| Bu Yakutu al. Çocuk için fazladan yere ihtiyaç yok. | Open Subtitles | خذ هذه الياقوتة ، الطفل لن يشغل مكانا كبيرا |
| O Yakutu çıkarmaya çalışırken vücudundaki tüm kemikler kırıldı. | Open Subtitles | كسر كل عظمة فى جسده فى محاولة الحصول على هذه الياقوتة |
| Sadece Kraliyet kanı taşıyan biri Yakutu geri getirebilir. | Open Subtitles | فقط من هو من دم ملكي بامكانه أن يستعيد الياقوتة |
| - Bu Ejderha Gözü Yakutu! | Open Subtitles | إنها ياقوتة عين التنين أنت، يا سيد |
| Ya da bu lanet Yakutu bulmak için bir arama izni çıkartabilirim. | Open Subtitles | أو سأقوم بإحضار مُذكرة تفتيش للعثور على الجوهرة اللعينة |
| Ama Büyük Kral, sonra öğrenmiş ki babam, büyülü Yakutu kalbi ölen oğlunu iyileştirmek için kullanacakmış. | Open Subtitles | عندما عرف الملك العظيم لاحقاً أن والدي كان بحاجة إلى الزمرد لشفاء قلب ابنه الذي يحتضر |
| Mandalay Yakutu hırsızlığı oldukça etkileyiciydi. | Open Subtitles | سرقة الياقوتة الماندلايه كان مثيرة للغاية |
| - Oh, tamam şef. Evet, Yakutu boşver, o gitti zaten. | Open Subtitles | اوكى ايها الرئيس انسى الياقوتة. |
| Korumaya, Yakutu alabilmek için rüşvet verdim. | Open Subtitles | "ومن ثم رشوتُ حارسًا للحصول على الياقوتة" |
| Mandalay Yakutu ustaca bir iş olmuş. | Open Subtitles | الياقوتة الماندالية كانت ضربة معلم |
| Yakutu satacak mı yoksa kolyenin gerçek değerini mi verecek? | Open Subtitles | ...هل سبيع الياقوتة أم يشتري القلادة مقابل السعر نفسه |
| Şimdi bana, sana bu Yakutu satan kişiyi anlatan başka bir hikaye anlatacaksın Randy. | Open Subtitles | ستخبرني بقصة أخرى يا (راندي) عن الشخص الذي باعك هذه الياقوتة |
| Yakutu asla satmayacaktır. | Open Subtitles | سوف لن يبيع الياقوتة ابداً |
| Yakutu benden çaldı ve beni susturdu...! | Open Subtitles | - لقد سرق الياقوتة منى |
| Yakutu boşverin. | Open Subtitles | انسوا الياقوتة! |
| Gerçek bir Yakutu asla kıramazsın. | Open Subtitles | لايمكن ان تكسرى ياقوتة حقيقية. |
| Ülkeye ait bir Yakutu çalmakla suçlanıyor. | Open Subtitles | إنهُ مُتهم بتهريب ياقوتة خارج البلاد |
| Christopher Harlowe, Mandalay Yakutu'nu kaçırmakla suçlanıyor. | Open Subtitles | (كريستوفر هارلو) مُتهم بسرقة هذه الـ "ياقوتة الماندالي" |
| Heykeli ve Yakutu kaybettiğimize inanamıyorum. | Open Subtitles | . اوه، لا اصدق اننا فقدنا التمثال . و الجوهرة |
| - Heykeli alın ve Yakutu getirin. | Open Subtitles | . خذوا التمثال و احضروا الجوهرة |
| Ama Babun Kral, babanın oğlunu iyileştirmek için büyülü Yakutu istediğini öğrenmiş... | Open Subtitles | عندما عرف الملك العظيم لاحقاً أن والدك كان بحاجة إلى الزمرد لشفاء قلب ابنه الذي يحتضر... |