| Ve bu sinsi hastalığa sahip herkes için yüreklerimiz parçalanmak zorunda. | Open Subtitles | وعلى قلوبنا أن تذهب إلى أي شخص لديه هذا المرض الغادر |
| Kutsal sözcüğü nerde duyarsak duyalım yüreklerimiz nasıl da neşeyle doluyor. | Open Subtitles | كم أن قلوبنا تسمو من السعادة كلما سمعنا كلمة المجد |
| Onları tekrar ziyaret edebileceğimiz tek yer yüreklerimiz ve düşlerimizdir. | Open Subtitles | المكان الوحيد الذي من خلاله نستطيع زيارتهم هو في قلوبنا وأحلامنا |
| Gecenin içinde yüreklerimiz birlik olup ağlar | Open Subtitles | قلوبنا تبكي معاً في الليل |
| Ve yüreklerimiz görünmez coşkuyla dolu | Open Subtitles | في قلوبنا حماس لا يقهر |
| yüreklerimiz ve kılıçlarımız emrinizdedir. | Open Subtitles | قلوبنا وسيوفنا في خدمتك |
| Ve elbette yüreklerimiz Lydia için parçalanıyor. | Open Subtitles | (و بالطبع قلوبنا مع (ليديا |