| Hiçbir şey yapmadı ve yasa yarım bırakılmış işler üzerinde çok az konuşabilir. | Open Subtitles | لم يفعل شيئاً القانون لم يحدد أحكاماً كثيرة على الأفعال التى لم تكتمل |
| Tek yapması gereken babamın adını söylemekti, ama yapmadı; ağzını kapalı tuttu. | Open Subtitles | كل ما كان عليه فعله هو ذكر اسم أبي ، ولم يفعل |
| Tek yapması gereken babamın adını söylemekti, ama yapmadı; ağzını kapalı tuttu. | Open Subtitles | كل ما كان عليه فعله هو ذكر اسم أبي ، ولم يفعل |
| Ama yapmadı. Fakat bir dahaki sefere bu kadar şanslı olmayacaksın. | Open Subtitles | الآن, لم تفعل ذلك, لكن لن تكوني محظوظة في المرة القادمة. |
| Size yalvarıyorum, Mary daha çok genç. Kurban edilmesini gerektirecek hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | إننا نتوسل إليك، مارى صغيرة للغاية إنها لم تفعل شيئا يستحق التضحية بها |
| Al Gore dünyayı değiştirmek üzere yola çıktığında bunu tek başına yapmadı. | TED | عندما اراد ال جور ان يغير العالم من جديد لم يفعلها بنفسه |
| - İşin aslı, senin... - Hiçbir şey yapmadı ya herif! | Open Subtitles | ..ـ من الواضح، أنني لست غبيا ـ إنه لم يفعل شيئا |
| En azından rüzgara karşı yürüme artistliğini yapmadı. O şeyden nefret ediyorum. | Open Subtitles | حسنا على الاقل لم يفعل ما هو معاكس للريح اللعنة اكرة هذا |
| - Joe hiç Mimsie Stanshope'a iş yapmadı. - Tabii yapmadı. | Open Subtitles | جو لم يعمل أبدا لـ ميمزي ستان شو بالتأكيد لم يفعل |
| Şunu belirteyim, Malcolm hiçbir şey yapmadı Ve ben öğleden beri seni taşıyorum. | Open Subtitles | أنا اريد أن أخبرك أنني أحملك طوال النهار بينما مالكولم لا يفعل شيئاً |
| Tanıştığınız andan itibaren sana yalan söylemekten başka bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لم يفعل شيئاً سوى الكذب عليك منذ اللحظة التي التقيتَ به |
| Benim için hiçbir şey yapmadı ama Cece'yi çorbaya çevirdi. | Open Subtitles | لم يفعل ابدا شيئا لي لكنه حول سيسي الى حساء |
| Babam yokken bana iyi bakıyor. Babam benim için bir bok yapmadı. | Open Subtitles | فقط تهتم بي في رحيل والدي والدي لم يفعل أي شيء لي |
| O lanet olası şerefsizlerden hiçbirisi bana hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | لم يفعل أيٌّ من أولئك الأوغاد الملاعين أيَّ شيءٍ بي |
| Rosa Parks siyah kıçını aşağı koymaktan başka bir şey yapmadı. | Open Subtitles | روزا بارك لم تفعل شيئا فقط تجلس مؤخرتها السوداء على الكرسي |
| O yanlış bir şey yapmadı. Neden onu hemen çözmüyoruz? | Open Subtitles | هي لم تفعل أي سوء، لم لا نفك قيدها فحسب؟ |
| Tamam, bunu yapmadı ama televizyon programında seni ekarte etti, değil mi? | Open Subtitles | انها لم تفعل ذلك لكنها مارست الخداع لتستولي على لحظتك الهامة.. صحيح؟ |
| Bana seslenmesini bekledim ama yapmadı. | Open Subtitles | انتظرت طوال الوقت صياحه باسمي ولكنه لم يفعلها قط |
| İmkânsız gibi görünüyor, daha önce bunu kimse yapmadı, bunu gören ilk izleyici kitlesi sizlersiniz. | TED | تبدو مهمةً مستحيلة حيث لم يقم بها أحد من قبل، أنتم أول جمهور عام ترون هذا. |
| Bunları, insanların inşa etmiş olması imkânsız görünüyor çünkü insanlar yapmadı. | TED | ويبدو أن الأشخاص لم يقدروا على بناء هذه الأشياء, لأنهم لم يفعلوا. |
| - Nasıl etsin? O yapmadı ki. - İtiraf ediyor musunuz? | Open Subtitles | كيف يمكنها الاعتراف إن لم تقم بذلك, هل تعترفين باقترافك الجريمة؟ |
| Peter uygunsuz hiçbir şey yapmadı. Ama politik düşmanları hâlâ hakkında yalan söylüyor. | Open Subtitles | لم يرتكب بيتر شيئًا يخجل منه ولكن أعداءه السياسيين سيظلون يصدرون عنه الأكاذيب |
| Hayır, nasıl göründüğü ya da delilleri nasıl incelediğin umurumda bile değil, Carolyn, o yapmadı. | Open Subtitles | كلا, لا يهمني كيف يبدو الامر, او كيف تقرأين الأدلة يا كارولين لم تفعلها |
| "Uzun süre önce öldü zannediyordum,ayrıca son 20 yıldır ilgi çekici hiçbir şey yapmadı." | Open Subtitles | ظنتت انه مات منذ وقت طويل لانه لم يقدم شيئاً مهماً منذ 20 عاما |
| Kötü bir şey yapmadı. Uzaklaştırma emri çıkarmak istedim sadece. | Open Subtitles | لم يقترف أية خطاً، أردت فقط أمر إبعاد ضده |
| Herkes korkuyordu ama hiç kimse bir şey yapmadı. | Open Subtitles | الناس كَانَت خائفَة لكن لا أحدَ عَمِلَ أيّ شئَ. |
| Bir daha asla kılıç yapmadı düellocu diyarlardaki en büyük kılıç kullananı oldu. | Open Subtitles | ,لم يصنع بعدها سيفاً آخر بينما أصبح المبارز أعظم مبارز على الإطلاق |
| Onlar yapmadı, çocuklar. | Open Subtitles | انهم لم يفعلوها يا اولاد |
| Emily yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | إيميلي ما عَمِلتْ أيّ شئَ خاطئَ. |
| Ammer seni ortak yapmadı, değil mi? | Open Subtitles | امر لم يجعل منك شريكا له أليس كذلك |