"ve burası da" - Translation from Turkish to Arabic

    • وهذا المكان
        
    • وهذا مكان
        
    • و هذا هو
        
    • و هذا المكان
        
    Nasıl geldiğinin bir önemi yok; o ölmedi Ve burası da bitmiş değil. Open Subtitles لا يهمّ ما يشعرك به الوضع، إنّه ليس ميّتًا، وهذا المكان لم ينتهِ.
    Ben bir tek çobanlıktan anlarım Ve burası da iyi bir yer. Open Subtitles أعلم فقط كيف أرعى الأغنام وهذا المكان جيّد
    Ve burası da onların etnik ve cinsel açıdan farklı çalışma ortamları. Open Subtitles وهذا مكان عملهم العرقي والجنسي المتنوع
    Ve burası da oldukça tehlikeli bir yer. Open Subtitles وهذا مكان خطير ليكون فيه
    Ve burası da Penthouse forumu. Open Subtitles و هذا هو السقيفة حيث الرسائل المكتوبة بأكياس القمامة
    Ve burası da hayata dair sorulara kafasını yorduğu yatağı. Open Subtitles و هذا هو سريره الحالي أين يستلقي و يتأمّل في أسئلة الحياة الأكثر غموضاً
    Birisi güvenlik kamerasının merceğini kapatmış Ve burası da katillerle sarılmış, abartısız. Open Subtitles فلقد غطّى أحدهم عدسة كاميرا المراقبة . و هذا المكان مزحوم بالقتلة، حرفيّاً
    İnandığı ve inanmadığı şeyler vardı Ve burası da onlardan biriydi. Open Subtitles كانت هنالك أمورُ آمن بها وأخرى لم يؤمن بها. وهذا المكان منها.
    Yalnızca Betty. Ve burası da bizim mekânımız. Open Subtitles بيتي فقط ‫وهذا المكان ملكاً لنا
    Ve burası da her şeyin değiştiği yer. Open Subtitles وهذا المكان الّذي يغيّر كل شيء
    Ve burası da harika bir eğlence parkı olacak. Open Subtitles وهذا المكان ، سيكون رائعاً للملاهي
    Tapu gerçek Ve burası da benim. Open Subtitles العقد حقيقي، وهذا المكان ملكي
    - Ve burası da benim mekanım! Open Subtitles وهذا مكان سكنى - !
    Ve burası da yatak odası. Open Subtitles و هذا هو الجناح الرئيسي
    Ve burası da oteliniz. Open Subtitles و هذا هو فندقك
    Ve burası da çalışma odası. Open Subtitles (و هذا هو (دين
    Bagaj teslim yerini Araf olarak düşün Ve burası da nemli, yapışkan cehennem. Open Subtitles اعتبري مكان استعادة الأمتعة حاجزًا بين الجنة و النار و هذا المكان حجيمًا باردًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more