| Belki bu listedeki diğer isimleri bulmama yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | وربما يمكنك مساعدتي في إيجاد باقي الأسماء التي في القائمة. |
| Ama daha iyi yapmak için bu dilekçeyi imzalayarak bana yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | لكن يمكنك مساعدتي بتوقيع عريضتي لجعله أفضل |
| Ama bugün bu çocuklara, başbakanı öldürerek yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | ولكن يمكنك مساعدة هؤلاء-الاطفال ديريك بقتل رئيس وزراء ماليزيا |
| Aslına bakarsan, Terry, bize bir konuda yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | في الحقيقة يا تيري هنالك شيء يمكنك مساعدتنا حياله |
| Belki senin için düzenlenen bir yemeğe iki saat geç kalmana yardımcı olabilirsin ama! Tanrım! | Open Subtitles | ربما يمكنك المساعدة بكونك متأخره ساعتين عن حفلة العشاء اللتي تم اعدادها لكِ |
| 7 çözülmemiş ölüm konusunda bana yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | ربما بإمكانك مساعدتي بسبع وفايات غير محلولة |
| O gece neler olduğunu ona anlatarak ona yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنكِ مساعدته بإخباره عن ما حدث في تلك الليلة |
| Bebek odası için, renk seçmeme yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك مساعدتي في إختيار ألوان غرفة المولود |
| Çünkü şimdi yapacaklar listemden bir şeyi silmeme yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | و الأن يمكنك مساعدتي على الشئ الأخر في لائحتي |
| Belki bana yardımcı olabilirsin bir şey kafamı karıştırdı da. | Open Subtitles | ربما يمكنك مساعدتي هنا ولكن انا مشوش التفكير حول امراً ما |
| Gerçi bazen araya sınırlar koyarak daha çok yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | على الرغم من ذلك, فإنه أحياناً ...يمكنك مساعدة أغلبهم عن طريق تأسيس الحدود |
| Bize yardım ederek kendine de yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك مساعدة نفسك بالتعاون هنا |
| Belki bu konuda basın toplantısı düzenlememize yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكنك مساعدتنا في ترتيب مؤتمر صحفي لذلك |
| O zaman bir su toplama sistemi falan yapmamıza yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | حسناً ربما يمكنك مساعدتنا في نظام لجمع المياه مثلاً ؟ |
| Patronuna birkaç soru soracaktım. Belki sen yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | أحمل سؤالاً لأجل رئيسك ربما يمكنك المساعدة فيه |
| Bence sen yardımcı olabilirsin ve olacaksın da. | Open Subtitles | حسناً, أعتقد ان يمكنك المساعدة في هذا وأعتقد أنك ستساعدني بهذا |
| Belki de bu konuda bana yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | أوَتعلم؟ ربّما بإمكانك مساعدتي بذلك إحرص ألّا ينجح؟ |
| - Evet ama ona bu konuda yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | -أجل , لكن يمكنكِ مساعدته في القرار |
| Sen de orada olup yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تكون هناك، ويمكنك تقديم المساعدة |
| Belki bana 401 bin için yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تساعدني في أموري |
| Bir çocuk kaçırabilecek insanın kafasını yaşamak istiyorum ve sende buna yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنكِ مساعدتنا بـ استوعاب عقل من يختطف طفل |
| Ya da benimle gelip ortopedide bana yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | أو يمكنكِ مساعدتي في جراحة العظام اليوم انه خياركِ |
| Kafamda canlandırmaya çalışıyorum da, belki yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أكتشف شيىء ما ربما تستطيع ان تساعدنى |
| Belki kayıtları kontrol etmemde yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | حسناً، ربما تستطيعين مساعدتي في التحقق من السجلات |