| Kendini utandıracak bir şey yapmak istemedi. | Open Subtitles | لم تقصد أن تجعل مؤخرتها تخرج عن السيطرة هي فقط تبدو أنها لا تستطيع مساعدتها |
| Annen yanlış bir şey yapmak istemedi tamam mı? | Open Subtitles | أمك لم تقصد أي شيء سيئ, فهمت؟ |
| - Birdie, bunu yapmak istemedi. | Open Subtitles | " بيردي " انها لم تقصد |
| Bunu yapmak istemedi. | Open Subtitles | هو لم يقصد أن يفعل ذلك ؟ |
| Lütfen, o kötü birşey yapmak istemedi. | Open Subtitles | -أرجوكم, هو لم يقصد أن يفعل أي شئ سيئ. |
| Doğruyu söylemek gerekirse belki bunu yapmak istemedi. | Open Subtitles | في حقيقة الأمر ربما لم يكن يقصد ذلك |
| Bunu isteyerek yapmak istemedi. | Open Subtitles | لم يكن يقصد فعل ذلك |
| Jessie kötü bir şey yapmak istemedi. | Open Subtitles | لم تقصد (جيس) أي شئ بما حدث |