| Bu akşam babamın bir arkadaşı ile tanıştım. Her şeyi biliyordu ve bana yardım edecekti. | Open Subtitles | التقيت بصديق له الليلة وكان يعلم كل شيء وكان سيساعدني |
| RPG'yi çıkarmama yardım edecekti. | Open Subtitles | والذي كان سيساعدني في إخراج الـ آر بي جي |
| Baban bu düşümü gerçeğe dönüştürmede bana yardım edecekti. | Open Subtitles | والدك كان سيساعدني لجعل رؤياي حقيقة |
| Kraliyet Şeker bize bağımsızlığımız için yardım edecekti; tam tersi değil. | Open Subtitles | الشركة الملكية كان من المفترض ان تساعدنا على الاستقلال وليس العكس |
| Bu afişleri tasarlamada bize yardım edecekti. | Open Subtitles | كان من المفترض ان تساعدنا تصميم هذه الملصقات. |
| Kadın bana yardım edecekti, sense her şeyi berbat ettin. | Open Subtitles | لقد كانت ستساعدني وأنت زِدت الأمور سوءاً |
| Gloria, ayak parmağı yüzüğü seçmeme yardım edecekti. | Open Subtitles | جلوريا كانت ستساعدني في اختيار خاتم اصبع قدم |
| Bana kardeşim için de yardım edecekti... - Yardım mı istiyorsun? | Open Subtitles | كان سيساعدني بخصوص أخي أتريدي المساعدة؟ |
| Jeremiah dönem ödevimde yardım edecekti. | Open Subtitles | جيرمايا) كان سيساعدني) في الرسالة الفصلية |
| - Bana yardım edecekti. | Open Subtitles | كان سيساعدني |
| O bir doktor. Benim kontrol altına alınmama yardım edecekti. | Open Subtitles | انها طبيبة كانت ستساعدني للسيطرة |
| - Kapıcı bana yardım edecekti. | Open Subtitles | الحارسة كانت ستساعدني |