| - Öyle ama hiçbiri atlıyı durduramaz belki yavaşlatabilir. | Open Subtitles | حسنا , لا شيئ من هذا سيوقف الفارس لكن قد يبطئه |
| İlaçlar gidişatı yavaşlatabilir. | Open Subtitles | الدواء يُمكن أن يبطئه.. |
| Biraz yavaşlatabilir, o kadar. | Open Subtitles | ربما يبطئه قليلاً لكن هذا فقط |
| Ateşinizin çıkması bakteriyi yavaşlatabilir ve bağışıklık sisteminizin patajonleri yok etmesine yardımcı olabilir. | TED | إذ يساعد الارتفاع في درجة الحرارة على إبطاء عمل البكتيريا ويساعد أيضاً جهاز المناعة على تهديم محدثات المرض. |
| Bünyesindeki 17 ilaçtan biri hastalığı yavaşlatabilir ama her birini test etmek zaman alır. | Open Subtitles | أية واحد من 17 عقار في جسده يمكن ان يساعد في إبطاء المرض، لكن لإجراء إختبار لكل نوع، هذا يتطلب وقتاً. |
| Radyasyon kanseri yavaşlatabilir, ama durdurması olasılık dışı. | Open Subtitles | قد يُبطئ الإشعاع السرطان. لكن من غير المرجّح سيوقفه. |
| Radyasyon kanseri yavaşlatabilir, ama durdurması olasılık dışı. | Open Subtitles | قد يُبطئ الإشعاع السرطان، لكن من غير المُرجّح أنْ يُوقفه. |
| Bir şeylerle meşgul olan insanların daha mutlu olduğu söylenir, bakıcılarının ilgilenmesi daha kolay olur ve hastalık sürecini yavaşlatabilir. | TED | يقولون أن الناس الذين يشاركون في الأنشطة يكونون أكثر سعادة، ومن السهل على مقدمي الرعاية العناية بهم، وقد يساهم ذلك حتى في إبطاء تقدم المرض. |
| Onu yavaşlatabilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيع إبطاء شفاءه؟ |
| Onu yavaşlatabilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيع إبطاء شفاءه؟ |
| Töreni yavaşlatabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك إبطاء الإحتفال ؟ |