"uzak durmamı" - Translation from Turkish to Arabic

    • أبقى بعيداً
        
    • أن أبتعد
        
    • أبقى بعيدا
        
    • البقاء بعيدا
        
    • أن أبقى بعيدة
        
    • منّي الإبتعاد عن
        
    • أبقي بعيداً
        
    • أن ابتعد
        
    • ان اضل بعيداً
        
    • بأن أبتعد
        
    Katkım olmadı mı? Benim uzak durmamı istediyseler, neden bana söylemediler? Open Subtitles إذا هم يريدوننى أن أبقى بعيداً لماذا لا يخبرونى ؟
    Eskiden, babam sarhoşken böyle söylerdi ve evden uzak durmamı isterdi. Open Subtitles أنها ما أعتادت على قوله عندما يكون أبي في حالة سكر و غضب وأرادتني أن أبقى بعيداً عن المنزل
    Neden evinden uzak durmamı istediğini anlatan 5.000 kelime. Open Subtitles كتابة 5000 كلمـة تشرح لما علي أن أبتعد عن منزلك
    Patronlarım bana sizden uzak durmamı söylediler. Open Subtitles رئيسى أخبرنى أن أبقى بعيدا عنك
    O noktadan uzak durmamı istiyorsun gibi gorünüyor. Open Subtitles يبدو وكأنك تريد مني البقاء بعيدا عن بقعة.
    Doktorum burnum iyileşene kadar ritmik kareografilerden uzak durmamı söyledi. Open Subtitles الطبيب طلب مني أن أبقى بعيدة عن الرقصات القوية بينما يتعافى أنفي
    Bana hep müzikten uzak durmamı söylerdi. Open Subtitles أتعلمين، كان يخبرني دائماً بأن أبقى بعيداً عن الموسيقى
    Evet istedim ama Fate'in Miğferi uzak durmamı söyledi. Open Subtitles ''أردت أن أفعل ذلك، لكن ''خوذة القدر بلغتني بأن أبقى بعيداً
    Eğer ondan uzak durmamı istiyorsan, duracağım. Open Subtitles إذا كنت تريدُني أن أبقى بعيداً عنها، بالطبع سأفعل
    Tam bir dangalak. Falcım bana kazaya-meyilli erkeklerden uzak durmamı söyledi. Open Subtitles منجمي أخبرني أن أبتعد عن هذا النوع من الرجال.
    Güvenliğimiz için, uzak durmamı istedi. Open Subtitles كان يصر على أن أبتعد عن حمايته الشخصية وعمله
    Arabasından uzak durmamı söylememiştiniz! Open Subtitles أنت لم تقل لى أن أبتعد عن السياره
    - bana Sean'dan uzak durmamı söylemişti. Open Subtitles محاولة أخباري بأن أبقى بعيدا عن شون
    Bana Angie'den uzak durmamı söylemiştin. Open Subtitles لقد اخبرتني بأن أبقى بعيدا عن أنجي
    Onunla karşılaşmamam için uzak durmamı. Open Subtitles . البقاء بعيدا لتجنب مقابلته
    Linn, soruşturmadan uzak durmamı istedi. Open Subtitles (لين) تريدني أن أبقى بعيدة خارج الإستجواب
    Beladan uzak durmamı istediğini sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنّكِ تريدين منّي الإبتعاد عن المشاكل
    Bana uzak durmamı söylüyor. Open Subtitles إنها تخبرني بأن أبقي بعيداً
    Bana hep otoyoldan uzak durmamı söyledin. Open Subtitles لقد اخبرتني دائما ً أن ابتعد عن الطريق السريع
    Ama hani bana uzak durmamı söylediğin bir adam vardı ya? Open Subtitles ولكن اتذكرين الرجل الذي اخبرتني ان اضل بعيداً عنه
    James bugün senden uzak durmamı söyledi. Tehlikeliymişsin. Open Subtitles أمرني (جيمس) بأن أبتعد عنك اليوم وبأنّ ذلك خطير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more