| Babam madem bu kadar zengin ve ünlü, biz neden fakiriz? | Open Subtitles | إذا كان هو ثري ومشهور جدا هكذا لماذا نحن مفلسين إذن؟ |
| Hem seninle olmak varken, neden zengin ve ünlü birinin peşinden koşturayım ki? | Open Subtitles | إضافة إلى أنه، كما تعرف، لماذا أقبل بغني جذاب ومشهور وأنا أستطيع أن أقضي وقتي معك؟ |
| Senin zengin ve ünlü olmaman için uğraşıyorum. | Open Subtitles | أحرص على منعكِ من أن تصبحين غنية ومشهورة |
| Şimdilik zengin ve ünlü değil, ama hala heyecanını koruyor, ve fırsat buldukça Ventura'ya geliyor. | Open Subtitles | انها ليست غنية ومشهورة بعد، لكنها لا تزال تحافظ على حافة لها، و ويزور فينتورا كلما تستطيع. |
| Eminim hepiniz, bazı insanların zengin ve ünlü olunca değiştiklerini duymuşsunuzdur. | Open Subtitles | أنا واثق بأنكم جميع سمعتم بهذا بأنه يصبح غني و مشهور و يتغير |
| Geri döndüğümde, zengin ve ünlü birisi olucam ve gazetelerde adım olucak. | Open Subtitles | عندما أعود ، سوف أصبح ثرياً ومشهوراً وسيُصبح إسمى فى جميع الصُحف |
| Hiç zengin ve ünlü olduk mu? | Open Subtitles | هل سنصبح أغنياء ومشهورين ابداً؟ |
| Şimdi başarılı ve ünlü oldun ama "Hiçbir şeyin önemi yok" diyorsun. | Open Subtitles | لقد أصبحت شخصية عظيمة و مشهورة و الآن كل ذلك ليس بشيء |
| Bu, çok büyük ve ünlü bir dinozorun çene kemiği. | Open Subtitles | هذه عظمه من فـكّ لدينـاصـور كبير جداً ومشهور أيضاً |
| Fakat Javier ile sevgili olduğunu biliyorum, ve o ünlü ve seksi ve ünlü ve... ben sadece Navid'im. | Open Subtitles | ولكنني أعلم بأنكِ تواعدين خافير وهو مشهور ومثير ومشهور و |
| Arabasına bakacak olursak, zengin ve ünlü ve kendisini beğenen biri. | Open Subtitles | شخص ثريّ ومشهور ومعتاد بنفسه، بالحكم من سيّارته. |
| Çocuk ise lisede okuyan, zengin ve ünlü bir öğrenciydi. | Open Subtitles | كان ولد جميل غني ومشهور في المدرسة الثانوية |
| İki haftadan kısa sürede zengin ve ünlü bir aktris oldum kirasını ödemem gerekmeyen bir evde yaşıyorum. | Open Subtitles | في أقل من أسبوع واحد ... أصبحت ممثلة غنية ومشهورة ...أعيش بمنزل يتوجب على دفع إيجارة |
| Güzel ve ünlü olduğum için minnettarım. | Open Subtitles | أنا شاكرة على أنني جذابة ومشهورة |
| Zengin ve ünlü biri olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون غنيَة ومشهورة |
| Çok zengin ve ünlü. Seni bir daha göremeyeceğim. | Open Subtitles | لأنه غني و مشهور, و لن يتسنى لي رؤيتك مجدداً |
| Kısacası zengin ve ünlü olsan da sende etkileyici bulduğum o en değerli şey ortadan kayboldu. | Open Subtitles | ...بطريقة أخرى، حتى إذا بقيت غنّي و مشهور الجودة التي كُنت أُقَـدّرُها أكثر شيء، الشيء الذي جذبني إليك... |
| Bana bir fikir ver ki bir hikaye yazabileyim, harika bir hikaye ve bu sayede zengin ve ünlü olayım ve ismimden utanmayayım. | Open Subtitles | ألهميني، ارسلي لي فكرة كي أكتب قصة قصة عظيمة حتى أكون غنياً ومشهوراً ولا أكون خجلاً من إسمي |
| Zengin ve ünlü olabilirdi ama onun yerine her şeyi mahvederek evcil hayvan çiftliği açtı. | Open Subtitles | ...كان يمكن أن نكونا أغنياء ومشهورين ولكن عوضاً عن ذلك رمى بذلك كله وفتح حديقة للحيوانات التافهة |
| Mutlu ve ünlü olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريدها أن تكون سعيدة ... و مشهورة |
| Çin'in milli ve ünlü siber suçlusu. | Open Subtitles | مواطن صيني وسيء السمعة ولديه سوابق في الجرائم الألكترونية |
| Bu kadar başarılı ve ünlü insanlar... | Open Subtitles | الأشخاص الذين يكونون ناجحين جدا و مشاهير |
| Orada çok para kazanan ve ünlü ilk Hindistanlı olmalısın. | Open Subtitles | لابد أنك أول هندى يحصل على كل هذه الثروة والشهرة هناك |
| Psikiyatrlarin zengin ve ünlü müsterilerine verip, sürekli kullanmalarini sagladiklari pahali ilaçlardan kullanmis gibiyim. | Open Subtitles | كما لو أنّه مُنتشياً، كماتعلمين،بالتقييمالنفسيّ.. للاغنياء و المشاهير حينما يسمحون لعملائهم بالتواجد حوالهم. |
| Böylece, 2000 ölüm ilanının ilk paragrafının tamamını ele aldık, Fakat bunu iki grup için ayrı ayrı yaptık: Ünlü ve ünlü olmayan insanlar. | TED | لذا استوعبنا الفقرة الأولى بالكامل من الألفي نعي، لكننا قمنا بهذا كلٌ على حدة لمجموعتين من الناس: الأشخاص المشهورين وغير المشهورين. |