"vereceğin" - Translation from Turkish to Arabic

• فعلك
• لتتخذه
• ستتخذينه

İnan bana, senin vereceğin tepki üzerinde belki de gereğinden fazla kafa yordum.
ولكن صدقينى لقد فكرت فى رد فعلك ربما أكثر مما كان يتوجب على

Ve sana beklediği şey hakkında haber verince vereceğin tepkiden korkuyor.
وهي قلقة من ردّة فعلك عندما تُخبرك الأخبار للشيء الذّي تتوقّعه

Elçiye zeval olmaz, ama balodaki herkes bunlara vereceğin tepkiyi merak ediyor.
اه ، لا تستعجل الأمور، ولكن الجميع في هذه الحفلة في انتظار ردة فعلك لكل هذا.

Hiçbir önemi yok. Senin vereceğin bir karar değildi.
لا يشكل فارقاً على الإطلاق هذا ليس قرارك لتتخذه

- Bu, senin vereceğin bir karar değil, George.
هذا ليس قرارك أنت لتتخذه يا جورج. لا، لا.

Sen-san, bu aşamada vereceğin kararlar çok önemli.
سن-سان]، كل شيء يعتمد على القرار الذي ستتخذينه]

Chris'e gelince, vereceğin karar ne olursa olsun, ...bununla yaşayabileceğinden emin ol.
فيما يتعلق بـ(كريس)، أياً كان القرار الذي ستتخذينه فقط تأكدي أنه يمكنكِ التعايش مع تبعاته

Muhtemelen vereceğin tepkiyi görmek için bunu yaptılar.
انهم ربما كانوا سيفعلون ذلك فقط يروا ما هي ردت فعلك.

Bak, sana neler olduğunu söylemedim, çünkü A) Seni ilgilendirmez ve B) Ne olduğuna dair vereceğin reaksiyon, ne olduğunu bilmediğin zamanki vereceğin reaksiyona kıyasla çok daha sinir bozucu.
انظر، أنا لم أخبرك بما حدث لانه اولا، ليس من شانك وثانيا ردّ فعلك على ما حدث حتما سيكون

Çünkü biraz sonra kimin geldiğini söylediğimde, vereceğin tepki iştah gibi şeylerin bir anda aklından çıkmasına sebep olacak.
لأنني عندما أخبرك من زارتنا هنا، فإن رد فعلك سيجعلك تفقدين شهيتك.

Sana söylemek istedim, ama vereceğin tepkiden korkmuştum.
أنا أردت إخبارك، لكنّي خفت رده فعلك.

vereceğin tepkiyi görmek istiyorum.
اريد ان ارى ردة فعلك

Sanırım, vereceğin tepkiden korktum.
كنت خائفة من ردة فعلك.

vereceğin tepkiden korkuyordum.
لقد كنت خائفة من رد فعلك

Kanca'ya nasıl tepki vereceğin hakkında o kadar endişelenmiştim ki Robin'e olanlardan sonra yanında olamadım.
كنت مشغولة بالقلق حيال ردّة فعلك بشأن (هوك)... فلمْ أكن حاضرة لمواساتك بشأن (روبن)

- Bu senin vereceğin bir karar değil.
هذا ليس قرارك لتتخذه

Senin vereceğin bir karar değildi bu!
لم يكن هذا قرارك لتتخذه!