünyanın onun kaybolduğunu fark etmesine kaç dakika kaldı sence? | Open Subtitles | إذاً برأيك، كم دقيقة حتى يعلم العالم بأسره أنه أختفى؟ |
| tüm dünyanın düşlerini süsleyen bir aşk. Ama önce... | Open Subtitles | والتى سيطرت على مخيلة العالم كله لكن فى البداية |
| tüm dünyanın ayağa kalkıp beni alkışladığı ve sevildiğim o geceyi. | Open Subtitles | وعندما وقف العالم كله وصفق لي وكنتُ محبوبة |
| - Hepimiz bilmeliyiz ki, tüm dünyanın kaderi onların elinde. | Open Subtitles | مواطنى العالم كله نشاهد خلال هذه الأحداث |
| Beni kameranın karşısına geçirip, aşağılayacaklar ve daha sonra tüm dünyanın gözü önünde öldürecekler. | Open Subtitles | سيضعوني أمام كاميرا ويذلونني ثم سيقتلونني بينما العالم كله يشاهد ما يحدث |
| tüm dünyanın seni sevmesini istiyorsun. Böyle bir hayat oldukça tehlikelidir. | Open Subtitles | تريدين أن يحبك العالم كله .لكنها حياه خطرة لعينة |
| Kardeşin yaptığında başarılı olursa benim düşündüğüm değil, tüm dünyanın düşüncesi değişecek. | Open Subtitles | فهذا لا يعني حلول اللعنة علىّ أنا فقط بل على العالم أجمع |
| Hatırlıyorum, 19 yaşındayken, ilk sanat sergimi açmak istemiştim ve tüm dünyanın da bundan haberdar olmasını istemiştim. | TED | أتذكر عندما كنت في 19 من عمري أردت بالفعل أن أقيم معرض الفنون الجميلة الأول الخاص بي وأردت أن يعرف العالم أجمع بذلك |
| Yani, her şeyi kapatmak. Bu tüm dünyanın kablolu ağ şirketinden gelen bir servis mesajı alması gibi bir şey olurdu. | TED | أعني, إيقاف كل شيئ, سيبدو مثل.. خدمة الاتصال التي حصلتم عليها من شركة الكابلات, باستثناء العالم أجمع. |
| tüm dünyanın görebileceği işler yapmaya başla. | Open Subtitles | إبدأْ بعَمَل يُمْكِن أَنْ يَراه العالم بأكمله |
| Senin kendi ülken olarak tüm dünyanın düşüncesini.. | Open Subtitles | ..إعتبار العالم بأكمله كموطنك ..والإهتمام به |
| Zorbalıkla yok edilmiş bir hükümet, tüm dünyanın içini görebilmesi için cam bir kubbe altında tekrar kuruldu. | Open Subtitles | حكومة حطمها طاغي تم إعادة بنائها كي ينظر العالم بأكمله |
| Kabul etmek zor, ama bir ejderha bile... tüm dünyanın bir büyücünün yanında olduğunu biliyor. | Open Subtitles | مع أنه من الصعب الاعتراف بهذا لكن حتى الديناصورات تعرف أن العالم بأسره هو بين قبضتي الفارس الخارق |
| İyi ile kötü arasındaki dehşet bir çatışma, sonucu tüm dünyanın kaderini belirleyecek bir muharebe! | Open Subtitles | كفاح عظيم بين الخير و الشر معركة ستحدد نتيجتها مصير العالم بأسره |
| tüm dünyanın bebeğimin bir bebeğinin olacağını bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يعرف العالم برمته أن حبيبتني ستنجب طفلاً |
| tüm dünyanın ihtiyacının 50% si için, dünya karasının yüzde birine ihtiyaç var. | TED | لتزويد كل العالم ب 50% طاقة رياح، ستحتاج حوالي 1% من أراضي العالم. |
| Beşinci Kol'un kızıma ne yaptığını tüm dünyanın görmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد للعالم كله أن يرى ما فعله الرتل الخامس بابنتي |
| Amerikanın, tüm dünyanın canına okuduğunu kabul edeceğini sanıyor. | Open Subtitles | فرضية الولايات المتحدة للعالم بأسره |
| tüm dünyanın gerçekleşmek üzere olan bu mucizeden haberdar olmasını sağlayacağım. | Open Subtitles | دع العالم يعرف. بالمعجزة التي ستحصل. |
| * tüm dünyanın söylemesi gerekiyor sana şu anda kimin belalı olduğunu son defa * | Open Subtitles | وعلى العالم أن يجيب ? ? ليخبركم ? |
| Burada oturup tüm dünyanın sorunlarını mı çözeceğiz yoksa gidip kaltak vampiri mi tutuklayacağız? | Open Subtitles | هل سوف نجلس هنا ونحل مشاكل العالم برمته او اننا سوف نوقع بمصاصة الدماء العاهرة تلك ؟ |
| Fransa Kralı'nın, Chambord'da, tüm dünyanın gıpta ettiği bir sarayı var. | Open Subtitles | الملك الفرنسي لديه قصر في شامبورد والذي يحسده عليه كل من بالعالم |
| tüm dünyanın, cehenneme doğru sürüklendiği geceyi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أذكر الليلة التي تحوّل فيها العالم إلى جحيم |
| tüm dünyanın ölüm sahnemi izlemesine gerek yok. | Open Subtitles | .لن أجعل العالم بأسره يرتبط بموتي |