"ve bana" - Translation from Turkish to Arabic

    • ولي
        
    • وتقول لي
        
    • واخبرني
        
    • لي و
        
    • و أخبرني
        
    • وقل لي
        
    • و لي
        
    • وأعتقد
        
    • وأخبرتني
        
    • وأخبريني
        
    • وتخبرني
        
    • واخبريني
        
    • وأعطني
        
    • بي و
        
    • علي وعلى
        
    Kendimizi kandırmayalım, bu maliyetler size ve bana yansıtılır. TED والآن، لا تخدع نفسك، فهذه التكاليف ستمُر دوماً لك ولي.
    Bu şeyler gündüz gece bütün gemide dolanıp duruyor ve bana içlerinden birinin bile bir şey görmediğini mi söylüyorsun-- Open Subtitles أنت لديك هذه الأشياء في كافة انحاء السفينه اللعينة وتقول لي انها لم تلتقط اي شي
    O zaman savaşını başlat, Kızıl Bulut ve bana bizim oğlumuzun hangi tarafta savaşacağını da söyle. Open Subtitles إذن إجري حربك السحابة الحمراء، واخبرني على اي جانب سيقاتل ابننا؟
    ve bana ifade ve bir gün sizin için ne anlama geldiğini ne. Open Subtitles و ماذا يعني بالنسبة لي و ما قد يعني لكم يوماً من الأيام
    Birdenbire, hiç sebep yokken ortaya çıkıverdi ve bana İngiltere'ye geldiğini ve ilgimi çekebilecek bir şeyler bildiğini söyledi. Open Subtitles فجأة قام بالإتصال بي , و أخبرني أنه وصل إلى البلاد و قال أن لديه شئ ربما سيثير اهتمامي
    O yüzden, gözümün içine bak ve bana bunu yapabileceğini söyle. Open Subtitles لذا انظر في عيني وقل لي إنك قادر على القيام بذلك
    Babamın anlamayacağını ve bana söylediklerini harfiyen yapmamın hepimiz için çok önemli olduğunu söyledi. Open Subtitles و هذا لم أستطع فهمه و لذلك كان من المهم بالنسبة لنا جميعاً و لي أن أفعل بالضبط ما أخبرتني بفعله
    ve bana, bugün bizim için ve çalıştığım iş için çok önemli olduğunu düşündüğüm üç ders verdi. TED وقد علمتني ثلاث دروس وأعتقد أنها مهمة جداً بالنسبة لنا اليوم، وبالتأكيد في العمل الذي أقوم به.
    Beni buraya, bir ruh getirdi. ve bana birini bulmam gerektiğini söyledi. Open Subtitles روح قادتني إلى هنا وأخبرتني بأنني من المفترض أن أجد شخصا ما
    Şimdi gözlerime bak ve bana "Buna engel olamazdın" de hadi. Open Subtitles الآن انظري في عينيّ وأخبريني أن منع ذلك لم يكُن بإمكاني.
    her kavşakta , yepyeni bir hikaye var sana ve bana yolumuzda Open Subtitles وفي كل منعطف بالطريق هناك قصة جديدة لك ولي الطريق
    Eski kocama ve bana asla çocuk sahibi olamayacağımız söylenmişti. Open Subtitles قيل زوجي السابق ولي أن أننا لا يمكن أبدا أن يكون الأطفال من جانبنا.
    Garza ölmeden önce kız kardeşim Jennifer ve bana delilleri yolladı. Open Subtitles غارزا أرسل أدلة لمنزل شقيقتي جنيفر ولي قبل أن يموت
    Jem nerede olabileceğini bildiğini düşünüyor ve bana söylüyor üstüme ceketi giyiyorum, bir el feneri alıyorum ormana gidiyorum ve oraya varıyorum, mağaraya. Open Subtitles جيم تعتقد أين قد تكون وتقول لي وارتدي السترة وآخذ شعلة واذهب الى الغابة ، وأدخل الى الكهف
    Oturun, Bay Duritz ve bana problemin ne olduğunu söyleyin. Open Subtitles تفضل بالجلوس سيد دورتيز, واخبرني ماهي المشكلة
    Hediyeler, pırlantalar ve bana bir şeyler almak konusundaki saçma sapan entrikalarını düşünüyordum ve fark ettim ki para harcamamak için romantizm ile ilgili paranoyakça kuruntular uyduruyorsun. Open Subtitles كنت أفكر حول مؤامرتك المحيرة حول الهدايا والجواهر وشراءك الهدايا لي و أدركت أن أوهامك و معتقداتك السخيفة حول الرومانسية
    Şimdi gözümün içine bak ve bana aşağıda olanlar hakkında hiçbir şey hatırlamadığını söyle. Open Subtitles لا بأس أنظر إليّ في عيني و أخبرني أنك لا تتذكر شيئاً عن وقتك في الجحيم
    Şimdi pencereye dön ve bana ne gördüğünü söyle. Open Subtitles الان ارجع الى النافذة وقل لي ما الذي تراه
    Bu fotoğrafa iyice bakın ...ve bana nerede olduğunu söyleyin. Open Subtitles الجميع اتخاذ جيدة نظرة على هذه الصورة .. أقول .. و لي أين هو.
    Şimdi, oraya bakmanı istiyorum ve bana ne gördüğünü söyle. Open Subtitles والآن، أريدك أن تنظر في الأسفل هناك وتخبرني بما تراه.
    Maggie, hayatım. İçeri gel, otur ve bana anlat. Open Subtitles ماغي، عزيزتي تعالي للداخل واجلسي واخبريني
    Bence aşırı tepki veriyorsunuz. Sakin olun ve bana silahınızı verin. Open Subtitles أعتقد أنك تبالغ في رد فعلك فقط إهدأ وأعطني السلاح
    Sana bir iş buluyorum ve bana teşekkür edeceğin yerde beni ve arkadaşlarımı suçlamak için başka bir bahane buluyorsun. Open Subtitles جلبت لك عملاً وبدلاً من شكري تجدي عذر آخر لتحكمي علي وعلى صديقاتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more